Çocukluğumdan Bir Kesit


 

Çocukluğumdan Bir Kesit

 

   Çocukken çok yaramazdım birde kitap okumayı severdim annem nedense aldığım çizgi romanları hikâyeleri sevmez okumama izin vermez, bende gizlice koynumda saklar eve getirirdim. Annemi çok üzdüm ondan hiç özür dileyemedim, ona sarılarak "anneciğim özür dilerim" diyemedim ve boynuna hiç sarılamadım… Bir gün, okuldan dönerken yine bir çizgi roman almıştım. Eve geldiğimde annem mutfakta yemek yapıyordu. Çizgi romanı gizlice odama götürdüm ve yatağımın altına sakladım. Akşam yemeğinde annemle göz göze gelmemeye çalıştım, çünkü içimde bir suçluluk duygusu vardı. Annem, her zamanki gibi bana sevgiyle baktı ve “Bugün okulda neler yaptın?” diye sordu. Ben de sıradan bir gün geçirdiğimi söyledim. Gece, herkes uyuduktan sonra çizgi romanı çıkardım ve okumaya başladım. Her sayfada annemin yüzü gözümün önüne geliyordu. Onun bana olan sevgisini ve endişesini düşündükçe, içimdeki suçluluk daha da büyüyordu. O an, anneme karşı ne kadar haksızlık ettiğimi anladım. Ama yine de gidip ona sarılmak ve özür dilemek cesaretini bulamadım.

 Tarkan Çizgi Roman Sayı:137 4 Temmuz 1973 - Sezgin Burak - Sezgin Burak |  Nadir Kitap

   Yıllar geçti, ben büyüdüm ve annemle olan ilişkimiz değişti. Ama o çocukluk anıları ve içimdeki pişmanlık hep kaldı. Şimdi, keşke o zamanlar anneme sarılıp “Anneciğim, özür dilerim” diyebilseydim diye düşünüyorum.  Şimdi, geçmişte yaşadığım bu anıları hatırladıkça, anneme olan sevgim ve saygım daha da artıyor. Keşke o zamanlar ona sarılıp “Anneciğim, özür dilerim” diyebilseydim. Annemin neden çizgi roman okumama karşı çıktığını anlamayamadım! Belki de, benim daha ciddi ve eğitici kitaplar okumamı istiyordu. Belki de, çizgi romanların beni gerçek dünyadan uzaklaştıracağını düşünüyordu. Ama ben, çizgi romanların büyülü dünyasında kaybolmayı seviyordum. Her bir sayfa, beni farklı bir maceraya sürüklüyor ve hayal gücümü genişletiyordu.

 

   Okuma aşkım, çocukluğumdan beri içimde büyüyen bir tutku oldu. Kitaplar, bana farklı dünyaların kapılarını açtı ve hayal gücümü besledi. Her bir hikâye, bana yeni bir perspektif kazandırdı ve dünyayı daha geniş bir açıdan görmemi sağladı. Okumanın güzelliği, bana hem bilgi hem de duygusal zenginlik kattı. Annemin endişelerini anlasam da, okuma aşkımın derinliğini ve bana kattığı güzellikleri her zaman savundum. Şimdi, geçmişe dönüp baktığımda, anneme olan sevgimi ve ona karşı hissettiğim pişmanlığı daha iyi anlıyorum. Keşke o zamanlar ona sarılıp “Anneciğim, özür dilerim” diyebilseydim, ama biliyorum ki annem beni af ederdi.

Teksas Tommiks - Zagor, bir çizgi roman kahramanı. 1961 yılında Mister  No'nun da senarist ve çizerleri olan Sergio Bonelli ve Gallieno Ferri  tarafından yaratıldı ve ilk kez okuyucu ile buluştu. | Facebook

   Çocukluğumda kitaplara olan tutkum kadar, sinemaya olan sevgim de derindi. Her hafta sonu, mahallemizdeki küçük sinemaya gitmek için sabırsızlanırdım. Sinema salonunun karanlık atmosferi, büyük ekranda parlayan görüntüler ve hikâyelerin büyüsü beni her seferinde etkilerdi. Sinema, bana farklı dünyaların kapılarını açar ve hayal gücümü beslerdi. Annem, sinemaya olan bu tutkumun da farkındaydı. Bazen, “Bu kadar çok film izlemek yerine derslerine odaklanmalısın” derdi. Ama ben, sinemanın bana kattığı duygusal ve zihinsel zenginliği her zaman savundum. Her film, bana yeni bir perspektif kazandırır ve dünyayı daha geniş bir açıdan görmemi sağlardı. Bir gün, annemle birlikte bir film izlemeye gittik. Film, bir annenin ve çocuğunun arasındaki güçlü bağı anlatıyordu. Film boyunca, annemin elini tuttum ve onunla olan bağımızı düşündüm. Film bittiğinde, gözlerimiz dolu dolu birbirimize baktık ve o an, anneme olan sevgimi ve ona karşı hissettiğim pişmanlığı daha derinden hissettim.

ana sayfa yedek son

   Sinemaya olan sevgim, bana sadece eğlence değil, aynı zamanda duygusal bir derinlik de kattı. Her film, bana annemle olan ilişkimi ve ona olan sevgimi daha iyi anlamamı sağladı. Şimdi, geçmişe dönüp baktığımda, sinemaya olan bu tutkumun beni nasıl şekillendirdiğini ve annemle olan bağımı nasıl güçlendirdiğini daha iyi anlıyorum. Sinemaya olan sevgim, bana sadece eğlence değil, aynı zamanda duygusal bir derinlik de kattı. Her film, bana annemle olan ilişkimi ve ona olan sevgimi daha iyi anlamamı sağladı. Sinema salonunun karanlık atmosferinde, büyük ekranda parlayan görüntüler ve hikâyelerin büyüsü beni her seferinde etkilerdi. Her film, beni farklı bir dünyaya götürür ve içimdeki duygusal fırtınalarımı harekete geçirirdiSinemaya olan bu tutkum, bana sadece hikâyeler anlatmakla kalmadı, aynı zamanda duygusal bir yolculuğa çıkardı. Her film, bana annemle olan ilişkimi ve ona olan sevgimi daha iyi anlamamı sağladı. Sinema, bana duygusal bir derinlik kattı ve içimdeki duygusal fırtınaları harekete geçirdi. Annemle olan bu anılar, aramızdaki bağı daha da güçlendirdi ve ona olan sevgimi daha da pekiştirdi. Şimdi, geçmişe dönüp baktığımda, sinemaya olan bu tutkumun beni nasıl şekillendirdiğini ve annemle olan bağımı nasıl güçlendirdiğini daha iyi anlıyorum. Anneme olan sevgimi ve ona karşı hissettiğim pişmanlığı daha derinden hissediyorum. Keşke o zamanlar ona sarılıp “Anneciğim, özür dilerim” diyebilseydim, ama biliyorum ki annem beni her zaman anladı ve affetti diye düşünüyorum. Kitap okumanın muhteşem güzelliği, beni her zaman büyülemiştir. Her bir sayfa, beni farklı bir dünyaya götürür ve hikâyelerin içinde kendimi bulmamı sağlar. Kitapların atmosferi, beni gerçek dünyadan uzaklaştırır ve hayal gücümün sınırlarını zorlar. Her bir karakterle empati kurar, onların duygularını ve düşüncelerini hissederim. Kitap okumanın bu büyülü dünyasında, kendimi kaybeder ve her bir hikâyenin kahramanı olurum.

 Battal Gazi Destanı 1971 – Sinematek – Dijital Sinema Kütüphanesi

   Sinemanın loş ışığında, büyük ekranda parlayan görüntüler ve hikâyelerin büyüsü beni her seferinde etkiler. Sinema salonunun karanlık atmosferinde, kendimi filmin kahramanı olarak görür ve o filmin içine sanki dalardım. Her bir sahne, beni farklı bir dünyaya götürür ve içimdeki duygularımı okşayarak değişik hisleri hissetmemi sağlardı. Sinemanın muhteşem atmosferinde, kendimi kaybeder ve o filmin büyüsüne kapılırdım. Kitap okumanın ve sinemanın bu büyülü dünyaları, bana sadece eğlence değil, aynı zamanda duygusal ve zihinsel zenginlik de kattı. Her bir hikâye, bana yeni bir perspektif kazandırır ve dünyayı daha geniş bir açıdan görmemi sağladı. Kitap ve sinema kırmızıçizgimdi vesselam.

Mehmet Aluç


( Çocukluğumdan Bir Kesit başlıklı yazı kul mehmet tarafından 29.08.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu