Her düş’ ün bir aldatısı vardı yoksa
varmış mı demeliydim eremediğim kadar nihayete hidayetin çağrısında
g/izlendiğim…
Ölüm idi ön sözüm yaşam ise bir
kördüğüm:
Güme giden silik bir şarkı altında
imzam
Devasa kodlu bir rüya
Baş edemediğim zalimle
Baskın çıkan iblise
Bir de bana attığı iftira
Ve işte sığındığım Rabbime
Kabrimi öteleyen yaşama sevincim
Çalınmış olsa bile
Çalıntı şiirlerden değil yüküm
Taşımayacağım yükü vermezken Mevla
Kolumsa yorulmazken taşımaktan
Ve işte ulağım dua
Ve işte meylettiğim sona
Ve işte kapışan isyankâr iblise
Kimse yandaşlık yapan nefret dolu
yüreklere
Aşamayacağım değil
Taşımayacağım hiç değil
Çağlayan bir nehre meyyal
Ruhumun söküklerinde saklı hayal
meyal
Ölümse sürtüşen yaşamla
Gök ise yerküreyi ısıttığına mı
yansın?
Solunan havada mı saklıydı sahi
sırların?
Hüzne biat bir tebessüm
Sözcüklere inat yaşadığım sevincin
İz düşümü elbet
Huzura odaklı bir umut
Bir dilek
Bir de kardığım önüm varsın töhmet
Altında kaldığım yakıcı bir günün
Yanık sesinde türkünün
Yamalı sevincin sevinci olmadığım
Kadar altında ezildiğim
Ağır yükün
Bekası nasıl ki rahmet
Sınandığımda vardır elbet bir hikmet
Kanayan yarama
Kandığım her yalana
Vardığım varacağım o sona
Muadil olduğum kadar duygulara
Kökten bir ateş
Koktan bir kömür
Közünde yalnızlığın bir sihir
Siması tanıdık iken mizacın ve göğün
Miadı dolmuş ömrün
Kör kütük imgeler
Kalıbının adamı iken sözcükler
Ve şiir
Uleması duyguların
Ulak bildiğim yalnızlığın
Hicvinde evrenin yandığım
Yakardığım ise sadece Rabbim
Göz görmez gönül bilmez demeden
Yana yakıla sevdiğim
Sürmanşet sözcüklerin
İçimde kalan ukdenin son nefesi
Olsam bile bunca gizin
İzini sürdüğüm inancın
Sevip de saydığım kâinatın
Varsın ölü bir neferi olayım
Yandığım yakardığım
Yalnızlığıma sevgime kefil
Araklanmış hayallerime meyyal
Tüten dumanda saklı gözlerimin nemi
Vardığım varmadığım
Hangi duraksa
Derinlerden beni çağıran sesi
Duyulduğuma emin
Duymadığımı duyduğum
Duvarların nasıl ki vardır kulağı
Ulak bildiğim mevsimin sayacı
Aşkla andığım kadar yüce Rabbimi.
Ant içtiğim üstüne
Varsın olsun gönlüm kayıp bir zümre
Yeter ki kulluk edeyim devinen sesime
namzet
Değilim mademki sevgiye yük
Aşka aş eren ruhumda saklı bir nefer
Feri sönmezken şimdilerde ömrün