Makale / Tarihsel Makaleler

Eklenme Tarihi : 4/8/2025
Güncelleme Tarihi : 4/8/2025
Okunma Sayısı : 283
Yorum Sayısı : 7
Günün Yazısı

Bu Yazı 4/9/2025 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.
Oy  Birliği  İle - Iı. Bölüm-
OY BİRLİĞİ İLE - II. BÖLÜM- ''VATAN HAİNİ, TAÇLI HAİN, PAPAZ FRO'NUN HALİFESİ, PADİŞAH VAHİMETTİN'İ TAŞLAYALIM.'' Geçen bölümde işaret ettiğim gibi 30 Ekim 1922 Pazartesi günü toplanan TBMM nin akşam saat 17.00'deki III. Celsesine bizzat Meclis Başkanı Mustafa Kemal Paşa başkanlık etti ve ilk olarak Sadrazam Tevfik Paşa'dan gelen telgrafları ( mektupları ) okudu. {Bu arada hemen belirteyim 30 Ekim 1922 Tarihi itibariyle Mustafa Kemal henüz '' İhtimal ki bazı kafalar kesilecektir.'' Dememiştir. Yani kimsenin ondan korkması için bir sebep yoktur. Aşağıda okuyacaklarınızı bu bilgi cebinizde olarak okuyun. } *** Meclis Başkanı Mustafa Kemal paşa henüz daha kimseye söz vermemişken ilk tepki Konya Mebusu Refik Bey'den (Refik Koraltan ) geldi. KONYA MEBUSU REFİK ( KORALTAN) BEY--''Esasen Tevfik Paşa isminde bir millet memuru tanımıyoruz. O sadrâzam da değildir. Bizim sadrâzamımız yok.'' Yani açık açık '' Biz, sadrazamı olan bir yönetim şekli tanımıyoruz.'' Diyordu. Meclis Başkanı ilk sözü Antalya Mebusu Rasih Hocaya verdi. ( Rasih Kaplan---Meclisin Sarıklı Mebuslarındandı.) { Konuşmaların tamamını almıyorum, önemli gördüğüm kısımları aktarıyorum } ANTALYA MEBUSU RASİH ( KAPLAN )__ ''........Evet canidir, ( Padişah Vahdettin'den bahsediyor. ) çünkü onun namına izafe edilen ve pek yakınımızdan başlıyarak tâ deniz kıyılarına, İstanbul surlarına, ve İstanbul surlarından da 'Trakya'nın her iki kısmına yayılan ve 'birçok mezalim icra eden ordu, senelerce onun namına izafe edilerek Halife ordusu namiyle Müslüımanlara mezalim icra etti ve kendisi; bu propaganda düşmanlar tarafından devam ettiği müddetçe bir beyanname ile olsun ''Yunan ordusu neden Halife ordusu oluyor?'' demek cesaret ve cüretini gösteremiyordu. '' Sonra söz alanlardan Ezurum Mebusu Hüseyin Avni Bey Londra'ya hem İstanbul hem de Ankara hükumetinin çağrılmasının ne kadar güzel bir şey olduğunu anlatmaya çalıştı ancak ona en şiddetli itirazlar hep Diyarbekir Mebusu Hacı Şükrü Efendi'den geldi. Hüseyin Avni Bey'in padişah'tan bahsederken '' Halifemiz '' ifadesini kullanması üzerine Mardin Mebusu Necib Bey ve Kırşehir Mebusu Yahya Galip aynı anda '' MARDİN MEBUSU NECİB BEY( MEHMET NECİP GÜVEN ) VE KIRŞEHİR MEBUSU YAHYA GALİP ( YAHYA GALİP KARGI ) - O, PAPAZ FRO'NUN (İngiliz Muhipleri Cemiyetinin kurucusu ) HALİFESİDİR.'' Hakkari Mebusu Mazhar Müfid bey( MAZHAR MÜFİT KANSU ) Padişah Vahdettin için '' VAHİMEDDİN EFENDİ'' Dedi, Bolu Mebusu Tunalı HilmiABDULLAH HİLMİ TUNALI) ''RİCA EDERİM. EFENDİ KELİMESİ BÜYÜKTÜR. GERİ ALINIZ.'' Diye karşılık verdi . Hep Saltanat yanlısı olarak gösterilen Kazım Karabekir bakın ne diyordu 30 Ekim 1922'de. KAZIM KARABEKİR PAŞA --''..........bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi kati emriyle ve ilk fırsatta İstiklâl Mahkemesi ile bu adamlara lâzımı olan muameleyi yapmalıdır( Yani Padişahı da onun hükumetini de yargılayıp idam etmelidir.) '' MUŞ MEBUSU HACI İLYAS(İLYAS SAMİ MUŞ )--''Efendiler! Bugün, ona biat ettiği için sağ elime nefretle bakıyorum.'' KIRŞEHİR MEBUSU MÜFİD EFENDİ /(AHMED MÜFİT KURUTLUOĞLU)--- ''..........Hilâfeti ihraz etmiş ve, o makamda oturan adam - herif tâbirini kullanamam- adam ....... halen ve halen milleti tefrikaya düşürmek için ( aralarına ikilik sokmak için) oyunlar oynuyor Ders Kitaplarında Saltanat yanlısı olduğu yazılan paşalardan Ali Fuat ( Cebesoy Paşa ) şöyle diyordu 30 Ekim 1922'de ALÎ FUAD PAŞA (ALİ FUAT CEBESOY ) (Ankara) ''.........Mücadele-i Milliyeye başladığımız tarihten bugüne kadar BİZİM İKİ DÜŞMANIMIZ VARDI: Biri hariçten( Dışarıdan ) geliyordu. Diğeri de İstanbul'dan doğuyordu. İstanbul'dan maksadım Padişah, Saray ve Babıâlidir. İstanbul Mebusu Neşet Bey, Ali Fuat paşanın bu sözleri üzerine öfkeyle patladı: İSTANBUL MEBUSU NEŞET BEY---( NEŞET ÖMER İRDELP--Atatürk'ün doktorlarındandır ) BEY: ''Hepsinin de Allah belâsını versin! '' Maraş Mebusu Hasib Bey Çok kızgındı Padişah ve İstanbul Hükumetine ve aynen şöyle diyordu: MARAŞ MEBUSU HASİB BEY( HASİB AKSÜYEK )--'' Biz ölürken onlar balolara gidiyorlardı. '' Erzurum Mebusu Nusrat Bey ise uzun konuşmasının bir yerinde şöyle diyordu: ERZURUM MEBUSU NUSRAT BEY(MEHMET NUSRAT SUN ):--'' Babıâli ölmüş, saray, ölmüş, (Bravo, yaşa, sesleri). Bi'lâdı Ad ve Semûd'e münkalib olmuştur. ( Ad ve semud beldelerine dönüşmüştür. Yani Ad ve Semud beldeleri gibi helak olmuştur. ) Tarih-i İslâm( İslam tarihi ) dikkatle tetkik olunursa, hilâfet-i sabihadan( Sahabelerin halifeliğinden sonra ) bu imamet, bu milletin Müslümanların başına bir belâ olduğu görülür'' demiş, Hacı Şükrü Bey de onaylamıştır: ''Beladır, bela..'' 30 Ekim 1922'de Tevfik Paşa'dan gelen mektupların okunması sonrası başlayan konuşmalarda son söz Hariciye Vekili İsmet Paşa'ya verilmiştir. İSMET PAŞA--İsmet Paşa kendinden öncekilere nazaran çok çok yumuşak bir konuşma yapıp özetle İstanbul'un yani Padişah ve onun hükumetinin gönderdiği bu mektupların tamamen bir nifak arayışı olduğunu, istiklalini eline almış olan milletin buna asla izin vermeyeceğini ifade etmiştir. **** Konuşmalar bitti, sıra geldi karar almaya. Nasıl bir karar alınacaktı? Değişik teklifler geldi. 1- Erzurum Mebusu Hüseyin Avni----En Saltanat yanlısı görülen mebus buydu ama özetle '' İstanbul'da kendine hükumet diyenlerin hiç bir meşru tarafları olmadığı için yaptıkları çağrının da bir hükmü yoktur. Dolayısıyla bu çağrıya cevap vermeyelim'' diyordu 2- Diyarbekir Mebusu Hacı Şükrü ve arkadaşları ''.........İşte bu vesikayı yollıyan ve düşünenler, öyle ise başta Vahdeddin olduğu halde besmele ile bunları bilûmum İslamların taşlamasını teklif ederim. ( Yani Padişah Vahdettin ve başta Tevfik Paşa olmak üzere İstanbul Hükumetinin recmedilmesini ( taşlanarak öldürülmesini ) teklif ediyordu. 3- İstanbul Mebusu Neşet Bey, özetle kendilerine İstanbul'da Vekiller Heyeti diyen ve millet adına söz söyleme cüretini gösterenlere Hıyanet-i Vataniye Kanunu mucibince ceza verilmesi gerektiğini söylüyordu 4- Antalya Mebusu Rasih Hoca özetle '' Cevap verelim ve cevabımızda ''Türkiye Büyük Millet Meclisi, MEMLEKETİNE, MİLLETİNE, DİNİNE, KASTEN HIYANET ETMİŞ VE PADİŞAHIN başkanlığında Bâb-ı âlide toplanan zevatı hain-i vatan( VATAN HAİNİ ) görmektedir diyelim '' diyordu. 5- Bolu Mebusu Tunalı Hilmi özetle ve günümüz Türkçesi ile '' Sevr muahedesini imza etmekle kekndi kendisini tahttan ve halifelikten indirmiş olan TAÇLI HAİN ( Padişah Vahdettin ) hakkında Şeriye Encümeninde bir karar alınmasını istiyordu. 6- Burdur Mebusu İsmail Subhi Bey özetle. Türkiye'nin mukadderatı milletin hakiki mümessili olan Büyük Millet Meclisi varken bir başka heyetin sulh konferansına gitmeye kalkışması Hıyanet-i Vataniye kanunu hükümlerine göre suçtur, dolayısıyla bu suçun failleri iş bu kanuna göre cezalandırılmaldır. Diyordu. ***** Herkes bir şeyler diyordu ama meclisten çıkan karar ne olacaktı? Yani Tevfik Paşa'dan gelen telgraflara ( Mektuplara ) resmi olarak nasıl bir cevap verilecekti? Kafalarda bu soru varken TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa, 79 İmzalı bir önergeyi okutmaya başladı. Bu, Sinop Mebusu Dr. Rıza Nur ve 78 arkadaşının meclise sunduğu '' Osmanlı İmparatorluğunun münkariz olduğuna ( sona erdiğine) ve yeni Türkiye Hükümetinin onun vârisi bulunduğuna ve Makam-ı Hilâfetin( Halifelik Makamının ) esaretten kurtulacağına dair kanun teklifiydi Evet, Saltanatın sona erdiğinin kanunlaşması görüşmeleri 30 Ekim 1922'de başlamıştı ve 30 Ekim 1922'de Mustafa Kemal '' İhtimal ki bir takım kafalar kesilecektir '' Diye bir söz sarf etmemişti.
( Oy Birliği İle - Iı. Bölüm- başlıklı yazı Sami Biber tarafından 4/8/2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu