Düşlerimi giydir
En azından bir kerelik
Sonra da çayı demle yetmedi
Aşkın hicvinde titrek bir ışık ol
Ve bol keseden sev beni.
Akabinde ölümle yüzleşsem de
Gamsızlığıma ver sessizliğimi
Derken ve derdest hecelerden ör
saçlarımı
Arasına şiir serp ve
Yangının yıl dönümünde
Yanılgılarımla uyut beni ve
Unut sadece unut…
Aşkın seremonisi:
Yalnızlığa ömür biçtiğim bir dikiş
izi.
Ve sessizlik aşka kanat açan bir
melodi
İzbelerin g/izinde dinen coşkusu
ömrün
Oysaki seneler bahşetmişti Yaratan
bize.
Gönlünü alabilir miyim, sevgili?
Sözcükler sunduğum her ikramda
Boy ölçüşebilir miyim aşkın her
zerresiyle?
Ve küstüğüm gün iken töhmet altında
bırakan
Susabilir miyim ölümüne?
Bir şadırvanda saklı
Şirazesi kaymış renklerin dualarında
mı gizliyim oysa?
Açılar solarken içine düştüğüm her
tuzak
Rengi atarken tenimin
Kuru nidalar mıdır asılı kaldığım
Her tebessümde yeniden doğduğum
Bir rahmet midir yoksa hayatın arka
penceresi?
Salkım söğüt salınırken
Duyduğum her öğüt müdür yolumu
bulmama
Yardımcı?
Hani mırıldandığın ismim
Katıksız aşkı ve özlemi resmettiğim
Bir temenni midir?
İki yakası bir araya gelmeyen
şiirlerin de
Göz süzmesi…