Sakın söylemeyin
Kirlettiği sokakları temizlediğimi...
Söylemeyin ardından uzun uzun baktığımı
Çoktan elleri ceplerinde gittiğinde...
Oynaştığım dikenleri kalbime battığından beri yorgunum
Kalbim krizlerini bastıramayacak kadar yaşlı...
Yüzümde adaletsiz acı,
Kahredici sırnaşık sancıyla nefessizleşiyorum...
Her sabah uyandığımda veda sözcüklerini buluyorum baş ucumda...
Daha güzel şiir yazıyorum diye kıskanmış olmalısın
Yoksa yırtıp atmazdın mektuplarımı...
Sakın söylemeyin ihanetin tadını bildiğimi
Ve rastladığım her yerde tanıyacak kadar görüp geçirdiğimi...
Hep kandığımı sansın
İçi rahat etsin (!)
Yine de aspirin olmam için ağrıyan günahlarına , her gece bana gelsin...
Kimse bilmiyor öyle çok ihanet var ki kalbinde gizlediği
Ve öyle çoktu ki çaresizlik
Akvaryuma fırlatıp attığı çöpçü balığı gibi bir tek ben başa çıkabildim…
Ah ne büyük yanılgı,
Ortada kaldı gitmesiyle...
Yalancı kaldı...
Hain kaldı...
İki başlı bir cehennemdi yaşadığı dünya
Savunmasız kaldı...
Oysa cehennemin cennetinden gelmiştim
Her gece onu korumak için şeytanları öldürmüştüm
Bebeğimizi düşlemiş dünyayla sevişmiştim
Sakın söylemeyin
Nefretine hükmettiğimi
Söylemeyin gittiğinden beri hükümsüzleştiğimi...
Giderken gözlerimi de aldı…
Siyah bakıyor , görüyor, karanlığa gülüyorum...
Ve en çok ağlayamayacağım için üzülüyorum
Artık hiç ağlayamayacağımı sakın söylemeyin...
Sırf düşlerini kiralamak için çıldırdığımı
Kendimi ünlü bir romanın baş kahramanı zannettiğimi
Ve giderse bütün hikayenin anlamsızlaşacağını anlatmayın...
...
Anıların ortasında her gece içiyorum köpürte köpürte
O doyumsuz , O sevdalı, O, o uzaklardan da öte...
Sesi bile kalmadı evin içinde ,
Artık direnmiyorum efsunum çalındı
Kancalı iğnelerle ruhumu bedenime kıstırmış olmalıyım
Eski efkarım kalmadı elimden alındı
Sakın söylemeyin
Yanlış ilaçlar içtiğimi her defasında bir kez daha kurtulduğumu
Yoksunluğuna tevekkülen arsız arsız sırıtıp durduğumu
Onsuz daha mutlu olacağımın hayalini kurduğumu
Bir kez daha yeniden doğmak için hazırlık yaptığımı...
Yeniden çocuk
Ve yeniden acımasızlaşacak kadar gözümün karardığını anlatmayın...
şimdi gidiyor ya...
Gittiği şehir de sadece kış mevsimi yaşanıyor, bir tek ben biliyorum
Ve birazdan günahlarını yakıp
soğuktan donup ölene dek kana kana ısınacağım ne iyi...
Açık kalp ameliyatı seanslarımı yeniden başlatıyorum
Daha çok vahşi daha çok sevgili kalmak istiyorum...
Bu yüzden kalbinin yanına benimkini de bırakıyorum...
Artık tek başıma uçan balona biniyorum...
Cehennemden geldim cenneti arıyorum...
Beni yeniden sev
Beni yeniden kabul et istiyorum...
Sakın söylemeyin bunları
Bilmesin asla bilemesin istiyorum...
ölene kadar yok oluşumla cezalandırıyorum…
" GizLi ÖzNe "
NOT:
Hiç gelmeyenin gidişine inanmışsın...
(
Ceza başlıklı yazı
Gizli Özne tarafından
3.03.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.