Bayadır yazmadığım kelimelerin eksikliğini hissettim hayatımda. Oysaki pahadır yaşamak, paha biçilemez yazmak. Konuşmak… Sadece anlamakla zaman kaybetmeden. Gülmek… Sadece neye olduğunu bilmeden. İşte yazmak! Sadece; sadelikle. Bir yolun sonunu düşünmeden o yolu yürümek gibi. Hem de iki tekerde. Yani büyük bir dengeyle. Sevgi bile seçmeden gösterilemiyor. Aşk bile sezmeden hissedilemiyor. Yazmak bile, bile bile kalemi kurşundan ayırıp kurşununu kağıda döküyor. Biraz da ucun yontulmuşsa, kalemin kısa ve hatta kırıksa sayfaların öylesine doluyor ki. Ve aslında içinin ondan daha dolu olduğunu yağarken anladığın zamanlarda bulutlar güneşi saklıyor. Sabrettikten sonra seni tüm sıcaklığıyla selamlıyor. O an anlıyorsun beklemenin nasıl da yerli yerinde olduğunu. Mesela güneş giderse ay var diyorsun dolunay var yıldız, kuyruklu yıldız var… Ama yazmanın bir benzer hissi yok! Her okuduğumu anlayamam belki ama her yaşadığımı ifade edebilecek tek bu yol. Ne konuşurum saatlerce, ne jest, ne mimik; yazarak ben olurum ne ister pasaport ne de kimlik. Yazmak güzel şey… Çoğalır insan, azalır yalnızlığı. Hazsa haz en âlâsı, azsa az a’dan z’ye kadar. Kader de yazgı; çünkü vardır altında imzalar, ne da olsa bu alem bize dar.

Tuğsel Karakırık
( Yazmak başlıklı yazı Tuğsel Karakırık tarafından 9.08.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu