15 Eylül Akşam

            İstediğini elde edememek her zaman Burak Çaylı’nın sinirlerini bozardı. Bu güne kadar gözüne kestirdiği her kadını elde etmişti. Bir kadın hariç. Helin Karaşahin. Helin ilk başta kolay lokma gibi gelmişti. Ama olmamıştı. Bir hafta içinde başarısız Playboy durumuna düşmüş, kendisine silah gösterin şoför parçasından dayak yemişti. Yetmezmiş gibi Hırsız Suphi şoför parçasına kaptırdığı parayı istemişti. Burak sinirden uyuyamaz olmuştu. Kafa dağıtmak için arkadaşlarıyla takıldığı lüks kafeye gitti. Arkadaşlarının oturduğu masaya oturdu.

Arkadaşları bozuk olduğunu fark etmişlerdi. Helin’i düşürmenin yollarını aradığını da biliyorlardı. Burak günlerdir Helin, Helin diye kafalarını ütülüyordu.

            Masadakilerden biri laf attı.  

-Burak kanka. Helin mevzusunu gereksiz yere uzattığının farkında mısın?  Sana kız mı yok. Boş ver.

Burak Helin başarısızlığını sineye çekmeyi düşünmüyordu.

-Boş veremem adamım anlamıyorsun beni. Boş verip vaz geçemem. Kimse beni reddedemez, şoförünü yanına gönderip beni kovamaz. Anladın mı?

-Koruması Helin’in peşinden ayrılmıyor Burak. Nasıl yapacaksın? Adam bizi ezdi unutma.

            Burak cinlendi birden.

-Hatırlatma lan şunu ha bire. O gece alkollüydük. Bir şeyler yapmalı ve Helin’e ne yaparsa yapsın benden kurtulamayacağını anlatmalıyız. Ben istemeden hiç bir şey bitemez.

            Edebiyat’ta okuyan çiçek bozuğu genç ağzının içinden itiraz etmeye çalıştı.

-Anlatmalıyız derken Burak? Kendi meselene bizi niye dâhil ediyorsun ki

-Zoru görünce beni satmasan olmaz değil mi? Biz arkadaş değil miyiz lan? Ben nereye siz oraya. Yarın benimle olmayan bir daha yanıma gelmesin tamam mı?

-Tamam ya tamam. Sayende yine başımız belaya girecek desene. Planın ne?

            Burak dün gece sabaha kadar yaptığı planın işleyeceğinden emindi.

-Yarın gece sizi yaşatacağım oğlum. Kıçınız tavana vuracak sayemde. Sırayla gideceğiz. Helin’in asistanını kaçırıp harcayacağız. Sonra korumayı harcayacağım. Helin anlayacak ki bana evet demezse etrafında kimse sağlam kalmayacak. Helin evet deyince ben reddedeceğim ki aklı başına gelsin.

-Burak gerçekten manyaksın sen. Madem reddedeceksin niye peşinden koşuyorsun kızın?

-Sen anlamazsın oğlum. Peşinde gezeni reddetmenin zevkini sen anlayamazsın. Adrenalin lan adrenalin tavan yapacak. Yarın gece alem var, alem.

-Burak bence de yanlış bir şey yapmayalım. Caner amcanın kulağına giderse mahvoluruz. Dikkatli olmak lazım.

-Ben ayarlayacağım oğlum sen takılma. Kızı biz kaçırmayacağız. Başkaları kaçıracak bize teslim edecek. Evi de ayarlayacağım. Otu, içkiyi bulun. Sonrası adrenalin. Benden haber bekleyin.

 

16 Eylül Holding önü

            Helin mesai bitimi Holding binasından çıkıp jeep’ine doğru ilerledi. Kendilerine yaklaşan Ali’ye elini uzattı.

-Ali sen bizi takip et. Funda’yı evine bırakacağım.

-Peki Helin Hanım.

            Ali sürdüğü şirket arabasıyla Helin’i takip etmeye başladı.

            Yarım saat sonra Helin’in arabası sinyal verip yavaşladı. Funda arabadan inip oturduğu apartmana doğru ilerlerken geriye dönüp el salladı. Helin Hareket etmişti. Ali takibe devam edecekken Funda’nın önünde bir minibüsün kazık frenle durduğunu ve minibüsten çıkan maskeli adamların Funda’yı zorla araç içine aldıklarını fark etti. Olay birkaç saniye içinde olup bitmişti. Ali ters yöne giren adamları takip etmeye başladı. Telefonla Helin’i aradı.

-Helin Hanım. Funda’yı kaçırıyorlar. Ben takipteyim.

            Ali adamları takip ederken ışığa yakalanınca bir dakikalık gecikmeyle adamları kaybetti. Işıktan geçip aracın peşinden ara sokağa girdiğinde iş işten geçmişti. Minibüs yol kenarında terk edilmişti. Yerdeki lastik izlerine bakılırsa adamları başka bir araç bekliyordu.

            Telefondan Helin’e konum bilgisi gönderdi.  10 dakika sonra Helin geldi. Telaşla aracından indi.

-Bu adamlar kim Ali? Funda’yı niye kaçırdılar?

-Bilmiyorum Helin Hanım. Minibüsün plakasını almıştım ama gördüğünüz gibi araç değiştirmişler. Polise mi haber versek?

-Bekle Ali. Önce Orhan ağabeyime haber verelim. Alo ağabey neredesin? Funda’yı kaçırdılar ağabey. Asistanım Funda ağabey. Evinin önünden. Minibüsü bulduk. Başka arabaya almışlar. Ali en az iki araç diyor. Bekliyoruz ağabey.

-Soner adamlarıyla geliyor. Soruşturacaklar. Bekleyelim biraz. Sen nereye?

-İlerde market falan var mı bakacağım. Kamerası vardır belki.

            Kamera görüntüsü bulabilmek için Soner Çakal ve Ali sokaktaki bütün ev ve iş yerlerini gezdiler.  

Bir buçuk saat sonra Karaşahin Sarrafiye’ye geldiler. Orhan Metin ve Helin bekliyorlardı.

-Neler buldunuz Çakal?

-Minibüs bu sabah çalınmış ağabey. Apartmanda minibüsün görüntüleri var. Kaçıranlar kar maskeli yüzleri görünmüyor. Bir kadın minibüsten baygın bir kadını üstü açık arabaya bindirdiklerini, üç arabanın hızla kaçtığını görmüş. Caddeye kadar bütün dükkânların kamera kayıtlarını aldık. Buyur.

            Sarrafiyenin zemin katındaki büroda oturdular. Orhan Metin açık olan laptopu işaret itti, flash diski Ali’ye uzattı.

-Sen kayıtlara bak Ali. Bir şey mi söyleyeceksin?

-Kayıtlardan plaka görebilirsem mobeselere baktırmak lazım.

-Hallederiz sen kayıtlara bak bakalım. Plaka görebilecek misin? Helin çocuklar seni evine bıraksınlar. Ya da yukarı ofise çık.

-Bir yere gitmiyorum ağabey. Burada bekleyeceğim. Funda’yı kim niye kaçırır ki? Aklım almıyor.

-Var mı bir şey Ali?

-Var Orhan Bey. İki spor araba. Plakaları buldum sanırım.

            Orhan Metin alinin uzattığı kâğıdı Soner’e uzattı.

-Çakal şunları soruştur.

            Soner elinde telefonla birkaç dakikalığına dışarı çıktı. Geri geldiğinde yüzü rahatlamıştı.

-Ağabey arabalardan biri Suphi’ye biri de

-Burak Çaylı’ya mı ait?

-Nereden bildin Ali? Araba Burak Çaylı’nın.

-Tahmin ettim Soner Bey. Bir dakika, bir dakika Helin Hanım bu kayıtta ki Burak Çaylı değil mi?

            Helin laptopun başına geldi. Görüntüdeki yüz tanıdıktı.

-Bakayım. Evet evet o. Burak.

-Ağabey Arabalar Çekme köy taraflarında mobeseye takılmışlar. İl dışına çıkacaklar sanki.

            Orhan Metin bu tür olaylarla daha önce de karşılaşmıştı. Yüzü asıldı. Ağzının içinden homurdandı.

-Kıza zarar verecekler.

-Ağabey!!!

-Sakin ol Helin, fidye için kaçırsalardı şimdiye kadar haber gelirdi. Soğukkanlı olmak lazım.

Orhan Metin’in gözleri Ali’nin üstündeydi.

-Aklına bir şey mi geldi Ali?

            Ali Orhan Metin’e baktı.

-Suphi Tekin Orhan Bey. Bekir dedi ki: İstanbul’da çalınan arabaların %80’ini Suphi’nin adamları çalar. Çaldırmadıysa kimin çaldığını bilir.

-Bekir doğru demiş Ali.

-Suphi’nin adresini biliyorsanız bana verin. Gidip konuşayım.

-O kadar vaktimiz yok Ali. Hava karardı. Suphi’nin mekânlarını bulmak vakit kaybı.

            Aklına gelen fikirle Ali yeniden konuştu.

-Tapu’da tanıdığınız var mı?

-Var.

-Suphi’ni arabaların gittiği yerde evi, deposu var mıdır?

            Orhan Metin Ali’nin kastettiğini anlamıştı. Gülümsedi.

-Anladım Ali.. Çakal. Emniyetteki tanıdığı ara eski dosyalardan Suphi’nin kimlik numarasını bulsun. Numarayı tapudaki tanıdığa ver. Araştırsın. Acele et.

Soner yeniden binanın dışına çaktı.

-Akıllısın Ali.

-Akıllı olduğumdan değil Orhan Bey. Bekir Suphi’nin beş kuruşunu kimseye vermediğini söylemişti. Bu kadar hırslı bir adam tüm mekânlarını üstüne almıştır. Funda Hanım’ı kaçırma işini Suphi yapmamıştır. Ama Burak Çaylı para verdiyse...

-Suphi para için her şeyi yapar, herkesi satar. Yapar. Burak dediğin çocuk ne alaka?

-Burak Çaylı daha önce Helin hanımı rahatsız etmiş. Bizi takip edince Çay bahçesinde silah gösterip gönderdim. Akşam arkadaşlarıyla bana saldırdı. Dayak yiyince Helin Hanım’ın arabasını soydurdu. Şımarık serserinin teki. Bir şekilde Helin Hanım’a zarar vermeye çalışıyor bence.

            Orhan Metin kız kardeşine baktı.

-Bunlar doğru mu Helin?

-Doğru ağabey.

-Kahretsin Helin benim niye haberim yok bunlardan?

-Özür dilerim ağabey.

            Bu sırada Soner gülerek içeri geldi.

-Adresi buldum ağabey.

-Tamam Ali’yle hemen çıkın.

            Koltuktan ayağa kalkmaya niyetlenen Ali tekrar yerine oturdu.

-Orhan Bey izin verir misiniz?

-Yine ne var Ali?

-Adrese Çaylı logolu bir araçla gitsek.

            Orhan Metin bir kere daha Ali’yi içinden takdir etti.

-Haklısın Ali. Çakal.

-Hallederim ağabey.

            Helin konuşmalardan bir şey anlamamış aval aval bakıyordu.

-Ağabey acelemi etseniz diyorum. Funda’ya zarar vermesinler.

-Sakin ol Helin. Adamların niyeti farklı sanki.

-Makinen var mı Ali?

-Var Orhan Bey.

 -Tamam çıkın o zaman daha fazla beklemeyin, acele edin.

Ali kapıya doğru yürürken Helin seslendi. Sesi kindardı.

-Ali lütfen acele edin. Funda’ya zarar verdilerse hiç birine acımayın.

-Peki Helin Hanım.

Soner kapının önünde araç bekliyordu. 10 dakika sonra kazık frenle önlerinde bir araba durdu. İçinden inen genç bir adam saygıyla Soner’e arabanın anahtarını uzattı.

-Araba tamam ağabey. Polisler peşinize düşebilir. Sen emredince doğrudan şoförü dövüp arabayı aldım geldim.

Ali kendi arabasına doğru yürürken Soner’e işaret etti. Açık bagajı gören Soner şaşırdı. Bagajdaki açık valizin içi silah ve mühimmat doluydu. 10- 15 dolu şarjör, iki tabanca, 2 kurusıkı ve kurusıkı mermileri. Ayrıca Kutular içinde mermi. İki tane komando bıçağı. Eldiven kutusu, dört tane kar maskesi.

-Bu ne Ali? Arabada cephanelik mi taşıyorsun?

-Tedbirli olmak her zaman iyidir Soner.

            Valizden aldığı kar maskesi ve eldiveni uzattı.

-Bunlar ne?

-Kar maskesi, eldiven. İz bırakmamak lazım.

-Bizim âlemde böyle şeyler olmaz Ali.

-Ben sizin âlemden değilim Soner. İz bırakmamak iyidir.

            Soner böyle şeylere alışkın değildi. Gider işini yapar mutlaka imzasını atar gelirdi. Kimse bilmedikten sonra icraat yapmanın ne önemi vardı? Bu gecelik uyumlu olmaya karar verdi.

-Peki peki ver. Bunalırsam çıkarırım ona göre.

            Soner Çaylı Holding logolu araca binip hareket ettiler. Yolda mümkün olduğu kadar kameraya yakalanmamaya dikkat ettiler. 45 dakika sonra Funda Yılmaz’ın bulunduğu evin 500 metre kadar ilerisine arabaları park edip yürüdüler. Evin önünde iki spor araba park etmişti. Lambaları yanıyordu. Eve yaklaşınca müzik sesini fark ettiler.

            Sonar doğrudan evin dış kapısını kırıp içeri girmeye niyetlenen Soner’i engelledi. Evin etrafında gizlenerek keşif yapan Ali sakin sakin geldi.

-İçerdekiler sızmış. Kimseyi öldürmeden Funda’yı alıp çıkalım.

            Böylesi durumlarda Soner tutulamazdı. Tekmeyle kapıyı kırıp içeri girmesi, kanepelerde sızmış dört genci öldürmesi birkaç dakika ancak sürdü. Kafasındaki kar maskesini çıkardı.   

            Ali Soner’in yapacaklarını az çok tahmin etmişti.

-Ne yapıyorsun Soner Bey. Maskeyi niye çıkardın?

-Bunaldım Ali. Bunaldım.

Funda yarı ağzı bağlı yarı baygın yerde yatıyordu. Yüzüne bakılırsa birkaç tokat yemiş olmalıydı. Sehpaların üstü boş bira şişesi doluydu.  Ali çek yatları kaldırıp kontrol etmeye başlayınca bu sefer Soner şaşırdı.

-Sen ne yapıyorsun?

-Burası sıradan bir ev mi merak ettim. Bak ev sıradan değilmiş.

            Elindeki içi para dolu valizi gösterdi.

-Şimdi zokayı yuttuk Ali. Parayı niye alıyorsun.

-Ganimet Soner, bu kadar parayı buraya koyanlar kamera da yerleştirmişlerdir. Bizi bulsunlar diye alıyorum parayı. Bakalım sahibi kimmiş? Biraz daha iyi misiniz Funda Hanım? Çıkalım mı?

            Soner kapının önünde Orhan Metin’i aradı.

-Alo ağabey. Tamam Funda hanımı bulduk. İyi sayılır. Tamam geliyoruz.

 Ali’de içeride başka biriyle kısık sesle konuşuyordu. Ali ilk önce Çaylı Holding logolu arabayı daha sonra kendi arabasını evin önüne getirdi. Arabada giderken Soner’in aklında tek bir düşünce vardı. “ Ali gerçekten profesyonel” Uzaklaştılar. Helin hastanede kendilerini bekliyordu.  Soner Orhan Metin’e bilgi vermek için ayrıldı. Ali hastanede beklemeye başladı.

( Bereli 29 başlıklı yazı Mustafa ESER tarafından 2/14/2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu