Eksik etekli bir ilham bir intihar
İbaresi Nilgün söylemi güç
İken ölümüm
Kasıtlı söndürülmüş bir idare lambası
Fermanını kanla yazan kadın
Ve idam sehpasında bozguna uğramış
Gülücük tesirli olsaydı ya, keşke
Şiirler.
Dip sızın
Dik burnu şehrin
Kadına namzet iki yaka
Bir araya gelmekten aciz
Hüründen bir v/eda
Ruhun salınımında
Öykünün de buruk nefesi
Atarlı bir günce
Endamı yitik bir dekolte adeta
Şiirin karambole getiren meramı
Aslında sızının da devamı
Ne dert ne tasa kalırdı oysa
Aşk ve kadın ve şiir olmasa
Şuh değildi göğün s/üzgün perdesi
Hem tül
Hem de öl,
Derken ardıç kuşları ve işte bir
b/ölü
Aşk iken devrik hüznün tersten okunan
kalesi
Ve kaidesi
Ve ölgün hayallerin örüntüsünde
Islah ve iflah olmanın tesiri ile
Eş güdümlü bir mermi misali
Ön sözü illa ki ölüm müydü?
Kadının ve şiirin teyakkuzu
Rakımı İlahi Adalet
Ve sönmezken Ateşi
İlahi Aşkın kabul gördüğü
Sonsuzluk ve tılsımı ve büyüsü
Yorgun dizelerin yankısı ve yongası
Hüznün minvalinde
Seken kalemin
Cahil c/esareti adeta
Aşka düştükçe yürek
Kazıdıkça derini
İlahi Türkünün sol alfabesi
Sol ve soydaş
Hüzün ve de yoldaş
Güftesinden ayrı kalamadığı kadar
beste ve niyaz
Naz
Yüklü bir ferman
Kanat çırpan
Varsa yoksa h/içliğin sol anahtarında
Seken notalar misali
Bir eksik bir de fazla
Azadesi hayallerin
Sürgün edildiği cehennemin
Kapıda bekleyen bekçisi
Söyle, Marmara!
Böyle mi olmalıydı
Yorgun ve genç biten hayatının
öyküsünün sarmalında
Yürek kazan aşk kepçe
Ölüm kazan
Ve hurafeler için için doğuran
Ve doğurgan ilhamın silinmişken
Arka bahçesinde uyuya kalan
Şiir ve ilham
Bak, şimdi de sensiz kaldı Nilgün…