Kalbimin Gizli Akışını Taşıyordu


Kalbimin Gizli Akışını Taşıyordu

 

Artık gönlümün kapısını kapatıyorum, 

Ne gölgeler var içimde, 

Nede senli bir hatıra,

Ne de aydınlık bir masalın kahramanı. 

Kalbime taktığın zincirin çözümü, 

Sabırla ördüğüm dualarda saklı. 

Söküp attım içime bıraktığın 

O gizemli düğümü. 

 

Sevdanın yaralı ezgileri 

Artık dilime değmiyor. 

Zamanı parçalara böldüm, 

Her gün biraz daha siliyorum 

İçimdeki seni. 

Gökyüzü ışığını indirdi, 

Gece yasını çıkardı üzerinden. 

Yıldızlar eteğime serildi. 

Hayalimde rüzgârla koşan atlar, 

Kalbimin ritmiyle buluşuyor. 

Ve ben bu gece, unuttum 

Seni sevmeyi hatırlatmayı.

 

Uzaklardan bir keman çalıyordu, 

Adımlarım o sese sürüklendi ki. 

Eski bir ezgi, sokakların sessizliğini 

Parçaladı. 

Gözlerinde bir ömür aradığım sevgiliyi gördüm. 

Ama artık bu savaş bitiyor. 

Ne mermi kaldı içimde, 

Ne de çekilmeyi bekleyen bir kılıç. 

Sevdanın meydanında yenilmiş bir askerim. 

Yorgunum, anlasana, 

Ne dizimde güç kaldı, ne gözümde ışık. 

Bu gece bir kez daha öğrendim: 

Biz sevgiyi, gurura feda ettik. 

 

Umudu baharlara bıraktım, 

Çiçeklerini. 

Sesim duyulmasa da 

Bu uçsuz bucaksız denizde 

Kendi kendime söz verdim

Son bir baharda açacağım çiçekleri, 

Yoksul gönlümle. 

Ömrün sonbaharında ya da kışında, 

Yüzümdeki yıllara bakıp aldanma. 

Çünkü içimdeki kadın 

Hala hayallerinin peşinde

 Zamanın kırık ibresini çevirdim, 

Artık gölgelerin uzadığı vakitteyim. 

Ne eski masalların kahramanı var içimde, 

Ne de karanlık bir yolun yolcusu. 

 Taşlarla örülmüş uzun bir yolun 

Gizli yükünü bıraktım arkama. 

Çözüldü içimdeki düğüm, 

Sessiz bir ışıkla. 

 

Her adımda biraz daha siliniyor 

Gözlerimdeki izlerin. 

Kemanın uzak sesi çağırıyor beni, 

Ve ben o ezgiye doğru yürürken 

Anlıyorum biz ışığı gölgede kaybettik birbirimizi. 

Umudu bıraktım rüzgâra, 

Belki bir gün başka bir vakitte 

Çiçekler açar sessizce. 

Yüzümdeki yıllara bakıp aldanma, 

Çünkü içimdeki kadın 

Hâlâ genç bir ışığın, aşığının ardında.

Gecenin sessizliğinde 

Adımlarım yankılandı. 

Her taş, her gölge 

Bir hatırayı fısıldadı kulağıma. 

 

Rüzgâr, eski bir defterin 

Sayfalarını çevirdi sanki. 

Unutulmuş cümleler 

Yeniden doğdu havada. 

 Bir köprüden geçtim, 

Altında akan su 

Kalbimin gizli akışını taşıyordu. 

Her damla, bir anıydı, 

Her dalga, bir veda’ydı. 

Gökyüzü, kırık bir aynaydı, 

parçalarında yüzünü gördüm. 

Ama artık biliyorum: 

o yüz, geçmişin gölgesinde kaldı. 

 Yeni bir sabahın ışığı 

ufukta belirdi. 

Ve ben, 

taşlarla örülmüş yolun sonunda 

kendime doğru yürümeye başladım

Mehmet Aluç

 


( Kalbimin Gizli Akışını Taşıyordu başlıklı yazı kul mehmet tarafından 12/5/2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu