beni sevdalarımdan tanırlar
mor alacası sabahlardan
kimi uçuşan toz iken sokaklarda
önce mavi silinip kaybolurken
akşamlardan
şu kör karanlıklar yok mu
ayrılık saatlerinin davetsiz misafiri
yürek yüreği göremeyince
rüzgarlar nerden bilsin nereye eseceklerini
gece uzadıkça uzar da
sanki uzak bir köşede kaybolmuş bir çocuk gibi
senin için ağlarım
seni kaybetmek korkusuyla
bir titrer ki ellerim
ellerine sarılır ellerim
içteki bir ses
der ki bir gün
bulamazsan yanı başında
kanayan bir yaran gene olacak nasılsa
o dem çığlığımı kesen
ölüm acıları gelir aklıma
gözyaşıyla kandırmayı denerim kendimi
bir asır kadar uzun
ve bir an kadar kısadır günler
gelir ve geçerler
durduğu yerde duran
hiçbir yere gitmeyen
küf kokan
gıcırdayan
duvardan dışarıya açılan pencereden
içeriye senin kokunu taşıyan bir rüzgar dalar
kentin uğultulu yalnızlığından
dalları pencere hizasına kadar uzanan
erik ağacından kolaylıkla birkaç tane alırım
o erik ağacı
o rüzgar
o takvim yaprakları
ve o ses
hep böyle
hep seninle manalı
razıyım
silinmeye
iptal edilmeye
hiçbir şey olmaya
hiçbir şey olmamaya
razıyım
unutuluşa
yok olmaya
sadece yanmaya
diri diri yanmaya
top top sıcak kül olana kadar yanmaya
yüreğinde
razıyım
ve dirilişe
ve yokluğa
çünkü hayat bir aşk ilişkisidir
kendi varlığın içinde yok oluştur
geriye ben diyebilecek hiçbir şey kalmadığı ana kadar
öyledir
gözlerinin içine bakarken
içimde atan kalbin her vuruşuyla
senin olduğunu anlarım
zor olan anlamaktır
zaten
gözlerim uzağa uzanır gibi
iklimin rengine kapılıp giderim
zaten ben günü hiç sevmedin ki
günün saatlerini
hıçkıran dakikalara benzeyen
akşamları da
telaşlı
ağır aksak
günün sonu ölümdür
gün dediğin
bir zamanın yası
bir zamanın aynası
akşamını yormadan
gün sandığın bir gitmek
ve bir ölmek için vardır
en çok
gözümü kapatsam
en çılgın hasretler
eşlik eder aklımdan geçenlere
üstüne adresinin yazıldığı yere
kanatlanır bir vuslat masalı
aşkın ilacı vuslattır zaten
iç çekerek derin-derin
benim başımdan geçendir
en çok
redfer
(
Beni Sevdalarımdan Tanırlar başlıklı yazı
redfer tarafından
16.12.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.