Nisanın Kırağı Çaldığı Bir İklim...





Bir düş iklimi adeta patavatsızca göğe kanat çırpan ve nice yeis saklı içinde gecenin elbet dara düşen bir çengi gibi kendimce çalıp söylerken ve kuruyan dalları karşı bahçedeki ağacın ve nice ağaç kökleriyle dimdik ayakta yine de için için yiyen kurtların da düşmüşken diline ve dillenen o dilemma…

 

 

 

 

 

 

Efsunlu sesi rüzgârın

Gönül gözüyle severken

Beti benzi atan güneşin

En çok da efkârın dibine vurmuşken gün ışığı

Taziyelerimi sunduğum geçmiş zaman

Yarınlara çıkacaksak alnımızın akıyla

Azıcık nemli olsa ne değişir ki?

Hem Nisan’ın kırağı çaldığı

Hem rüzgârın serdiği bir iklim…

 

Oysaki yaza benzeyen bir günün demleri

Nisan ayazı olması gerekirken

İncecik entari ile dolandığımız

Metruk düşler bahçesinde

Hayatla oynanıp oyalandığımız

Belki de tam tersi

En çok da hayat iken

Şah-mat yapan

Kimi zaman kaypak bir düzen

Düşenin de dostu olmaz madem

Varsın matemimizle neşelenelim vakit varken.

 

Açmaya doymayan bir çiçeğin sefil kökünden

Coşkuyla fışkırsın sözcükler

Hali hazırda kıpraşan içim

Derlediğim bir şiirde ötesi iken mevsim

Şiarımız olmalı illa ki umut ve sevgi:

Bahşedilen acılarla

Baş veren tutku

Lanetin öfkesini yok sayıp

Sevebilirken ve masum kalmanın da mümkün olduğu…

 

Şehla bir evrende

Şüheda dünlere

Kılıf geçirdiğimiz hüzne de sadık

Aşkla ihya ettiğimiz neyse

Yüreğin muhatabı

Beşi bir yerde acılar ve zikreden

İzafi bir sözcükle

Buğulanan gözlerinde şehir ışıklarının

Nöbete kalmış bir düş gibi ve bekçinin

Özlemi iken…

 

Günyüzü görecek her v/edada saklı

Aşkın ıstırabı

Densiz bir iklim gibi

Serildiğimiz altına kış güneşine de itibar eden

Bir esinti gibi

İçimize estiğimiz ve gürlediğimiz

Fırtına öncesi sessizlikte semiren hüzün gibi

Kaykıldığımız şu eksende

Neşreden bolca ikram ve itham,

Rabbine sadık yüreğin neferi.

 

Ulvi bir özlem ve ışık

Kavuşmaksa rahmete

Hidayet öncesi

Savrulduğumuz binlerce acı

Resminden firar ettiğimiz

Mazinin de külliyesinde

Saklı bir niyaz ve nizam

Varsa yoksa ömrün yazılmayan dilekçesi

Parmak bastığımız her günde saklı

Ulaşılmazlığın da ta kendisi iken

Bir sözcükte dahi mutluluğa rastlarken

Elbet hayatın alfabesi

Katıksız resmettiğimiz iklim ve evren

Aşkına sadık her fani elbet gülecektir de bir gün.


( Nisanın Kırağı Çaldığı Bir İklim... başlıklı yazı GÜLÜM-ŞİİRİN TEK H/ECESİ İKEN AŞK... tarafından 19.04.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu