Online Üye
Online Ziyaretçi
başımdaki yastıktır mapusane
altımdaki döşek, üstümdeki nevresim
akşamın karanlığında aydınlanan ampuldür
yirmi beş voltluk soluk umutlardır
sabahı getirecek olan alıp götüren hasret...
akşam girdi mi mapusaneye tüm ranzalar onun
volta atılmaz bahçede beton zemin dinlenmede
bidon fıçı içinde yedi veren gülündür sükun...
akşam olunca mapusanede can sıkar
herkes aynı sevdadan muzdarip
herkes kendi adında
kadının adı Sevda
her sevdalı diğerini acemice kıskanır...
akşam indi mi mapusaneye
vurulup ölmek ister canım
süngüde kasatura, devriyede jandarma
dostluk çok, düşmanlık yok
vukuatsız gecede
benim canım hele vurulup ölmek ister...