Düş ç/engelleri astığım her sözcükte
ben varım ve ettiğim her duada.
Sanrıların uçuştuğu yeryüzü
Yankısı duyulur mu sahi sesimin…
Miski amber kokan sözcüklerden
ördüğüm şiirler
Mecazi bir firardır benimki
Devasa kehanetlerden bulursam yolumu
Künyemde saklı sihirli gülücükler
Babamdan yadigâr nasihatler ve sevgim
Miadı dolmuş olsa da çoğunun
Mizacımdır sevgiyle şakıyan
Su akar yolunu bulur ve işte kazan
kaldıran kalbim
Tevafuk yüklü ruhun da dinmez nuru
Hülyaların esintisi
Semazendir gök kubbe her konduğumda
tepeye
Serilirim kilim gibi
Seccademin dokusunda dokurum
dualarımı
Rabbin varlığı kaykıldığım zemin
Kimse itibar etmeyen bana yetendir
Rabbim.
Kuvözü sevginin
Kulvarımda birinciyim severken
Ne olursa olsun kimse yakınımda
uzağımda
Gönlüm yakındır ırak olsa da
sevdiklerim gözden
Göze geldiğim kadar bir ömür
Törpülediğim acılar ve nazenin iklim
İşte şerh düşerim ansızın yürek denen
kilime
Nakşeder sözcükler
Nazım niyazım asla dinmez Rabbin
nezdinde
Fukara yolcusuyum iki kapılı hanın
Sevdalıyım hancıya korunduğum kadar
kanasam da ezelden
Huzurdur ve umut illa ki bahşeden
İnancımla büyür sevgim
İbraz ettiğim her gün
Kümülatif bir duygu şöleni
Şiirler nasıl örülür ki gizin izinde
Selamladığım evren
Kelamım yitmez gönülden
Kaybolmaya saniyeler kala
Ve işte gün doğumunu müjdeleyen pembe
göğün örtüsü
Serildikçe üstüme
Ben de doğarım ansızın
Devingen olsa bile haletiruhiyem
Tasfiye ettim ben çoktan yalnızlığı