Dir(i)l cümleler ve
muteber bir hüzün…
Dalya dediğimiz nice
hatırat hele ki andıkça yitip gidenleri…
Yanık kıtaların zehirli
lehçesi:
Makberin bahçesi imiş
dünya
Hele ki andıkça dünü
için için kanayan:
Surelerde hüzün
yürekler zaten yaralı,
Kambersiz düğün misali
En naif örgü yine
özlemin zuhuru:
Bir matem bir mutluluk,
Debdebeli çöküşlerde
nakşeden
Ne çok hezeyan.
Çıkmaz sokaklara düşmüş
yolum bir kez
Hele ki kenetlendiğim
onca düşte:
Duy da inanma, sefil
gönül,
Maruzatın hep mi
ayrılık hep mi ölüm?
Günlerden sevgi
olmalıydı oysa
Geride kalan
telaşlarımı da sırdaş ettiğim benliğe
Sayısız kuralı da yok
saydığım:
Dokunmak kadar yüreğe
nasıl da yüce bir makam
Sevginin tefrikasını
saklı tutarken bilinmezin indinde.
Suretler soluk mizaçlar
yorgun;
Surlarında yüreğin en
dokunaklı terennüm
Yine beyan ettiğim gün
ve gece,
Hayli meşakkatli bir
tecelli şu yongası ömrün:
Bin bir telaş
arakladığım dünden,
Dokunmaya kıyamadığım
pembe gülün feryadı mı yoksa
Ansızın ifşa eden kayıp
rotasını döngünün:
Hele ki o nidalara
gizlediğim umutsuzluğu
Biraz da yalnızlığın
peşrevi iken sol yanıma sokulan.
Sürgün lehçeler iken
tahliye edilesi
Ve en muamma tehdit
kanatan yüreğin çeperini;
Bir yandan
boyutsuzluğum,
Andan kopuk yarınlarım
yine tecellisi umudun
Nasıl nasıl da zifiri
kara kayıpların sene-i devriyesi
Yetmedi cellât bir
imgede kıstırıldığım,
Gerisin geri kaçıp da
dengimde aradığım o nazenin ninninin
Anamın kucağından kopup
gelen gönülsüz isyanlarım
Bin bir günahla
cebelleştiğim.
Sanrılar kuytularda
uyutulmuşluğun cinneti;
Yorgan misali ölüm
zebanin doymadığı,
Zaman zaten en illet
sancı
Ellerimden kayıp giden
her ne kadar tehir etsem de
Yediğimden ziyade
yenildiğim,
Kendimden geçip de
ermeyi dilediğim
En diril mahkeme yine
sevginin baş tacı,
Ölümün son olmadığı bir
rüya.
Korkmalıyım belki de:
Azat edildiğim
iklimlerden çaldığım şarkıları da
Tescil etmeliyim
melekler öperken yüreğimden,
Bir punduna getirip
nakşetmeliyim hazanı
Ve dikmeliyim sökük
yakamı:
Hani iliştirdiğim aşkın
yüzü suyu hürmetine
Beyan etmeliyim başıboş
sevdalarımı.
Doyamam oysa doymadım
da ezelden sevmelere
Yitip gidenlerin
arkasından boca etsem de yaşları
Hele ki kundaklanmış
yaslarımı da unutamam asla,
Unutulsam da umursamam
belki de binlerce nida
Ardımdan adımı
haykıran,
Ben yüreğimle düşmüşken
yollara
Yine muhatap bildiğim
Aşkın neferi en muteber
cümle…