Bir düş’ ün ç/engeli:
Eften püften imgeler dehlizi
Aşka biat
Bunca nefrete inat
Göğün kırık tekeri
Şiirinse tek/eli
İzbelerdir gölgeleri ağırlayan
Ve imgeler yüreği sağaltan
Hanidir içimde biriken efkâr
Vakur bir sözcük ve şirin bir gün
dilemişken hayattan
Peyderpey eksilen zaman
Hatırşinas bir yürekte saklı iken naz
Niyazın devindiği
Surelerin ferahlattığı
Yalnızlığınsa buklesi
Ve işte yüreğimin perçemi
Peçesinden sökün eden gelincikler
misali
Tabiat ananın naif gelinliği
Ve duvağı yırtık
Ve göğün kamberi eksik
Hırlayan nefesi ölümün
Nefsine tapan zalimin ve zulmün
Tavaf ettiği o izlek
Kanaviçelerin s/üzüldüğü bir kesit
Ve göğün kamburu
Asası kırık bir derviş misali
Sevincimin kursağımda kaldığı
Hidayet öncesi cebelleştiğim
Tevafuk eseri bir kapıda soluklandığım
Elbet ardına kadar da açılacaktır
Hakkın Kapısı
Soyutlandığım şu beşeri infazların
yalancı yasası
Ve yalancı yası beşerin
Bir yaş dönümü
Bir gün bitimi
Ömrün girift sağanağında saklı
İblisin pençesi
Aşkın bertaraf edildiği
Yüreğin ukdesi
Ayağımın altından kayarken zemin
Elbet ederi olmalıdır iç sesimin
Basa basa üstüne çamurun
Üstüme sıçradığı
Ve o gönül tezgâhı
Sevginin dahi derdest edildiği
Yemimim
Yâdımda saklı tesellim
Yârim ve yarenim
Gönlünse vardır tek muradı
Allah adına ant içtiğim
Bir kumsalda sözcüklerin demlendiği
Derlediğim bir ömür de değil benimki
Alabildiğine dertlendiğim
Ve işte yüreğimden sökün eden
Feryadım tek duyan iken Huda
Aşkın meşrebi
Yalnızlığın gözleri
Kutsanmış kâinatın gözlemi
Aciz bir kul olmanın da yoktur ötesi
Alabildiğine ötelensem de insanların
nezdinde
Kanayan bir şiirden daha nemalandığım
Kandığım kadar cihanın yalanlarına
İlla ki İlahi Ateşte yanacağım:
Rabbime ettiğim her dua
Başımı dayadığım en ihlaslı sure iken
Yalnızlığın gölgesinde büyüyen bir
çiçek misali
Solmamak adına
Sağalttığım gönül yaram
Yamalı göğün sevabına…