Tembihli düşlerim bir o kadar ulaşılmaz

Hatmettiğim sözcüklerin efkârında buluşalım…

 

 

 

Manidar ve maviden mintanı göğün

Islıklandığı kadar bulutlar

Asla kaybetmez değerini

Ve masumiyetini asla yitirmez aşk

Özlemin zikrinde fikren devrilmiş bir ağaç gibi

Matemin dibinde yeşeren umut misali

Sözcükler İlahi Aşkın reveransında kayıtlı

Haşmetli evrenin salkım söğüt dallarına

Konan ruhu gibi şairin

Gizemin indinde mağlup gelinesi

Bazen sitemin izinde basireti b/ağlanmışken hislerin

 

Göktür siyahi ve gizemli

Mevsimlerden damlar rahmetin nemi

İçine çeke çeke yaşar şair

Busesi yalın ve masum

Duraksar kimi zaman

Yalnızlığı giyinmiş bir o kadar meftun:

Gaipten gelen sevgiyle sınanır

Sırra kadem de basar ansızın

Haşmeti sevginin yareni kalemi

Düşe kalka yaşamanın meali.

 

Elinden tutandır Rabbi

Kanıksadığı kadar yalnızlık

Kaybolmanın ışığından sökün eder binlerce kelebek

Pervane misali dönendiği ufkun çağrısı aşka delalet

Yankısı ruhun

Maviden teninde sürüklenir ufkun

Azamet ve asalet

Çelişen duygular bir bir namzettir yaşamaya

Yaşattığı hayallerin duvağında saklı bir gülücük

Belli belirsiz göz kırpan ümit

Efkârı sağdıcı

Solunda saklı misafir duygular

Aşksa umutsa yatıya kalan ve uğurlar.

 

Dünü şairin

Yeltendiğine sığınır

Yaltaklanmadan hayata sınanır

Bazen bir teselli babında

Islandığı yalnızlığın sağanağında

Asılı kaldığı her duygu bir nükte adeta

Tutulan nutkuna sirayet eder sessizlik

Ve kâinat konuşur suskun şair adına.

 

Diker usulca söküklerini

Kanaviçeler misali esin kaynağıdır her duygu her ilham

Sökün eden günden arda kalan

Bazen hüzün bazen huzur bazen hicran

Dili damağına yapışır kalemin

Ne zamanki rest çekse yazmaya şair

Her sus payı söylemde nüfuz eder nidalar

Aşkın her katresi

Uğurladığı dünün rahmeti

Ocak başında yıllanır

Kalemdir düz duvara tırmandıran

Kelamın bitiminde selama durur evrene.

 

Her gün yitiminde aşkı içer gecenin tininde

Saklı dolunay ve onca yıldız yoldaştır şaire

Gözünden düşen her damla ise evrenden bir hediye

İnsan olmanın ta kendisidir yaşadığı kadar

Yaşaran gözlerinde uçuşan bin bir hayal

Hemhâl olduğu kadar kaderiyle

Hasbıhal ettiğidir iç sesi

İçten dışa büyüyen bir ferman

Atıl dünlerin azapta saklı nefesi.

 

Her duygu bir açılım

Her ruh başlı başına bir dünya

Yeşeren cihanın asaleti ile devindiği bir makamdır ki aşkın ç/ağrısı

İzbelerden göçüp gelen karanlığı dahi

Beyaza boyar umudun şifasında saklı

Varlığı ve yarınları d/okurken bir bir

En d/okunaklı el yazısıdır şairin

Veda edemediği kadar hayata

Vadesi dolana değin

Yaşar ve yazar ve yanar canı.

 

Hamt ettiğinin akabinde kavuştuğudur huzura

Bir bir namzet cennete duyduğu özlemi giderir

Ne de olsa doğasında saklıdır o cennet

Cehenneme çeviren yine kendisi

İhanet ettiği içindeki yetim çocuğa

Sürüklendiği kadar bilinmezin esaretinde

Nükseden yarınlara kavuşmak adına

Saf tuttuğu ruhundan taşan coşku ve sevgidir

Eşlik eden eşiğinde gizemin

Sancılandığı kadar da doğar ve doğurur nice şiir.

 

 


( Şairin El Yazısı... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 7.02.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu