"seni çok özledim kızım..."
sorgulanamaz kavuşmalar yitmiş
ıssız limanda
küskün hıçkırıklar duyulmakta…
susmak olmuyor,
susmamak da;
sana hasret
konuşamayışlarım,
haykıramayışlarım,
anlatamayışlarım,
ağlayışlarım…
küskün hıçkırıklarım duyulmakta…
fısıltı gazetesi yazdı:
bir gemi gelecekmiş üç gün sonra, yolcularıyla;
aralarında bir de kız çocuğu varmış,
kumral, yeşil gözlü, saçları kıvırcık…
gecikecek gidişim üç gün daha
kalacağım sahilde kumdan kalelerimle
başka çocukları seyredeceğim
elden ele gezdirişlerini denizi
kelebekten yüreğimin kumdan duvarlarını delişini
ve bir türlü gelmeyişini…
▬kanadı kırık,
kanıyor
bir
damla kan süzülüyor denizin üstüne
acıtıyor
yanaklarımı ıslaklığı
ondandır
limana gemilerin gelmeyişi▬
üç gün daha yanaklarım acıyacak
üç gün daha gecikecek gidişim…
sensizliğin yerinde
sensizliğe katlanmayı büyüteceğim ayyaşlığımla;
hatırlayamayacağım sureleri, duaları,
Tanrı yerine seni özlemekten,
namazı doğru dürüst kılamayacağım,
mürteciler darp edecekler
sarhoşluktan göremediklerim
küf yeşili taşlar atacaklar başıma
katlanacağım
üç gün daha…
hasret yüreğimde duracak,
ruhumdaysa durulmaz fırtınalar,
delireceğim…
sen geciktikçe susacak seni sevmelerim,
ellerime meleklerin elleri sığacak…
üç gün daha bekleyeceğim,
geç kalırsan bebeğim,
bu dünyadan çekip gideceğim…