Dudaklarıma değen her kelime kanatan
Hicreti varlığın belki de saklı iki
dudağının arasında kâinatın
Demlendiğim satırlar mealim
Sessizliğimin fıtratına sunumu harcı âlem
Bir yolculuğun yokuşu
Meylettiğim her duygu
İzini sürüyorum da ruhun uçuşan
katlarına
Eşlik eden duaların kabulü
Olsa keşke saklı Allah katında.
Varamadığım o koy ’un koyu gözlerinde
Şakıyan bir kuş gibi
Gölgemle birlikteliğim
Uzağına serildiğim iklimin
Gel gör ki;
Yosun kokusu eşlik eden nemli
gözlerime
Buğusu göğün
Buğrası dünün
Haraç mezat sevenlerden yana derdim.
Bir koşu sana geldiğim
Gecenin meltemine gizlenirim
Bir de nurlu yüzüne
Sürerim kanatlarını gecenin
Bahşeden ulu Rabbim
Beyitlere takılı hayalin.
Hem uzağımsın hem yakınım
Hem son durağımsın hem de yeniden
başladığım hayatın
Miladıdır gülümsemen
Göğsümde oynaşan heceler
Kutsal bir sevgiyi katık ettiğim
Meramım saklı yarında
Yarınların hem yakınında hem uzağında
Tıpkı sen gibi
Tıpkı sensizlik gibi
Tıpkı varamadığım o yaka.
Belki de ruhu şehrin kenetlenmiş her
zerreme
Şiirlerimde salkım saçak gezinen
varlığın
Kurduğum saatin alarmı
İçimde yanıp sönen fenerin göz
kırptığı
Azıcık da olsa kendime dokunduğum
Uzağında dünün sözcüklerden yeni bir
hayat dokuduğum.
Göğün sireni
Yeryüzünün kilimi
Havada asılı kalan bir balon gibi ya
da bulut
İçerlediğimse sessizliğin
Gönül koymadan gönülsüz yolculuğum
belki
İçimde demlenen çayın tadı adeta
Bir yudumunda bile yaşarım ben hazzı
şükrü
Yalnızlığın kabrinde
Yaşattığım kadar sevgiyi
Sondan başa saydığımdan da yok şüphe
Tek katre de olsa varlığım…
Haz etmediğim malın, dünya telaşının
Nasıl da nasıl da ötesinde beklerim
Neyi beklediğim önemsiz
Teselli babında her şiir
Tecelli eden yeni gün ve umut doğuran
evrenin
Kayıtsızlığı kimi zaman
İnsan olmanın anlamı
Sevmekten geçmez mi?