Serbest Kürsü / Söyleşi

Eklenme Tarihi : 26.07.2017
Okunma Sayısı : 2083
Yorum Sayısı : 5
Günün Yazısı

Bu Yazı 27.07.2017 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.
ZULÜM  BİZDENSE  BEN  BİZDEN  DEĞİLİM.

RACHEL  CORRİE

...............................................................................................................

Evet...Yine  Filistin  ve Yine  İsrail  zulmü.

Konu  Filistin  ve  oradaki  zulüm  olunca  da  ister  istemez  gözümün  önüne  bir  sürü  tablo  geliyor.

Mesela  babasının  kucağında   İsrail  askeri  tarafından  vurularak  öldürülen  Filistinli  çocuk.

Mesela  İsrail askerinin  kolunu  taşla  kırdığı   çocuk.

Mescid-i  Aksa  önünde  tamamen  keyfi  bir  şekilde  vurularak  öldürülen  çocuk.

Onlarca  İsrail  askerinin  karşısına  dikilen  ve  yumruğunu  kaldıran kız  çocuğu. 

Filistinden  buna  benzer  daha  yüzlerce,  binlerce  tablo...

Sonra  Müslüman  ülkelere  bakıyorum.  Müslüman  ülkeler  acaba  bu  tablolar  karşısında  ne  diyorlar?  Ne  yapıyorlar?

Türkiye  dışında  sesi  soluğu  çıkan  göremiyoruz. 

Sözde  Allah  adına cihada  çıkmış olan  ve  bu  sebeple  yüzlerce,  binlerce  Şiinin,  Türkmenin,  Ezidinin,  Kürdün,  Türk'ün  kafasını  ''  Allahuekber''  nidalarıyla  kesen,  Dünyanın  pek  çok  ülkesinde  terör  eylemleri  yapan  İŞİD'in (  veya  DAEŞ) bir  tek  Yahudi  kafası  kestiğini  görmediğimiz  gibi  ABD  nin  köpekliğini  yaparak  Katar'a  ambargo  uygulama konusunda  hemen  herekete  geçen  İslam  ülkelerinden  hiç  biri  ''  Yahu  gelin  şu  katliama,  kıyıma  bir  son  verelim''  Diyerek  bir  araya  gelmiyorlar. 

Sonra  Türkiye'den  tablolar  geliyor gözlerimin  önüne.

Filistin  için  yapılan  Cuma  namazı  sonrası  yürüyüşleri.  Bu  vahşeti  kınama  mesajları,  İsrail  Bayrağı  yakma  eylemleri  ve eli  kalem  tutan   pek  çok şairin,  yazarın  yazdığı  şiirler, yazılar...

Filistin'de  yaşananlar  için  '' İngilizlerle bir  olup  bizi  arkadan  vurdular. Şimdi  çeksinler  cezalarını''  Diyenler  de  hiç öyle  azımsanacak  sayıda  değiller. Bir  taraftan  Osmanlı  Devletini  gerek  o  topraklarda  gerekse  Avrupa  topraklarında  işgalci  bir  devlet  olarak  görmek  ama  öte  taraftan  '' Madem  bize  ihanet  ettiniz  o  halde  çekin  cezanızı''  Demek  neyle  nasıl  izah  edilir  onu  da  bilmem  ama  en  azından  öldürülen  binlerce  çocuğa  saygı  duyup  böyle  bir  yorumda  bulunmamak  daha  doğru  değil midir? O  çocuklardan hiçbiri  Türklere  ihanet  etmediler.  Çocuk  onlar.  İhaneti  bilmezler.

Neyse....

Biz  imanın  en  zayıf  halkası  olarak...

Durun  burada  kısa  bir  açıklama  yapayım.

Peygamberimiz  der  ki  ''  Bir  yerde  yapılan  bir  haksızlık  görürseniz  onu  elinizle  düzeltin.  Elinizle  düzeltemiyorsanız  dilinizle  düzeltin.  Onu  da  yapamıyorsanız  kalben  buğz  edin.  İşte  bu imanın  en  zayıf  halkasıdır''  

İşte  biz  Türkiye'de  yaşayan  ve  Filistin'de  yaşananları   dert  eden  (  Dert  etmeyen  de  bir  hayli  var )  insanlar  olarak  imanın  bu  en  zayıf  halkasındayken;  ya  da  imansızlığın  ilk  halkasındayken (  Çünkü  aslında  çocuğumuzun  buğzu  ve  kınaması  bile  ''Yahu  ben  de  bir  iki  laf  söyleyeyim  de  millet  bana  duyarsız  demesin''  hesabıdır.)  ABD  den  23  yaşında   bir  gayrimüslim   kız  yola  çıkıyor  ve  Filistin'e  gelerek  2003  Tarihinde  İsrail  askerinin  karşısına  dikiliyor '' İsrail  Askeri !  Çocukları  öldürmeyin! ''  yazılı  bir  pankartla..

Evet...Rachel  Corrie  adlı  bir  ABD  vatandaşı  kız  dikiliyor  İsrail  askerinin  karşısına  biz  Türkiye'de   ağlak  nutuklar  atıp,  ağlak  şiirler  yazarken.  Biz  imanlı  Müslümanlar(!)  olarak  sadece  kınamakla  yani  sadece  kalben  buğz  etmekle  yetinirken  imansız(!)  bir  gavur  kızı (!)  ta  Filistin'e  gidip  bu  haksızlığa  öce  diliyle  müdahale  ediyor.  

Sonra  eliyle  de  müdahele  ediyor:  

İsrail  buldozerleri  Filistinlilere  ait  evleri  yıkarken  buldozerlerin  önüne  geçiyor  bir  haksızlığı  eliyle  düzeltmek  için.  Bunu  Müslüman  olmayan    23  Yaşında  bir  kız  çocuğu  yapıyor. 

Buldozerler  kızın  üzerine  geliyor  ama  o  olduğu  yerden  kıpırdamıyor. Sanki  peygamberimiz  biz  Müslümanlara  değil  de  özel  olarak  ona  ''  Elinle  düzelt  Ey  Gayrimüslim kızı  Rachel !''  demiş  gibi, bir  haksızlığı  elleriyle  düzeltmenin,  gerekirse  bu  yolda ölmenin  mücadelesini  veriyor  ve  sonunda  İsrail  buldozerleri  Rachel  Corrie  adlı  bu  kızı  ezerek  öldürüyorlar.  Tarih:  16  Mart 2003

O  tarihten  bu  güne  on  dört  sene  geçmiş. Zulüm  on  dört  senedir  devam  ediyor.  Bu  gün  Mescid-i  Aksanın  tarihinde  ilk kez  namaz  kılınamadı  o  yüce  mabette. 

On  dört  senede  ülkemizden  bir  tane  olsun  Rachel  Corrie çıkartamadık.  Diğer  Müslüman  ülkelerden  çıkmaması  ise  sanki  çok  doğal  bir  şeydi.  Beklemiyorduk  bir  Müslüman  ülkeden  böyle  bir  cesaret  ve  vicdan  abidesinin  çıkmasını...


Yüzbinlerce  şair,  yüzbinlerce  yazar,  milyonlarca  yorumcu,  on  binlerce   kendi  ülkemizin  sokaklarında  gösteri  yapan  çıkardık  ama  Filistin'de  bir  İsrail  askerinin  gözlerinin  içine  bakarak  ''  Durdur  ulan  şu  ateşi.  Çocuklar  ölüyor.  Görmüyor  musun  şerefsiz?''  Diyebilecek  bir  Rachel  Corrie  çıkartamadık.

Haa  unuttum.  Bakın  çok  önemli (!)  Bir  şey  daha  çıkarttık  bu  arada.

Rachel  Corrie  için  ''  O  bir  şehittir.  makamı  cennet  olsun.  Allah  rahmet  eylesin''  Diyenlere  ''  Yapmayın  yahu.  O  Müslüman  değil. Müslüman  olmayan  birinin  ameli  ne  olursa  olsun  Allah  katında  makbul  değildir.  Rachel  Corrie  de  neticede  cehenneme  gidecektir. Siz  onu  bunu  bırakın  da  en  nefis ve  sağlıklı  içecek  deve  sidiğidir''  Diyen,  günlerdir  bunun  tartışmasını yapan  dahi (!)  bilim  adamları,(!) yorumcular  çıkardık.

Bitirirken  derim  ki:  Eğer  Rachel  Corrie  cehennemlikse  benim  cennette  ne  işim  var?  

Ya  da  Filistin  kan ağlarken  deve  sidiğinin  şifa  mı  yoksa  değil  mi  olduğunu  tartışanlar,  Katar'ı  ezmek  için  bir  araya  geldikleri  halde  Filistin  konusunda  sus  pus  olanlar,  ''  Gebersinler  namussuz  pezevenkler.  Zamanında bize  ihanet  etmeselerdi.''  Diyenlerle,  Kırmızı Fularlı  kızı demokrasi  ve  barış  şehidi  ilan  edip  Rachel  Corrie'i  görmezden gelenlerle  aynı  cenneti  paylaşmaktansa  Rahat  ve  konforlu  bir hayatı  bırakarak  ta Filistine  giden   ve İsrail  askerine ''  Dur  İsrail askeri!  Çocukları  öldürme ''  Diyen,  bir  fakir  Filistinli'nin  evi  yıkılmasın  diye  kendini  buldozer'in  önüne  atan  Rachel  Corrie  ile  cehennemi  paylaşmayı  tercih  ederim. 

Ruhun  şâd  mekanın  cennet  olsun  Rachel  Corrie...

Sen  hep  dimdik  durdun  haksızlık karşısında...Bizim  ise  yatacak  yerimiz  yok ve  eminim  ki  bir  gün  Kabe  işgal  edilecek  olsa  biz  Müslümanlar  yine  sadece kınamakla  kalırken  siz  gayrimüslimlerin içinden  çıkacak  bir  Rachel  Corrie işgalcilerin  karşısına  dikilip  ''  Durun !  Biz  inansak  da  inanmasak  da  burası bazı  insanlar için  Allahın  evi  olarak kabul  edilmiş  bir  makamdır.  Burayı  işgal  edemezsiniz!  Burada  çocukları  öldürmeyin!''  Diyecektir.

''Allah  bizleri  affetsin'' Diyeceğim  ama  affeder  mi  bilemem.  


( Rachel Corrie Cehenneme Gidecekse Benim Cennette Ne İşim Var? başlıklı yazı Sami Biber tarafından 26.07.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu