Abartıyoruz, Değer Mi?
14 mayıs 2023
Pazar akşamı geç saatlere kadar seçim sonuçlarını televizyondan izledim.
Heyecan zirvedeydi adeta. Belki de takip ettiğim en heyecanlı seçimdi. Nasıl
heyecanmasaydım ki?
Kimilerine
göre seçim sonucu devrim gibi
olacaktı, kimileri ise kargaşa, kaos
hatta iç savaş bile çıkacağını iddia etti. Vatandaş o kadar gerildi ki, seçim sonucunda olayların
çıkacağına binlerce km ötede inanılıp tedbirler alındı. 12 mayıs AT5’deki bir habere göre Amsterdam
belediye başkanı Halsema, Türkiye’deki seçim sonucunda Amsterdamda da olayların
çıkabileceği endişesiyle tedbir almış yani polis müdaheleye hazırlanmış. Türkiye’de seçim
olacak ama 3 bin km ötedeki bir şehirde olası olaylar için polis teyakkuze
geçecek.
Vatandaş neden ve
nasıl bu kadar gerildi?
Vatandaşın neden
gerildiği ortada, siyaset! Bu yazıda nasıl gerildiğini irdelemek
istiyorum. Gerginliğin en
büyük nedenin siyasiler olduğunu düşün-müyorum, bu fikrime şaşırmış
olabilirsiniz ama izah edeyim.
Siyasi biri günde
kaç mitinge, programa katılıp ortamı gerebilecek açıklama yapabilir ki? Ama
troller günde 24 saat ortamı germekle meşgullerdir. Evet, gerginliğin en büyük
nedeni trollerdir. Milyonlarca trol geceli gündüzlü sanal alemde saldırılarda
bulunmaktadırlar. Savundukları parti veya ittifakı övmekten, tanıtmaktan ziyade
karşı olduklarını eleştirmek, iftira atmak, küçük düşürmekle meşgullerdir. Mesele
üzüm yemek değil, bağcıyı
dövmektir! Hedef, zarar vermektir, fitne fesat çıkarmaktır. Önemli görevi
yerine getirebilmek için hiç bir zemini, hiç bir ortamı ihmal etmemektedirler.
Spor haberlerini bile ihmal etmeyip polemiğe girmektedirler. Sporu bile siyasete
alet edebilen nadir ve mahir bir
milletiz, ne kadar övünsek azdır!
Popüler
medya hem attığı başlıklarla hem de
trollere çanak tutmakla ortamın
gerilmesinde ciddi katkıda bulunmaktadır.
Trol olduğu çok açık ve net olanlar nedense popüler medya tarafından
engellenmemektedir. Halbuki troller zaten yorum yapma kurallarını da hiçe
saymaktadırlar. İnsanlara açık ve net bir şekilde hakaret etmek yorum yapma
kurallarına ayrıkırıdır. Popüler yani tek derdi para olan medya için zaten
troller gelir kaynağıdır, troller sayesinde sitelerine ziyaretçi sayısı her
geçen gün artmaktadır. Başka bir ifadeyle reyting arttıkça artmaktadır, kasaya bol bol para dolmaktadır. Bir yandan
vatan millet sakarya diye çığlık atacak, diğer yandan ne-idüğü-belirsizler
ordusu olan trollere çanak tutacak! Bir yandan vatan millet sakarya türküsü
söylenecek, diğer yandan toplumun gerilmesine katkıda bulunulacak!
Siyasilerin son yıllarda toplumu gerdiği bilinen bir
gerçektir, bu konuda yeterince yazıldı.
Tekrarına gerek yoktur.
Toplumun
gerilmesinde sivil toplum kuruluşlarının, kanaat liderlerinin, yazarların, sanatçıların da katkısı
bulunmaktadır. Birileri kalkmış kimlerin kimlere oy vermesi gerektiğini
savunabilmektedir. “Şunlar, bunlar bir de onlar mutlaka şu zata oy vermelidirler
!” gibi söylemlerle çizme aşılmıştır. Herkes fikrini nezaket kuralları içinde
savunabilir ama kimlerin kimlere oy vermesi gerektiğini ileri sürmek, emri vakidir!
Madayonun ters tarafı da var elbette, kimlerin kimlere oy verme-mesi gerektiği de savunulmuştur.
Böylesi tavırların rey sahibine
güvenmemek olduğunu düşünüyorum. Kimin
kime oy vereceğine veya vermeceğine başkası karar verecekse eğer neden seçim
yapılıyor ki? Çok ağır abiler toplanıp ülkeyi kimlerin yöneteceğine karar
versinler, olsun bitsin bu iş! Durduk yerde ortam da gerilmez, seçim için
milyarlarca para da harcanmaz!
Toplum
hattından fazla gerilmiş, kritik bir
noktaya doğru sürükleniyor. Her seçimden sonra
karşı mahalle sakinleri yani
muhalif olan seçmen cehaletle veya ihanetle suçlandığına alışılmıştı. Ancak, son seçimden
sonra muhalif kitleyi suçlamakla yetinilmeyip bir adım ileri atılmıştır. Depremzedelerin kapı dışarı
edilmeleri veya çadırlarının sökülüp alınması buna en güzel misaldir! Bu davranışlar
kabul edilemez, bu rezalete imza
atanları kınamak yetmiyor. Neden bu hale gelindiği üzerinde düşünüp tansiyonu
artıracak davranışlardan mutlaka kaçınılması gerektiğini idrak etmeliyiz.
Seçimden sonra
korkulan senaryoların gerçekleşmesini istemiyorsak yani: kaos, kargaşa çıksın
istemiyorsak eğer abartma-malıyız! Abartma-malıyız çünkü istenmeyen olaylar çıkarsa
eğer herkes zarar görür, kimse gökten zembille filan inmedi. Ülke çapında
olaylar çıkarsa eğer kimsenin: can, mal, namus güvencesi kalmaz. Komşu
ülkelerdeki olan olaylardan ibret almıyoruz ama inşallah bir gün eyvah demeyiz.
Seçim sonrası Afrika ülkelerinde ki gibi kargaşaların, kavgaların yaşanmasını
istemiyorsak, kimse kimseyi tahrik etme-melidir. Vatandaş rahat bırakılsın, kime oy yerip vermeyeceğine kendisi karar versin. Yeter
artık, emri vaki seçimler olmasın!
Seçim sonucu:
arkadaş, akraba, komşu, tanıdıklar arası açılmışsa, abart-mı-şız demektir. Toplumu germe veya insanların arasını açma
vebalini yüklenmeye değer mi?
Abdullah
konuksever
(
Abartıyoruz, Değer Mi? başlıklı yazı
hotamisli tarafından
21.05.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.