
Düş sarkıtları ne kinaye ne rivayet:
Aşkın değilken durağan yalnızlığında
saklı
Ve işte ölüm durağı
Duayeni olduğun kadar mevsimin
İnhisarında özlemin öncü vurgusu
Aşkın kat ettiği yoldan yok iken
dönüşü
Katmanların arasından sızan derin bir
huşu
Engelleri aşmak adına
Emanetini yüklenip de Rabbine varma
yolunda
Hem dünün na’şı hem özlemin yaşı
İstif ettiğin kadar sırdaş ruhuna
Öznesine sadık o arayışı
Dinlendirmek mi ya da dindirmek
Öksüz renklerin vücut bulduğu
Semanın seni uzaklardan çağıran sesi
Bir endam bir endam ki sorma gitsin
İksirin tadında saklı ölü nefsin
İmha edemediğin ne varsa geri tepen
Aşkın revnak kıvancından sana esen
Rüzgârın gölgesi bile yeter
serinlemene vesile
Umarsızda katleden kim varsa sevgiyi
Ulağı olduğun kadar sözcüklerin
Kıblende batmayan güneşi
Bahşedene rükû ettiğin
Teselli ve tecelli arasında ekilen
yüreği
Emanet ettiğin Rabbine
Esvabı yamalı bir hayal daha
Evrakların yarı yoldan döndüğü
Varlığı yoksunluğun hicvi madem
Hicretinde hayatın
Annenin seni defalarca doğurduğu
O kutsal şafak
Varsın olsun nice nifak
Sokulsun seninle sensizliğe
Rücu ettiğin kadar da aslına
Mevsimin hizmeti
Adeta açan çiçek misali
Mihrabı da yerinde yalnızlığın
Kaknem ruhların değil
Aydınlık yarınların nüktesi
Kala kaldığın ne ki?
Elbet yeter yüce Rabbin
Bir sızı bir de elindeki kırık sazı
Pervasızca değen notalar efkârına
Mızrabın titrek değil de
Haşmetli göğün sebili aşkın sönmez
meşalesine
Yağdırdığı kadar notaları
Hazzın doruğu
Haizi olduğun ruhun tutulsa da nutku
Bir kıvanç ki yeniden doğumunu
Müjdeleyen meleklerin kanatlarında
Saklıdır belki de ilham
İhya edilesi hayaller
Kusursuz bir izlek bildiğin yürekten
seken nameler
Her örüntü aşka
Her aşksa yeniden doğmana vesile
Uyruğu olmaz elbet umudun saklı
tutulası
Ulağı nasıl ki rahmete değen yağan
nuru
Acının da vesile olduğu
Bir sözcük bir şiir bir hikâye
Vesile olduğu kadar ilhamın yürek
sesinde saklı
Dünden kalan nice anı andaki
mevcudiyeti
Şiirin sadık yolcusu aşkın yontusu
Yongası servetindir mademki
Sonsuzluğun İlahi Işığında saklı
Aşkın her dokunuşu
Kutsal bir şarkı gibi evrenin tek
bestesi
Huzura dönük yüzü
Bilinmezin tahakkuk ettiği
Yaşamaksa öyle bir fasıl ki
Yoktan var edenin aralıksız tayin
ettiği…