1- HALİFELİĞİ KALDIRAN DİN ADAMLARI.
''PAŞAM ! SEN MUTAASSIPLARI BİZE BIRAK. ONLARIN DİLİNDEN BİZ İYİ ANLARIZ. ''
Bugünden başlayarak aslında Türkiye Cumhuriyetinde çok çok önemli, her birisi ayrı bir devrim niteliğindeki kanunların yapıldığı 3 Mart 1924'ten bahsedeceğim ve sanıyorum ki sizleri bayağı şaşırtacağım.
3 Mart 1924'de TBMM'de beş çok önemli kanun teklifi görüşülecek ve karara bağlanacaktı. Bunlardan ilki çok da önemli bir konu olmadığı için ele almıyorum; diğerleri ise şunlardı. ( TBMM Zabıt ceridelerindeki orijinal dili ile yayınlıyorum: )
2-Hilâfetin ilgasına ve Hanedan-ı Osmanînin Türkiye haricine çıkarılmasına dair teklif-i kanunisi [Yani Halifeliğin kaldırılması ve Osmanlı hanedanının Türkiye dışına sürülmesi ile ilgili kanun teklifi]
3- Şer'iye, Evkaf, Erkânı Harbiye-i Umumiye Vekâletlerinin ilgasına dair teklif-i kanunisi [ Yani Şeriat Bakanlığı, Vakıflar Bakalnlığı ve Genel Kurmay Bakanlığının kaldırılmasına dair kanun teklifi ]
4- Tevhid-i Tedrisat Hakkında Kanun teklifi [ Yani Eğitim- Öğretimin Birliği Kanun Teklifi. ]
5- Türkçe Kanunu unvanlı kanun teklifi
Okullarımızdaki T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Derslerinde bu kanunlardan 2-3 ve 4 No'lu tekliflerden bir iki cümleyle bahsedilir, oysa çok ilginçtir bu kanunlar.
Mesela bugün '' Halifeliği kim kaldırdı? Osmanlı Hanedanını kim Yurt dışına sürdü?'' diye bir soru sorsam eminim ki her yüz kişiden doksan dokuzu ''Atatürk'' diyecektir. Peki gerçek bu mu?
Gerçek bu değildir. Çünkü
Çünkü saltanatı kaldırmak ve Osmanlı hanedanını yurt dışına sürmek ile ilgili kanun teklifi bir tarikat şeyhine, evet yanlış okumuyorsunuz 3 Mart 1924 Tarihi itibariyle TBMM'de Urfa Milletvekili olarak bulunan Halveti Tarikatı Urfa Postnişini Şeyh Saffet Efendi'ye ve 53 arkadaşına aitti.
Şeyh Saffet Efendi'nin ayrıca eski Iraklı Kürt lider Celal Talabani ile aynı aşiretten olduğunu da ilave edeyim ki o da ekmek kadayıfının üzerindeki manda kaymağı olsun. Kadiri- Halisi Kolu tedrisinden de geçmiştir Şeyh Saffet Efendi.
Şeyh Saffet Efendi ve elli üç arkadaşı milletvekili, Halifeliğin kaldırılmasını ve Osmanlı Hanedanının yurt dışına sürülmesini hangi gerekçelerle istiyordu peki?
3 Mart 1924 Tarihli TBMM Zabıt Ceridesinden okuyalım Seyh Saffet Efendi başkanlığında hazırlanan önergeyi.'' [ Çizginin altında bugünkü Türkçesi ile özeti var. İsteyen onu okuyabilir.]
''Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde makam-ı hilâfetin vücudu Türkiye'yi dahilî, harici siyasetinde iki başlı olmaktan kurtaramadı Istiklâlinde ve hayat-ı milliyesinde müşareket kabul etmiyen Türkiye'nin zahiren ve zımmen bile olsa ikiliğe tahammülü yoktur.''
''Asırlardan beri Türk Milletinin sebeb-i felâketi ve ilâ nihaye fiilen ve ahden bir Türk İmparatorluğunun vasıta- i inkırazı olan Hanedanın hilâfet kisvesi altında Türkiye'nin mevcudiyetine daha müessir bir tehlike olacağı tecarübü mütehammilâne ile katiyen sabit olmuştur.''
''Bu hanedanın Türk Milletiyle münasebattar olan her vaziyet ve kuvvet-i mevcudiyet-i milliyemiz için mahzı tehlikedir. Esasen hilâfet, imarat evaili islâmda Hükümet mâna ve vazifesinde ihdas edilmiş olduğundan dünyevi ve uhrevi bilcümle vazaifi müteveçciheyi ifa ile mükellef olan zamanı hazır Hükümat-ı ilâmiyesinin yanında ayrıca bir hilâfetin sebebi mevcudiyeti yoktur. Hakikat bundan ibarettir.''
''Türk Milleti selâmeti muhafaza etmek için hakikate ittibadan başka bir hattı hareket ihtiyar edemez. Teraküm edegelen teşeyvüşatın vazıh ve katî bir surette halli için mevaddı âtiyenin bugün derakap ve müstacelen müzakeresi ile kanuniyet kesbetmesini teklif ederiz.''
Urfa
Şeyh Saffet
Kanun teklifinde daha sonra bu teklifte imzası olan diğer elli üç milletvekilinin adları var.
ŞEYH SAFFET EFENDİ İLE ELLİ ÜÇ ARKADAŞI BUGÜNKÜ TÜRKÇEYLE ÖZET OLARAK NE DEMİŞ?
1- Türkiye sınırları içinde halifenin varlığı Türkiye'yi iki başlı yapıyor. Türkiye'nin bun tahammülü yok
2- Osmanlı Hanedanı asırlardan beri Türk milletinin çökmesine, yok olmasına sebep olmuştur.
3- Biz zaten İslami bir hükumet kurmuşuz, ayrıca bir halifeye gerek yok.
4- Türk Milletinin selametini arzu ediyorsanız bu kanun teklifimizi kabul etmelisiniz.
Galatasaray Lisesi ve Paris-Sorbon Üniversitesi Mezunu ünlü yazar Suud Kemal Yetkin'in babası olan Şeyh Mustafa Saffet Yetkin ve elli üç arkadaşının bu kanun teklifine '' Hayır '' oyu kullanan oldu mu peki?
Gümüşhane Milletvekili Zeki ( Kadirbeyoğlu )
[ Araya sıkıştıralım: Şeyh Saffet Yetkin'in oğlu Suud Kemal Yetkin 1944-1950 Yıllarında iki dönem milletvekilliği yaptı ayrıca Ankara İlahiyat Fakültesi Dekanlığı ve Ankara Üniversitesi Rektörlüğü görevlerinde bulundu.]
O gün yani 3 Mart 1924'de sadece halifeliğin mutlaka kaldırılması gerektiği konuşulurken Osmanlı Hanedanına nefret de kusuldu. Hatta Rize Mebusu Ekrem Bey( Mustafa Ekrem Rize ) Fatih Sultan Mehmet hakkında bile ''Sultan Fatih'ten mi bahsedeceksiniz? Benim gözümün önüne onun sırf bir arzusu için en kıymetli sadrazamımız olan Mahmut Paşa'yı görüyorum. Bu adamı -çocuğu öldüğü akşam beyaz entari giyerek satranç oynadığı için- katlettirmiştir. '' Demiştir.
Halifeliğin kaldırılması için canla başla çalışan bir diğer kişi de o an Adalet Bakanı ve İzmir Mebusu olan Mehmed Seyyid Bey'dir.
Mehmed Seyyid Bey medrese tahsili yanında hukuk mektebini de bitirerek bir süre avukatlık yapmış, bu arada İttihat ve Terakki'in başkan yardımcılığında bulunmuş, ileri derecede dini bilgiye sahip biriydi ve o da Halifeliğin kaldırılması gerektiğini uzun uzun anlattı mecliste.
Ona göre de halifelik şu gerekçelerle kaldırılmalıydı:
1- Halifeler Kureyş Kabilesinden olmalıydı oysa Osmanlılar Kureyş kabilesinden gelmiyordu.
2- Osmanlıları bir avuç Hanefi mezhebinden olan dışında halife olarak sallayan yoktu.
3- Halifelik babadan oğula geçen bir saltanat olamazdı oysa Osmanlılarda babadan oğula geçiyordu. ( Osmanlı öncesinde de saltanata dönüştürülmüştü )
4- Halifelerin ilim sahibi olması gerekiyordu oysa Osmanlı halifelerinde ( Özellikle son dönem ) ilim sıfırdı.
5-Halife ve halifelik makamının hiç bir kutsiyeti yoktur. Allah hiç bir insanı kutsal kılmamıştır.
Ve benzeri gerekçeler sıralayan çok, çok çok uzun bir konuşma yaptı ama en önemlisi Mustafa Kemal Paşa'ya söyledikleriydi.
Mustafa Kemal Paşa'nın, Hilafetin kaldırılma fikrine karşı olanlara kızması ve bazı laflar sarfetmesi üzerine eski medreseli Seyyid Bey "Paşam, bu mutaassıplarla siz tartışmayın, bize bırakın; biz onların dilinden anlarız!'' demişti.
ÖZETİN DE ÖZETİ: 3 Mart 1924'de bir tarikat şeyhi, elli üç arkadaşıyla birlikte halifeliğin kaldırılmasını, Osmanlı Hanedanının yurt dışına sürülmesini teklif etti, o an için TBMM'de bulunan 158 Milletvekilinin 157'si '' UYGUNDUR'' dedi ve Halifelik böylece kaldırıldı, Osmanlı hanedanı böylece yurt dışına sürüldü.
Mustafa Kemal sadece ve sadece TBMM'den çıkan, toplamda on üç maddeden oluşan ve tam adı ''Hilafetin İlgasına ve Hanedan-ı Osmanî'nin Türkiye Cumhuriyeti Memaliki Haricine Çıkarılmasına Dair Kanun'' olan bu kanunun altına Cumhurbaşkanı olarak onayladığına dair imza attı.
Peki yine 3 Mart 1924'de Şer'iye Vekaletinin,( Yani devlet adına yapılan işlerin şeriata, dine uygun olup olmadığını ya da başka din ve dünya işlerinin İslam Dinine uygun olup olmadığını denetleyen bakanlık ) Vakıflar Vekaletinin ve Erkan-ı Harbiye Vekaletinin kaldırılması kanun teklifinin hangi hafız, müderris din adamı ve elli arkadaşının teklifi olduğunu, bu vekaletlerin ( bakanlıkların ) kaldırılması için ne gibi gerekçeler ileri sürdüklerini de anlatayım mı?
(
Tam 101 Sene Önce Bugün-3 Mart 1924 başlıklı yazı
Sami Biber tarafından
3.04.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.