Bir Şair Öldüğünde

                      


             “Sezai Karakoç’un ardından          

Bir şair öldüğünde ben
Kanlı düşlerin arifesinde
Küllerimden yeniden doğar gibi
Yanarım bir Budist ateşte
Acıların kuşattığı zihnimde
Cam kırığı kelimeler
Ve gurbet hikâyelerinde
Kaldırımlarda yağmuru
Doruklarda rüzgârı özlerim 
Yılkı atları süzülür yaylalarımdan
Buğday tarlalarından esen serinlik
Yüzümde yalnızlığın çizgisi
Göğsümde bıçak izi
Bir kez daha reddederim
Sahipsiz bir esaretle ölmeyi
Ölüm ki gözlerimde bir mum ışığı
Perdeleri indirilmiş karanlık
Çorak toprakların çatlamış damarı
Su sesi, gecenin uğultusu… 
Burçlarımda bir kanlı çarpışma
Yüzümde yaz yağmuru
Feryat figan bir veda
Sarhoş naraları bölüyor mutluluğumu
Kan sızıyor gri bakışlarıma
Gül kokusu sarmaşıklar
Solgun renkleriyle açılıyor
Kapanıyor ışıksız zindanlara günahlar 
Bir şair öldüğünde ben
Çığlığımı alevlerin üstüne
Hasretimi taşlara kazırım
Kapanırım karanlık bir güne
Ellerimde güllerden bir ateş
Sırtımda bir Bürütüs
Bir şair öldüğünde ben…


                      Mehmet Nurettin Üstün
 

( Bir Şair Öldüğünde başlıklı yazı mehmet-nurettin-ustun tarafından 15.01.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu