Muktedir olduğun düşlerime belki de yetmedi varlığın ve de yetimdi sözcüklerim: göğe konduğum gecenin yarısında bir şiire meylettiğim yatsıdan önce hüzün seccadede saklı ölü nefsim bitimsiz niyazımın esintisi ve işte hayatın meali sözcüklerim…

 

 

Koruduğum kadar iyi niyetimi

Meylettiğim umuda ve yarına dair

Tükettiğim ne ki nefesini ömrümün

Kolaçan ettiğim sağım solum

Sırtımda saklı hançerin derin izi

Gizlendiğim kadar gizemin meali

Nasıl ki umut ve sevgi hicretim

Haczettiğim günün ufkuma bandığım sevginin

Tümden gelen coşkusu ve sağladığı huzur

Aşkla minnet ettiğim

Elbet sadece yüce Rabbim

 

Kolum kanadım ne zamanki kırık

Kırgın yüreğimden inşa ettiğim

Yeminimden de dönmediğim

Yenilmez olmak ne ki?

Yetemediğim kadar ahvalim

Yetinmeyi öğreten Rabbimin

Hamt ettiğim kadar

Soluksuz koştuğum şu yolun

Her adımında saklı emsalsiz heyecanın

Coşkuma katık ettiğim sevgim

Hicabı terk ettim edeli

 

Aşkla inançla kanatlarıma sadık

Bir kuş gibi yüreğimde saklı mealim

Gökte hazan

Yerde hezeyan

Yere göğe sığamadığım ne ki?

Dingin ruhuma eşlik eden varlığımdan

Dökülen her zerre

Ve işte sevginin kırıntısına dahi hasretim

 

Sonlanmadığı kadar umudun tok sesi

Yerle yeksan olmuş olsa ne ki mabedimin solgun yüzü

Serdiğim aşk

Sarıldığım Rahman

Bazense saymadan geri duramadığım şafak

Şakağıma dayalı resmi sözcüklerin

Bazen tek hece

Bazen üstüne serildiğim soyut rahle

Bazense yıldızlar saçan gözlerimde

Takılı izi rüzgârın da coşkun hızında

Esmelerin savurduğu gün ve gece

 

Ayağımın altından kayarken zemin

Kaynak yaptığım ruhum ve sözcüklerim

Dokunulmazlığın g/izini sürdükçe

Elbet evrendir beni bana sunan

Bazense tok gözüm açlığın deminde saklı sihri sevginin

Aza kanaat ettiğim kadar

Sevmeye ve inanmaya doyamadığım o katıksız huzur

Kıldan da ince boynum huzuruna çıktığımda Rabbimin

 

Bir sezi bazen bir ezgi

Bazen kimsesizliğimi sonlandıran evrenin sessizliği

Ses olansa umudun çoğaldığı

Ufkun hizasında saklıdır

Kalp gözüme sadık adeta bir kantar

Dengelediğim duygular ve düşünceler kadar

Uzanmak ve dokunmak en tepeye

Nasıl ki saklı cennetin çağıran sesine muktedir

İç sesimden yağan nura eşlik eden rüzgâr

Savurmuşken beni uzaklara

Yakın addedilen

Elbet bitimsiz aşktır

Çağrısı ve kayrası hidayetin

Nasıl ki en derinde saklı

 


( Huzuruna Çıktığımda Duyduğum Huzur... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 28.03.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.