Makale / Güncel Makaleler

Eklenme Tarihi : 18.09.2024
Okunma Sayısı : 135
Yorum Sayısı : 9
Aman  Dikkat! Allah  Rızası  Derken Şeytana  Hizmet  Etmeyelim



1975  Yılı.

İstanbul-Bakırköy- Kartaltepe  Mahallesi Muhtarı  Yusuf  Nurel'in  yanında  muhtar  katipliği  yapıyorum.  Yani  ikametgahtan  nüfus  cüzdanı  suretine, iyi  hal  kağıdından  fakirlik  ilmuhaberine  her  ne  varsa  daktiloda  yazıyorum.

Muhtarımız  Yusuf  Nurel  eski  bir Kuvay-i  Milliyeci,  oldukça  tecrübeli ve  uyanık  bir  insan. 

Yusuf  Amca  her  gün öğle  namazını  kıldıktan  sonra  bir  kaç  saat  uyuyor  evinde.  O  saatlerde  muhtarlıkta  sadece  ben  varım  ve  gelen  vatandaşlara Yusuf  Amcanın  önceden  imzaladığı  belgeleri  doldurup  veriyorum. 

Mahallede  yaşayan ( ki  25.000 kişi  yaşıyordu  o  yıllarda )  tüm  insanların  kayıtları  çok  kalın  bir  defterde  mevcut.  Mahallede  kaydı  olmayanlara  bir  belge  vermiyoruz  haliyle. 

Günlerden  bir  gün  bir  vatandaş  geldi  muhtarlığa. Bakışları,  duruşu  hatta  konuşması  bile  ürkütücüydü. 

Doğrudan  doğruya  bana  bir  ismi  sordu ''  Bu  mahallede mi  oturuyor  bu  şahıs? ''  Diye. 

Tecrübesizlik  ve  saflık  işte.  Adama  ''  ne  sebeple  arıyorsunuz?''  Diye  sormak  aklıma  gelmedi.  Hemen  kayıt  defterini  çıkardım  dolaptan ''  Bir  dakika  bakayım ''  diyerek. 

Başladım  kayıt  defterinde  adamın  söylediği  ismi  aramaya. Eğer  bizim  mahallede  oturuyorsa  hagi  sokakta,  kaç  numarada  olduğunu  söyleyeceğim. 

Ben  defteri  karıştırırken  Yusuf  Amca  içeri  girdi.

-Hayırdır  Sami?  Ne  yapıyorsun  öyle?
-Şeyyy.  Bu  adam  birini  arıyor  da,  bizim  mahallede  mi  oturuyor  ona  bakıyordum. 
-Kapat  defteri !

Şaşırmıştım. Darda  kalanların  yardımcısı  Yusuf  Amca  defteri  niçin  kapattırmıştı  ki? 

Adam  bu  sefer  Yusuf  Amca'ya  döndü?

-Defteri  niçin  kapattırdın  ki?  Bıraksaydın  da  delikanlı  arasaydı?
  

Yusuf  Amca  Kaşlarını  çattı.

-Sen  niçin  arıyorsun  aradığın  kişiyi?

-Asker  arkadaşımdır  kendisi.  Uzun  zamandır  irtibatı  kaybetmiştik.  Sonra  bir  başka  arkadaştan  Bakırköy'de  oturduğunu  öğrendim  ama o  da  adresi  bilmiyordu.  O  sebeple  size  geldim.

-Bak  kardeşim !  Biz  öyle  her  önümüze  gelene  adres  vermiyoruz.

-Niye?  Ne  mahsuru  var  ki?

-Çok  mahsuru  var  ama  sana  izahat  vermeye  mecbur  değilim. Git  emniyetten  bir  belge  getir  sana  istediğin  adresi  verebileceğimize  dair,  o  zaman  bakarız,  mahallemizdeyse  adresini  veririz.

Ben  şaşkınlık  içinde  Yusuf  Amca'ya bakarken  adam  söylene  söylene  çıktı  muhtarlıktan. O  çıktıktan  sonra  Yusuf  Amca  bana  döndü.

- Bir  daha  böyle  bir  halt  yeme  tamam  mı?

-Tamam  da  hâlâ  anlamadım. Asker  arkadaşını  arayan  bir  insana  yardım  etmenin  neresi  kötü?

-Peki  o  adam  ya  asker  arkadaşını  aramıyorsa?

Bu  aklıma  gelmemişti.  Merakla  sordum:

- Asker  arkadaşını  aramıyorsa  başka  ne  arıyor  olabilir  ki?

-Mesela  evden  kaçan  kızını  ve onu  kaçıran  adamı  arıyor  olabilir.  Kan  davalı  olduğu  birinin  izini  bulmuştur,  onu  arıyor  olabilir. Daha  pek  çok  şey  olabilir. 

- Evet,  haklısın  bu  hiç  aklıma  gelmemişti? 

*****

Aradan  kısa  bir  zaman  geçti  ve  Bakırköy'de  ama  bizim  mahallemizde  değil  bir  başka  mahallede  işlenen  bir  kan  davası  cinayeti  gazetelere  yansıdı. 

Uzun  bir  arayış  ve  takipten  sonra  kan davalısı  filancayı  bulup  öldüren  falanca  ile  ilgiliydi  haber. Falanca ise  bizim  muhtarlığa  gelerek  sözde  asker  arkadaşını  arayan  şahıstan  başkası  değildi. 

******

Bu  anıyı  niçin  anlattım:

Aşağı  yukarı  her gün  face bookta '' Allah  rızası  için  paylaşın  bu  resmi ''  Başlığı altında fotoğraflar  paylaşılıyor. Çoğunlukla  kayıp  kız  çocuklarının  fotoğrafları  bunlar. Görenler,  bilenlerin  yardımcı  olması için telefon  numaraları  da  var  o paylaşımlarda. İyi  de arayanların  hangi  amaçla  aradıklarından  nasıl  emin  olabiliyoruz?  Bir  çocuk  fotoğrafından  kanlısını  yakalamaya  çalışan  biri  arıyorsa?  Ya  da Allah  korusun  bir  organ  mafyası arıyorsa  o  çocuğu?

Eee  o  zaman  paylaşmayalım  mı  bu  tür  fotoğrafları?  Yani  ya  gerçekten  de  kayıp  bir  kız  çocuğu  (  ya  da  erkek  veya  yaşlı,  engelli vs. ) ise  aranan?  Biz  de  ucundan  kıyısından  yardımcı  olmayalım  mı?

Olmasına  olalım  ama  hani  olur  da  aranan  kişiye  rastlarsak  durumu  bence  öncelikle  polise,  ya  da  yaşadığımız  yere  göre  jandarmaya  bildirelim.  Maalesef  zaman  kötü. Tedbiri  olabilecek  en  kötü  duruma  karşı  almakta  fayda  var  derim. 

Bu  arada  bir  şey  daha  ilave  edeyim:

Bu  tür  paylaşımlarda  verilen  telefon  numaralarına  çoğu  kez  ya  ulaşamıyorsunuz  ya  da  karşı  taraftan ''  Bıktırdınız  artık.  Gerçekten  bıktırdınız.  Hangi  şerefsiz  benim  numaramı  vermiş  bilmiyorum  ama  benim  kaybolan  bir  yakınım  yok. Beni  rahatsız  etmek  için  telefon  numaramı  vermiş  şerefsizin  biri''  feryatları yükseliyor.

FOTOĞRAF:  Bugün  ( 17.09.2024 )  Face  bookta  en  az  on  kişi  tarafından  paylaşılan  bir  kayıp  çocuk  fotoğrafı

( Aman Dikkat! Allah Rızası Derken Şeytana Hizmet Etmeyelim başlıklı yazı Sami Biber tarafından 18.09.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu