Makale / Güncel Makaleler

Eklenme Tarihi : 22.09.2024
Okunma Sayısı : 131
Yorum Sayısı : 7
Sünni  İsem  Aleviysem Ne Çıkar?


2010  veya  2011  yılıydı.

Bir  özel  akşam  lisesinde  görev  yapıyorum.

Bu  okulda  sınav  zamanlarında okulun  tüm  sınıfları  aynı gün  aynı  saatte  aynı  dersten  sınav  oluyorlar.

Mesela  Din  Kültürü  dersi  sınavı  yapılacak  diyelim  ki. Aynı  gün  aynı  saatte  9. 10. 11. 12. Sınıfların  hepsi  birden  sınav  oluyor  ve  sınıfların  başında normalde  o saatte  hangi  öğretmen o  derse  giriyorsa  o  öğretmen duruyor.

Haftanın  ilk  günü Din  Kültürü  ve  Ahlak  Bilgisi  Dersi  sınavı  var  ve  ben   12. Sınıflardan  birinin  başında  gözetmen  öğretmen  olarak  bulunuyorum. 

Sorulara  bakıyorum  ve  kendi  kendime  '' Aman  Allah'ım !   ''  diyorum.  Çünkü Diğn  Kültürü Öğretmeni  arkadaşım  öğrenciler  kolayca  cevaplasınlar  diye  ilk okul  öğrencisi  için  bile  çok  basit  olan  sorular  sormuş. 

Evet  sorular  çok  basit  ama  öğrenciler  boyun  fıtığı  olacak  neredeyse  yanındaki,  önündeki,  arkasındaki  arkadaşının  kağıdına  bakayım  derken. İlle  velakin  bir  iki  kişi  hariç  kağıdına  bir  şey  yazan  yok  ki?

Sorulardan  biri  hiç  unutmam  şu: Kelime-i  Şahadetin  Türkçesini  yazınız. 

Yahu  bunların  hepsi  Müslüman  çocukları, bu  senenin  sonunda  üniversite  öğrencisi  olacak  bazıları  ama Kelime-i  Şahadetin  Türkçesini  bilmiyorlar.  Hatta  o  sorunun  üzerine  parmaklarını  koyup ''  Hocam ! Siz  bilirsiniz. Yardım  eder  misiniz?''  diye  benden  yardım  istiyorlar. 

Sinirleniyorum  tabii  ki '' Kelime-i  Şahadetin  Türkçesini  bilmeyene  hiç  bir  yardımım  olmaz '' Diyorum.

Eee  onlar  da  uyanık  tabii  ki. Neticede   beş tane  soru  var,  bir  diğerinden  yardım  istemeyi  düşünecek  kadar  kafaları  çalışıyor. ( Zaten  affedersiniz  hepsinin  kafası  şeytanlığa  çok  iyi  çalışıyor. )

Bir  kız  öğrenci  parmak  kaldırıyor ''  Hocam ! Az  bakar  mısınız?''  Diye

Gidiyorum  yanına,  elini  bir  sorunun  üzerine  koyarak  melül  melül  yüzüme  bakıyor  ve  ''  Hocam !  Bu  sorunun  cevabı  neydi?''  Diyor.

Bir  soruya  bakıyorum,  bir  kıza  bakıyorum  ağzım  bir  karış  açık kalıyor  çünkü  soru  şu: ''12  İmamdan  dördünün  adını  yazınız''  Beni  şaşırtan  şey  ise  kızın  Alevi  olması.  Sık  sık  Alevi  olduğunu  vurgulayan  bir  kız  12 İmamdan dördünün  olsun  adını  bilmiyor. 

''  Bak  kızım  biri  Hz. Ali,  haydi  ötekileri  de  sen  yaz.''  Diyorum ''  Ali ''  yazdıktan  sonra  hâlâ  suratıma  bakıyor  '' Ötekileri  de  söylesene '' der  gibi. 

Diğn  Kültürü Öğretmeni  arkadaşım  sınav  kağıtlarını  okuduktan  sonra,  yani  bir  hafta  kadar  sonra soruyorum ''  Kelime-i  Şahadetin   Türkçesini  kaç  kişi  yazmış  hocam?''  Cevap: Öğrencilerin  tamamının  ancak  %15'i 

Bu  anıyı  neden  yazdım  oraya gelelim  şimdi. 

***** 

Son  zamanlarda  sosyal  medyada çok  sık  rastladığım  bir  tartışma konusu  var. Konu  özetle  şu: Osmanlılar  Maturidi  miydi  yoksa  Eş'ari  mi?

Allah  Allah...  Bayram değil,  seyran  değil  eniştemiz  bizi  neden  öpüyor  ki?

Yahu  Allah  aşkına  bu  ülkede  insanlar  Kelime-i  şahadetin  manasını  bilmiyor.  Bu  ülkede  Alevi  vatandaşım  12 İmamdan  hiç  olmazsa  dördünün  adını  sayamıyor.  Siz  hangi  Maturidilikten,  hangi  Eş'arilikten  bahsediyorsunuz?

Mesela  ben...

Yetmiş  yaşındayım.  Dindar  bir  insan  sayılırım. Bayağı  da  mürekkep  yalamış  biriyim  ama  Eş'ari  miyim,  Maturidi  mi  bilmiyorum. Bilmediğim  gibi  peşine  de  düşmüyorum.  Benim  gibi  neredeyse  her  konuyu  araştıran  biri  Maturidi  mi Eş'ari  mi  olduğunu  merak  etmiyorsa  Kelime-i  şahadetin  manasını  bilmeyen  biri  mi  merak  edecek?  Muharremin  onunda  ''  Ali,  Hasan,  Hüseyin ''  Diye  sırtını  zincirleyip sonra  da '' Hocam 12 İmam  kimdi? ''  Diye  soran  biri  mi  merak  edecek? 

Kendi  adıma  şöyle  bir  baktım  nedir  bu  Maturidilik,  Eş'arilik  diye,  inanın  hiç  bir  şey  anlamadım.  Benim  anlamadığım  bir  şeyi  kaç  kişiye  anlatacağını  düşünüyor  bu  tartışmayı  açanlar? 

Komik  bir  şey  daha  söyleyeyim:

Cübbeli  Ahmet  Hoca,  bir  konuşmasında  bir  cariyenin,  peygamberimizin idrarını  içtiğinden  bahsedince  adamı  yerden  yere  vuruyoruz  yobaz  diye.(  Bu  yerden  yere  vuranlara  ben  de  dahilim )  O  da  cevap  veriyor  elindeki  kitabı  göstererek '' Ben  kendimden  demiyorum.  İmam  Suyutî  öyle  diyor.''  

Sonra  ne  oluyor  biliyor  musunuz? Cübbeli  Ahmet'e  ''  Suyutî  de  kim  ulan  yobaz?''  Diyenlerin  bir  kısmı,  Türkler   Maturudi  miydi  yoksa Eş'ari  mi  konusuna  gelince ''  İmam  Suyutî  buyuruyor  ki ''  Diyerek Suyutî'yi  kaynak  gösteriyorlar.  Bu  ne  perhiz  bu  ne  lahana  turşusu  anlayabilene  aşk  olsun. 

Mesela Ay'ın  peygamberimizin  bir parmak  işaretiyle  ikiye  yarılması  hadisesi  var.  Bu  hadise  Kur'an'da  Kamer  Suresinin  1.  Ayetinde  vardır.  Ayrıca  Buhârî, Müslim , Tırmizî, Taberî, Hâkim, Beyhakî, Kadı lyaz,  İbn Seyyid, Zehebî ve  Ebu'l-Fidâ gibi  İslami  kaynaklarda  vardır  ama?

Ama  bu  olaya  

*  Muhammed'in  gaza  gelip ayı  ikiye  bölmesi  olayı..
*Bu kadar çabuk gaza geldiğine göre, Hz. Muhammed  öyle  söylendiği  gibi  peygamber  sabrına  sahip  değilmiş.
* Hz. Musa Kızıldeniz'i bir asa vuruşuyla ikiye ayırdıysa, elbet Hz. Muhammed de bir parmak işaretiyle daha büyük bir mucize gerçekleştirmeliydi, ki çöl bedevilerine vitamin yapılan da budur haddızatında.
*Müritleri neşe dolup zevke dalan bir peygamber için kolay iştir. Hem Rabbim isterse eşekten bile insan yapar. Bundan kolay ne var? Biz de yıllarca rakı-roka-fava-balık ortamlarında demlenip her gece mehtaba çıkmadık mı? Tüm bunlar yalan mı?

Gibi  alçakça,  saygısızca yorumlar  yapanlar,  bakıyorum hiç  de  üzerlerine vazife olmayan  Osmanlılar  Maturdi miydi  Eş'ari  miydi  konusuna  gırtlaklarına  kadar  dalmışlar ve  '' Sahih-i  Buhari'de ''  der  ki,  ''Tırmızi'de şöyle  anlatılır,''   'İbni  Mâce'de bu  konu  şöyle  ifade  edilir'' '' diye  o alay  ettikleri,  dalga  geçtikleri  kaynakları  kullanıyorlar  iddialarının  ispatı  için. 

Neyse... Sözlerimi  Aşık  Daimi'den  bir  deyişle  noktalayayım  belki  anlayan  anlar:


Göremiyor isem gerçek varlığı
Sünni isem Aleviysem ne çıkar
Sanat edindiysem sahtekârlığı
Sünni isem Aleviysem ne çıkar



İnsanlık giderken hep ileriye
Bizler inadına kaldık geriye
Gelmedikçe cehaletten beriye
Sünni isem Aleviysem ne çıkar



Kemaletim, hidayetim olmazsa
Marifet suyundan kabım dolmazsa
Benden insanlığa eser kalmazsa
Sünni isem Aleviysem ne çıkar



Gayet inatçıysam gayet zorbalı
Gündüz tesbihliysem gece kavgalı
Olmadıkça insanlığa faydalı
Sünni isem Aleviysem ne çıkar



Daimi'yim nefse galip olmazsam
İlme fazilete talip olmazsam
Ele-dile-bele sahip olmazsam
Sünni isem Aleviysem ne çıkar. 

( Sünni İsem Aleviysem Ne Çıkar? başlıklı yazı Sami Biber tarafından 22.09.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu