‘’Tükürsem cinayet sayılıyor, diyordu
birisi
Yanlış adreslerdeydik, kimliksizdik
belki de…’’ (Alıntı)
Hümayunu ömrün hele ki o latif rüzgâr
Hangi şiirdi sunulan altın tepside?
Hayatını yaşıyorsan layığıyla elbet
Eşlik eden nüktedan bir yürek
Nazenin semazenlerle yürüdüğün yolda
Hangi acıysa yüreğine denk…
Mavinin mimarisi umut
Kalbin aralıksız sayıklarken: unut
Un ufak edilmiş bir hayattan kalan
geride
Elbet pembe bir yol
Hulasası aşkın mabedinle hemhal
Bir denk ki
Dengin olmasa da mevsim
Sen yeter ki uymayı bil
Hani olmadı
Başa sar filmi
En sevdiğin tek izlekte saklı
Dirayet ve asalet
Sessizliğin güftesidir hem şiir
Üstelik Rabbin senin yerine
konuşurken.
Mutlak duvarlar
Mutluluğa rest çeken acılar
Dilediğini söyle hem: kader ya da
keder
Dilemması renklerin
Coşkuya denk düşen o c/esaret
Aşkı layığı ile yaşayan anbean
Kimse görmese de bilmese de
Rükua vardığın her saniye
Bilinmezin güzelliğine vakıf bir
şecere
Çentik dolu maviden mabedin
Aşkın sadık müridi
Üstelik umutla hemhal
Gönül gözünde yaşayan binlerce beste
Duyan da duyuran da yanında her daim
Yetemediğin neyse sınandığın
Sınandığın neyse çabalayıp
Kaderine razı geldiğin.
Coşkumla tapındığım kâinat
Fıtratımda saklı fırtına ve asalet
Renklerin cümbüşü
Aşkın da rakkasesi
Dinmeyen bir sağanak
Gece gündüz yağan
Gök delinse bile delinmeyen bir
maneviyat
Sahip çıktığın her duygun ve zerren
Sadece tanındığına ve bilindiğine
delalet
İken yüzündeki nura eşlik eden
O hoşluk ki kavuştuğun huzur
İnadına bunca acıya kimse nefret
yüklü
Sevmeyi becerdiğin kadar değil misin
güçlü?
Elbet kudreti Rabbinde saklı…
Seyyah mevsimin de sürüklediği her
hece
Ve işte ait olduğun tek gerçek
Anlam olan sensin ve sevgin
Temiz kalmaya yemin eden o çocuk ki
Kırılsa da kalbi defalarca
Niyet etmiş bir kez sevmeye ve
inanmaya
Yaşatmaksa inancını
Sabrınla sahip çıktığın bir rüzgâr
Savrulmaya delalet
Yeter ki savun sen içindeki masum
sevgiyi.