İsmimle müsemma bir gülüş dilerdim
Tanrıdan ve de bir yaşam:
Aşkın ikamesinde saklı sırlar ve
gizli bir kelam
Muteber olmasını dilediğim kadar
Sıradan
Sır dolu gaipten gelen hüsran…
Hem benim bordo bir ceketim vardı
Allah yolunda beni gözeten bir Rabbim
ve de
Ucube şehirlerin değil
Miskin şiirlerin hiç değil
Umutla hemhal
Aralıksız dönenen bir kör/ebe
Acının inisiyatifi
Yeniden doğuşumun da müjdecisi
Ve işte o kör ebenin başımda
beklediği
Tanrısız ruhların değil
Kısmetsiz yaşamların dirhemi
Devir daim yapan
Işık yolunda aşkla parlayan
Bir gösteri sanatı olduğuna ikna
olamadığım kadar yaşam
Günler heceli
Acılar ve yürek şerbetli
İhtiva eden ne ki
Yüreğin dilberi
Yüreğin yaması
Aşkın fil hafızası
Gel-geç sevgilerden haz etmediğim
kadar
Bir türküyü ıskalayan yabancı bir
şarkı
Belki de en yalancısı
Mevsimlerin koynunda
Ruhların ahenginde
Gözlerimden değil
Yüreğimden akan yaşların
Devindiği
O kör noktası yaşamın
Cumbalı evde oturan mahzun bir kızın
Beklediği prensi
Başında taşıyan hikâyeler misal
Baştan ayağa yaralı iken o hilal
Devredilmiş bir beden
Ya da devrilmiş
Ruhundan ötesi satılmış
Bir nizam
Bir mizansen
Bir izlek
Pembe pencereli evlerin
Pervazına serili denklerin
Dengime rast gelmediğim
Yalnızlığın bahsi her ne kadar
geçmese de aramızda
Araf’ta saklı bir hayal
Akışına set çekilmiş her masal
Tortusu çoktan çökmüş dibe
Lal
Yüreklerden akan yasla hemhal
Göğün penceresi
Yerküren mahzeni
Huzura delalet nice umudun yerleşkesi
En çok da yüreği
Tetikleyen lades demeyi men eden
Ve işte huzurun şifresi
Ölümle dans ederken beşer
Kara Meleğin cübbesinde saklı o
hançer o orak
Menkıbesi kayıp
Menzilinde bir firar
Mihrabı yerde gökte saklı
Hâsıl olası o sonu
Bahşeder mi sahi yüce Tanrı
Hele ki ölmeden ölebilmenin de
ruhsatı
Saklı iken yazgıda
Yamalı entarisi gizemin
Yarı kapalı bir cezaevi
Ölmeden defalarca ölmenin de bedeli
ve tek şahidi
Huzura meyyal
Bir kıpırtı bir kımıltı
Ne de olsa her beşer kaderine razı
olmalı
Rızası Rabbinden
Şükrü cennetten
Şeffaf bir yüreğin sönmediği kadar
ihtişamlı feri
Ne de olsa tayin eden rotayı
Ezelden ebediyete
İlahi Aşkın bahşettiği
Tek kıvılcım dahi yetmez mi?