Eklenme Tarihi : 31.03.2018
Okunma Say�s� : 1729
Yorum Say�s� : 4

Veysel Ba�er

Bu Yaz� 1.04.2018 tarihinde
G�N�N YAZISI
olarak se�ilmi�tir.

Maket�i Yazar 1

MAKET�� YAZAR -1

Bu hikaye serisinde anlat�lanlar tamamen ger�ektir.

Eylemlere dayal� ve iki ��nc� tekil ki�ili

s�ra d�� bir hikaye.

"Ufac�k �ocu�un eline b��ak verilir mi?" diye ba��rd� nine. Yeni ifadeyle babaanne.

Kocas�n�n umursamazl��na k�z�p, �ocu�un elindeki -on g�re- b��a�� almak istedi. �ok yumu�ak bir ah�ap plakay� yontarak kafas�na g�re bir �eyler yapmaya �al��an be� bu�uk ya��ndaki �ocuk, elindeki yontucuyu vermek istemedi. Kad�n, �ocu�un eline zarar verece�i endi�esiyle kesici aleti zorla almak istemedi.

"�ocu�un elindeki b��a�� al!" dedi kocas�na sert�e.

"O b��ak de�il, �ak�," dedi Maket�i Yazar.

"�ocuk, elini kestikten sonra �ak� olmu� b��ak olmu� ne fark eder?" derken, �fkesini de belirtti nine.

"Keserse kessin," dedi Maket�i Yazar. Yava�tan da g�ld�.

Dedi�ini yapt�ramayan babaanne, "sinir k�p�" halinde ayr�ld� odadan. Maket�i Yazar, torununun a�a� i�leyi�ine bakt� bir s�re. Elinde yatk�nl�k vard�. �ak� tutu�u fena de�ildi.

"�ak�, elini kesti�inde kan akar. Kesilen yer ac�r. Elini kesme," diye ba�tan uyar�da bulunmu�tu. Torunu da, �Ben elimi kesmem! Sen kesersin!� diye epey sesli kar��l�k vermi� ve birlikte epey g�lm��lerdi. Bu defa, "Elini kesip kan akt��nda ve ac�d��nda ne yapars�n?" diye sordu.

"Elimi kestim! Kan ak�yor derim!" dedi torunu. Sanki marifet�esine sesini yine y�kselterek.

"A�lar m�s�n?" diye sordu Maket�i Yazar.

"Ben a�lamam! Sen a�lars�n!" dedi torun ba��r�rcas�na.

Yine yava�tan g�len bizimki, (Maket�i Yazar ifadesi, okumada b�kk�nl�k verebilir. Onun yerine ara s�ra "bizimki" diyelim.) "Cesur ve dayan�kl� olman ho�uma gitti," diyerek �vg�de bulundu torununa. Ayr�ca, omzunu ok�ad�.

Ho�una gitmi� olmal� ki, "A�lamam," diyen torun a�ac� yontmaya devam etti. Bir s�re sonra da olanlar oldu. Torun, "Ay!" diyerek yak�nd�. Ard�ndan da, dudaklar� titrer bir halde. "Elinin ac�d��n� ve kan akt��n�" s�yledi.

"S�z verdin. A�lamak yok. Ac�, birazdan ge�er," diyen bizimki, yara band�n� epey k��lterek kesilen yeri kapatt�. Torununu rahatlatmak i�in, kendisinin de elini �ok kesti�ini, a�lad�� halde ac�s�n�n ge�medi�ini belirtti. �Sen a�lamad��n i�in ac�s� daha �abuk ge�er,� deyip, kesilen yerin �ok �abuk iyile�ece�ini s�yledi. A�a�la i�lenmenin tad�na eri�mi� olmal� ki, �ak�y� ve yumu�ak ah�ap par�as�n� ald� torun. Dedesine bakarak, bir bak�ma yontma izni istedi. Dedesinin, g�ler y�zle "Devam et" demesiyle keyifle i�ine koyuldu.

Ak�amleyin, anas� fi�lemi� olmal� ki o�lu da babas�ndan, �ocu�un eline kesici alet vermemesini istedi.

"Kendi �ocuklu�unu ne �abuk unuttun?" diyerek ��k��t� baba. "Sen bu t�r �eyleri bana dan��madan yap�yordun! �imdiyse o�lunu bunlardan uzak tutmak istiyorsun! "

"Hakl�s�n baba," diyen o�ul, �zlemle bakt� babas�na. "�ocuklu�umu, �ocuk gibi ya�att�n bana," diyerek devam etti s�zlerine. "D�rt be� metrelik a�aca t�rmanmama bile ses etmedin. Ne yaz�k ki, �ocuklar�ma o f�rsat� veremiyorum ben. Zaman ve bulundu�umuz �stanbul, �ocuklar�n aleyhine i�liyor. Anaokulu, iki y�z metre uzakl�kta. O�lumu, sen ve annem al�yor. Oysa ben, o ya�tayken anaokuluna kendim gidip geliyordum. �nsan olarak, toplum olarak her bir �eyden �ekinir ve korkar olduk. Elimizi kesece�ini sand��m�z k��k bir �ak�dan bile..."

�ocuklar�n�n yeti�tirilmesi, e�itim ve ��retimi konusunda s�k�nt�lar�n� dile getiren o�luna hak verdi Maket�i Yazar. Bir edebiyat sitesinde okudu�u, (Edebiyat Evi Sitesi ve Sami Bibero�lu�nun sayfas�. Bunu es ge�me bay Maket�i Yazar.) �ocuklar�n yeti�tirilmeleriyle ilgili olarak bir maarif m�fetti�inin dile getirdi�i ger�ekleri an�msad�. Ortaokul ve liseye giden �� torununun kendisine davran�� bi�imlerini ve ya�ant�lar�n� film �eridi gibi ge�irdi g�z�n�n �n�nden. O�lu ve d�rt numara yavru torunu gittikten sonra Do�an Ceylan ad�ndaki e�itim uzman�n yazd�� ger�ekleri bir kez okudu.

"...Alt�n kafeslerde �ocuklar yeti�tiriyoruz art�k. U�may� bilmeyen ku�lar gibi.

�ocuklar hayattan bihaber. A�l�k nedir bilmiyorlar, yedikleri �nlerinde yemedikleri arkalar�nda, ac�kmalar�na f�rsat bile vermiyoruz. �yle ki yemek yemeyi bile i�kence g�r�r hale geliyorlar. Susuzluk nedir hi� bilmiyorlar. Hi� susuz kalmam��lar. �� ad�ml�k yolda bile susarlar diye yan�m�zda i�ecek ta��yoruz. �ocuk daha "susad�m" demeden suyu a�z�na day�yoruz.

�ocuklar hi� ��m�yorlar. So�uk havalarda evden ��karm�yoruz. Okula giderken k�rk kat sarmalay�p ��kar�yoruz d��ar�, hi� titremiyorlar.

�ocuklar hi� �slanm�yorlar, evden arabaya kadar bile �� metrelik mesafede �emsiyesini ba��na tutuyoruz. Sa��na bir tek ya�mur damlas� d��rm�yoruz. Bu y�zden �ocuklar �slanmak nedir bilmiyorlar.

Yorgunluk nedir bilmiyor �ocuklar. �ki ad�ml�k mesafelere bile arabayla g�t�r�yoruz onlar� yorulmas�nlar diye. Birazc�k parkta ko�salar, hasta olacak diye engel oluyoruz. Onlar takatleri t�kenecek kadar hi� yorulmuyorlar.

Yokluk nedir bilmiyorlar, daha istemeden her �eyi �nlerine sunuyoruz. Bu y�zden varl��n k�ymetini bilmiyorlar. Onlar bir yan��n veya b��ak kesi�inin ac�s�n� bilmiyorlar. Elleri yanmas�n, kesilmesin sak�n diye onlara ne b��ak tutturuyor ne ocak yakt�r�yoruz.

�ocuklar hissetmiyor ya�am�, a�l�� bilmedi�i i�in a�lara ac�m�yor, ��mek nedir bilmedikleri i�in sokaktaki evsizleri umursam�yor. Yokluk nedir bilmedikleri i�in ekme�e gelen zam onlar�n dikkatini bile �ekmiyor, haber kalabal�� olarak g�r�yor, g�l�p ge�iyorlar.

S�cak odalar�nda ya�ad�klar� i�in evsizlik nedir, s�rg�n nedir anlam�yor, sava�lar�,

kur�unlanan, �len insanlar� umursam�yorlar. Ac�m�yorlar...

K�ymetini bilmiyorlar ekme�in, elbisenin, bar��n ve huzurun, ana baban�n..."

O gece yata�a girdi�inde, epey gerilere gitti bizimki. Belle�inde adamak�ll� yer edinen el ve g�rsel becerileri bir bir g�z�n�n �n�ne gelmeye ba�lad�...

Emmi �ocuklar�yla birlikte kendilerine ait ve baz� katma s��rlar� g�derken �ak�s�yla, �am kabu�undan kay�k, gemi ve kamyon yapard�. Kay�k ve gemiyi kitaplarda resim olarak g�rm��t�. Kamyonu ise, olduk�a iyi tan�yordu. Orman idaresinin parayla k�yl�lere kestirdi�i tomruk ve direkleri y�kleyip, Gediz ve Alt�nta� il�elerine g�t�r�yorlard�. Doc (Dodge), bedford ve ba�ka marka kamyonlar� yapmazd�. Burunlar�n�n yanlar�nda delik oldu�u i�in. Be�endi�i marka Austin kamyondu. Burnu yuvarlak ve bas�kt�. Ona denk geldi�inde, hayranl�kla bakard��

S��r g�tme d��nda, harman kald�rma s�resince de eli hi� bo� kalmazd�. Bilmedi�i ve resimlerde g�rmedi�i halde ekin saplar�ndan kovboy �apkas�na benzer �apkalar �rerdi. S��t �ubuklar�n�n kabuklar�ndan sipsi t�r� �alg�lar yapard�. Pek iyi �alamasa da kavalla ya da sipsiyle yan�k havalara girer, uzun haval� t�rk�lerle �zellikle ya�l� kad�nlar� a�lat�rd�. El becerilerinin yan�nda bir h�nerini daha d�kt� ortaya. Seyirlik oyunlar. Harman yerinde, harman k�lt�rlerinden esinlendi�i i�in, k��c�k ba��yla g�steri d�zenliyordu. Bir gece yapt��n� bir ba�ka gece yinelemiyordu. �ok daha farkl� g�sterileri kafas�nda tasarl�yor, hatta ka��da bile d�k�yordu. (Senaryo yazmaya o zamanlarda ba�lam�� bizimki.) Bir keresinde, o�lan ve k�z �ocuklar�n� koyun s�r�s� yapt�. Baz� ya�l� kad�nlar� da s�r�ye katarak, yap�lar�na g�re boyunlar�na b�y�kl� k��kl� �anlar takt�. O�laklara tak�lan k��k ��n ��n �anlar�n� bile. Sipsi �alarak s�r�s�n� otlatt�. Tuzlad�. Hatta bir koyuna elini yalatt�rd�. Oyuncu k�pe�iyle oyna�t�. Ard�ndan, arkas�na hafiften �aplak at�p, "Git s�r�y� dola�! Kurt sald�rmas�n" diyerek kovalad� onu. Kaval �al�yordu ki kurt sald�r�s�na u�rayan s�r�s� �rkt�. �lk ka�an k�pe�i oldu. Kendisi de onun pe�ine tak�ld�. S�r�s� de ona uydu. �zleyenleri �yle bir g�ld�rd� ki, yerlere yat�rd�. Baz� ya�l�lar�n alt�na bile ka��rtt�.

B�rak emsallerini, kendinden k��k veletler bile "Korkak �oban. �dlek �oban. Ku� y�rekli �oban," diye itham ettikleri i�in iki g�n sonra s��r �oban� oldu. K�pe�i yoktu. �ki danay� kafa kafaya vuru�turuyor, keyifle bak�yordu. Tabi, s�r�s� de. Kurt, s��r s�r�s�ne de sald�rd�. Buza��lar, ana ve babalar�na alt�na s��nd�. Bu defa efeli�ini g�sterdi �oban. Sopas�n� kald�rd�� gibi kurdun �st�ne y�r�d�. Kafa kafaya vuru�an iki danayla b�y�k s��rlar�n �evirip s�smeleriyle kapana k�s�ld� kurt. "Ben ettim, siz eylemeyin," diye yalvard�. "Be� yavrum yolumu g�zler. Onlara biraz et g�t�recektim. Kendim, ci�er de olsa yemeyecektim. Sopayla kafam� k�r�p, boynuzlarla karn�m� de�erseniz burada, be� yavrum a� kal�r yuvada. Bana ac�m�yorsan�z yavrucuklar�ma ac�y�n. Bir daha sald�rmayaca��m. Beni affet �oban a�am..." Kurdun yalvar�p yakarmalar�na ald�rmayan �oban, s�r�s�n�n i� burkucu ac�maya y�nelik m��leri kar��s�nda insafa gelip sopas�n� indirdi. "Azat mezat, �teki d�nyada beni g�zet," diyerek azat etti kurdu. Torbas�ndan yar�m ekmek ��kar�p, "Bunu yavrular�na g�t�r," dedi. Kurt bir sevindi bir sevindi ki�Yavrular�na g�t�rece�i ekme�i yerken �obana s�rt�nd�.

�Evcille�tim galik . Senin �oban kurt k�pe�in olay�m,� dedi.

(Bu �ocu�un elinden tutan olsayd�, film yapmada Steven Spielberg�i bile kesinkes sollard�.)

Veysel Ba�er

Sitedeki

�nceki Yaz�s� Sonraki Yaz�s�

Yazar�n

�nceki Yaz�s� Sonraki Yaz�s�

( Maket�i Yazar 1 ba�l�kl� yaz� Veysel Ba�er taraf�ndan 31.03.2018 tarihinde sitemize eklenmi�tir. Sitemizde yay�nlanan eserlerin hukuki sorumlulu�u , kullan�lan materyaller ve yaz�n�n i�eri�i yazarlar�na aittir.�zin al�nmadan kaynak g�sterilse bile sayfam�zdaki eserler ba�ka yerde yay�nlanamaz. Eserlerin izin al�nmadan kopyalanmas� ve kullan�lmas� 5846 say�l� Fikir ve Sanat Eserleri Yasas�na g�re su�tur. )
Okudu�unuz Yaz�n�n Site Kurallar�n� �hlal Etti�ini D��n�yorsan�z, Site Y�netimine Bildirmek ��in T�klay�n�z.

Maket�i Yazar 1

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve K�lt�r Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve K�lt�r Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve K�lt�r Platformu