Bir düşün bir düşün…
Bir düş’ün ekimi olmalıydı yâd
edilesi hüzün
Miski amber kokandı hayat
Sözcüklere güfteler yağdıran asalet
Yüreğin kubbesi aşkın da hutbesi
Nelere nelere delalet
Kimsesizliğin hacmi hatasız kul yoktu
madem
Matemi ile ömrü ören
Devasa dalgalar
Bazen bir yitim
Bazen bir ritim kaybı
Kayıpların gölgesinde saklı Rabbin
adaleti
Haşmetli matemim
Nazenin yürekte saklıdır mevsim
Kopçası kopan günün
Dünden yarına sökün eden
Neye yarar ümidi yitikse kulun?
Hazan ve muadili acılar
Hüzünse yankısı en derinden duyulan
Nemli yürek nedamet yüklü kara
geceden
Firar eden ışığı kim engelleyebilir
ki?
Huzurunda aşkın
Uzamında yalnızlığın
Kimsesizliğimi dindiren
Muhtelifti duygum
Muadili idim yarınların
Yâd edilesi mazim ve kekremsi düşler
Yanık kokan gece
Yar bildiğim kalem ve her hece
Yarenim Mevla’m
Muhatabım iman
İndinde saklı
İnhisarında kayıtlı
İlkem ve hukukum
Ta derinde mevcut
Yüzü suyuna hürmeten mevsimin
Kayıp geçen zamana ettiğim yemin
Mal edilesi ise ömür
Katık bildiğim her sözcük ve şiir
Muhafazalı dünyamdan firar ettim
sonunda
Fiili olmayan bir duyguyu recim
kıldım sevgi yolunda
Mihriban’ım
Mimoza kokulu hazan rüzgârım
Kasım kasım kasılan Kasımdan öte
Kaybetmeye öznem kala son kere
Şiiri hüzün geçe
Yetmedi mi kayıp varlığım
Kandığım her kimse
Bir iklimden ziyade
İkilem yüklü gönlüm
Seve seve hamt ettiğim
Hazır olda geçti ömrüm
Hırpani bir düşedir teslimiyetim
Düşe kalka yürüdüğüm
Hakkın yolu nasıl ki muktedir her
duyguya
Varsın yalnız kalmış bir deli
desinler sevdiğim kadar
Yittiğime delalet olsa ne ki
sözcükler?
Bitiminde günün
Biteviye yaşların s/üzüldüğü
Manevi bir rabıta bahşedilen
Kaynakçam varsın olsun umut ve de
elem