Huzura Delalet...








Sevgimdi anadan üryan kasıtsız bir sevginin gölgesinde demlendiğim kadar dertlerimi ince uçlu kalemle g/ördüğüm aşkın ve de inancın zulası: kaidelerin saklı olduğu kumsalda yıksalar da kumdan kalelerimi ve işte ruhumun surunda saklı umut ve dua, aşkın kellesini koparan cellada ve zalime pabuç bırakmadığım kadar şeytana dahi pabucunu ters giydiren hüznün temas ettiği teninde yalnızlığın ve işte kuşatılmışlığım kurunun yanında yaşın da yandığı.

 

 

 

Hazır ol da bir kafes.

Hazzın değil huzurun peşinde

Varsın olsun alacağım son nefes.

 

Yerin göğün muhtırası

Yaşlı deyişlerin sürgün edildiği

Dengime düşmeyen bir resmiyet

Ve işte sevginin doruğunda derdest

Edilmiş hangi gölge ise

Atanan kayyuma rest çektiğim kadar

Ve şerh düşülesi onca şerre hem uzak

Hem de yakın addedilen bir komut

Elbet

Şerrinden tüm canlıların sığındığım İlahi Adalet.

 

Bir mıntıka…

Bir menzil…

Top yekûn firar etmiş verilip de yerine

Getirilmeyen her söz her yemin

Ve de toplanan şura:

Işıkların solmadığı bir yasta ve de yaşta

İlahi Aşkın hicreti

Sevdalandığım kadar masumiyeti

Saklı tuttuğum o pervaz

Yerin göğün kapıştığı

Sazdan söze uzanan yalnızlığın bıçkın fısıltıları

Döndü mademki bir çığlığa

 

Hem, aşkın tapusu bende

Yorgun iklimlerin baş şehri verdiğim sözlerde

Yanmadan yağmalanmadan

Basireti b/ağlanan verilen hangi hüküm ise

Sadece hükümranlığında yüce Rabbin

Kıt beyinli iken de iblis ve zalim

Varsın olsun tarumar edildiğim

Kayıp bir mevsim içimdeki şüheda gülüşlerin

Akıbeti

Sığınağım s/afiyet

Sarmalında yüce Meclisin

Sefasını sürmekten

Kendimi men ettiğim

Hayat denen soluk alfabenin

 

Değil mi ki izinde değilim yanlışın ve nefretin ve de nefsin

Bir can borcum var ki yüce Rabbime

Toplanan cemaat

Ve de mealim emanet yine ve yeniden

Merhametlilerin en merhametlisine:

Acının şehrinde değilim;

Aşkın şerhinde

İlahi Tutanağım

İman gücüm var olduğum kadar

Verandası kırık iken gönül sarayımın

Eşrafın,

Değil mi ki uzağındayım dünyevi arzuların

Mahal veren varsın olsun hüzne

Açılan her kayıt

Belki de kırık bir kalbin haiz olduğu zarafet

Ünlenmiş sözcüklerin de sınadığı

Sığınağımda saklı iken İlahi Ateşin her bir kıvılcımı

 

Meylettiğim o son

Değil mi ki henüz son durağa varmadım

Verip veriştiren değil

Sabırla şükürle ektiğim her tohum:

Varsın olsun addedileyim

Acının endamında s/üzülen yaşımdan değil

Yasından da kaçmadığım kadar solgun bir yaprak:

Yasımla umutla ibadet ettiğim

Yâdımda nice körüklü duygu ve öğüt

Ne de olsa asil bir kadın’ın kızıyım

Kadı kızı olmasam bile

Kanayan yüreklerin hissiyatında

Kâh bir tını kâh bir tanı

Cihanın uzağında olduğumdan da öte

İki cihanda da aziz kılsın yeter ki yüce Huda…

 

 

 

 


( Huzura Delalet... başlıklı yazı GÜLÜM-ŞİİRİN TEK H/ECESİ İKEN AŞK... tarafından 24.11.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu