3
Yani kimse hemcinslerimize dil öğretmiyordu. Hemcinslerimiz
basit ama yeterli bir iletime işi dışında coşkuya düşseler bile gelişmiş bir
isim vermenin semboller dilini ortaya koymanın gereğini pek pek duymuyorlardı.
Yalın günlük sağlamaları içinde sıradan işteştik dışında; totemi
dilde ayrıntılarda iş bölümü yapma gibi, iş birliği yapma gibi, üretim ilişkisi
kurma gibi pek çok ayrıntıya vakıf süreçler yoktu. Totemdik iletişim dili kendi
kendine yavaş yavaş gelişen nicelimler içindeydi.
Totem alan önce izole tutumlu izole bir kültürü ortaya
koydu. Günlük avcı toplayıcı sağlatma düzenlemesi içindeki kuş dili denen ses
ve vücut eylemi olan kültür; olmayan isim verme işi yerine kullanılan o anki
planlamayı anlatmada “daha etkili bir yöntemdi”.
Aslanlar sosyal yaşamı içinde ve av esnasında planlı
davranırlar. Yalıtıma bir bölgesel alan içindedirler. Aslanlar planlı
davrandıkları halde türlü homurtu düzeyi dışında, bir dil oluşturamamışlardır.
Aslanlar dünyasında uzun süre ve komplike edilen bir araç
kullanma planı yoktu. Av yapma işi içinde belli düzeyden ileri bir ayrıntıya
gidemiyordu. Bu gibi süreçler içinde sembolizm, birdenbire isimler vermenin
aşamalarına evrilemiyordu.
Kolektif sözcükler dil ve düşünce ifadeleriydi. Semboller
dili düşünceden çok duygu, diliydi. Semboller dili salt soyut bir sosyal etkilerle
kolektif sözcüklere dökülemiyordu. Dökülenin de devamı yoktu.
Türlerin kendi biyolojik yaşam alanı olan niş çeşitliliği
içinde zaten dil oluşturmaya eğim edecek olan muhtelif bir biyolojik
komplikasyonları hep vardı.
Aslan biyolojik komplikasyonlu işlevlerin kimini bastırmış
olması nedenle kükrüyordu. Dış ortamda olama uygun komplikasyonları sürdürecek olan
kolektif bir bağlanım olmaması gibi nedenle ve olam komplikasyonların fazla
enerji tüketmemesi gibi nedenle aslandaki kimi olası biyolojik işlevler
baskılanmıştı.
Aslan dilinin kükreyen bir aslan dili olmaktan öte
gidememesi aslanların üreten bir ilişki ayrıntısı içinde toplumsal yapıyla,
toplumsal bilinçle ve toplumsal özneli aklı ortaya koyamamış olmalarındaydı.
Türümüz kolektif bir izole alan içinde kaybolmayan,
kendisini çoğaltan, yankı eşleşmelerle duygu ve düşünce izlenimlerini
resimlerle şifrelemişti.
Bu tür şifreleme işi günümüze doğru ikonik yazı gibi hiyeroglif veya ideografi kodlamalar gibi türlü elektrik sel imge işaretlerinde şifrelediler. Doğa da kodlama işini kimyasal yolla yapıyordu.