FARKLIYMIŞ

            Yetmiş bir yaşındayım. Bu yaşıma kadar yeri geldikçe oyun kağıtlarıyla haşır neşirim. O gözle hiç bakmamışım. Beş buçuk yaşındaki torunum oyun kâğıtlarıyla oyalanırken üç papazı ayırdığını görüp ayırma sebebini sordum.

            -Bunlar kral.

             Her birini, çizgi film karakterlerinden birisinin kralı yapmış.

            -İyi ama destede dört kral olacak birisini neden ayırdın? Ayırdığın üzülmez mi? Ona uygun karakter mi kalmadı? Ablamla bir konuşmamı hatırladım:

             (Telefonda sormuştum ablama: “Sınava giren torunun nereyi kazandı?” Diye de “Bizim kıza üniversitelerde yer kalmamışJ))) yanıtın almıştım.) Torunumun gerekçesi daha başka:

            - O, yan bakıyor.

            -Senin krallara biz papaz deriz. Elimize aldığımız papazın üst tarafı normalken alt tarafı amuda kalkmış gibi durur. Hem, yalnız birisi değil ki hepsi öyle duruyor.

            -Hayır büyük baba, bu üçü bana bakarken birisi yana bakıyor. Onun için kral seçmedim. Şimdiye kadar ben fark edememiştim. Bakalım siz farkında mıydınız?

            Dikkat ettim. Üçünün resmi cepheden, birisinin ki profilden çizilmiş. Bir yaşıma daha girdim. Demek ki yetmiş yaşımı o gün bitirmişimJ))

                                                 ****

            Öğretmen, birinci sınıf çocuklarına sayıları öğretiyormuş. Birisi, “ben biliyorum” diye ısrarla söz istemiş. Söz alınca şöyle saymış:

            -bir-iki- üç- dört- beş- altı- yedi- sekiz- dokuz- on- vale- kız- papaz.

             Bizim kız da o çocuk gibi mi sayar acaba? Seneye anaokuluna başlayacak da…