Nice insanlar vardır öyle ki varlığı bir ömre bedel. Niceleri vardır canınızı yakar: Sözleri, düşünceleri sizi yıkar geçer; ateşten bir kor benliğinize düşer, gözünüzün içine baka baka sarf ettikleri yalanlar öylesine derin yaralar açar ki yüreğinizde yok olup gitmek istersiniz.

 Bile bile yaparlar bunu üstelik. Bir yıkımdır onların bu tutumu… Oysa içinizi, kalbinizi açmışısınızdır onlara. Bir medet umarsınız. Tek isteğiniz anlaşılmak ve paylaşmaktır derdinizi, tasanızı. Derman ararken daha da yıkılırsınız. Bir dost eli ararken bir bakarsınız ki avucunuz onların ateşiyle kavrulmuştur; aslında tahribat alan gönlünüzdür, ruhunuzdur. Yaranız depreşmiştir, acınıza eklenen bu daha vahim köstek bir kez daha, bin kez daha yıkmıştır dünyayı başınıza.


Anlaşılmamak hele ki anlaşılıp da yüzünüze ardı ardına atılan tokatlar aslında hayatın acı gerçeğidir. Gerçek olan tek mefhum üzüntünüzün başkaları tarafından bir tatmin aracı olarak kullanılması ve duygularınızın, tüm yaşadıklarınızın bir suçmuşçasına size geri dönüp yansıtılmasıdır. Hele ki ifşa olan özeliniz ve yaşadıklarınızsa bin kat artar acınız ve de öfkeniz. Çaresizlik eşlik eder, ek olarak öfkeniz katlanır ve zaman içinde içinden çıkılmaz bir hal alır. Olan yine size olmuştur: Çünkü çaresizlik en kötüsüdür, en içinden çıkılmazıdır.

Kader ağını peş peşe örterken aslolan yalnızlığınızdır. Gülen yüzler sırıtır, acımaklı bakışların en derininde gizlenmiş bir ikiyüzlülükle karşı karşıya kalırsınız.


Zaman geçmek bilmezken bir bakarsınız ki tüm maskeler düşmüş ve ardındaki yüzler ortaya çıkmış: Yalancı, riyakâr ve sahtekâr…


Gerçeklerle yüzleşmek bitirir insanı çünkü gerçekler acıdır hem de çok acı. Bitmek bilmez bir kâbusa döner tüm yaşam ve umarsızca tükenir tüm umutlar, müphem yarınlar barındırır hayat ve şüphe, kuşku eşlik eder durmaksızın.


Evet, gerçekler acıdır ama bir diğer gerçek de her şeye rağmen pes etmeyen yaşama sevincinizdir. Siz fark etseniz de etmesiniz de o, içinizde bir yerde saklıdır. Beklenmedik bir anda karanlık yok olup yerini aniden aydınlığa bırakabilir.


İradeniz ve maneviyatınız sizi ayakta tutmaya devam edecektir. Bazen duyumsayacağınız tek bir söz ya da hareket; hatta gülümseyen tek bir çehre dahi iyi gelecektir size.


Kendinizle barışık ve acı eşiğiniz yüksekse, hiçbir şey yıldıramaz sizi. Bir enkazın altında kalsanız bile, aldığınız nefes, atan kalbiniz ve inancınız sayesinde kendinize yepyeni bir dünya inşa edebilirsiniz. Mühim olan karanlığın sonunda beliren ışıktır çünkü bu ışık içinizdeki tüm güzellikleri size yaşatacak hayat ışığıdır ve her şeye rağmen hayat yaşamaya değer ve pek çok inanılmaz sürprizle dolu sizi beklemektedir, siz farkında olsanız da olmasanız da…

 

 

( Hayatın Gerçekleri başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 30.06.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.