Toplantı uzadıkça uzuyordu.
O ise kravatını gevşetmiş, sıcaktan bunalmış bir hâlde etrafına dalgın dalgın bakıyordu. Dudaklarını büzüp nefes alırken belli belirsiz homurdanıyor, sıkıldığı her hâlinden okunuyordu. 

Müdür Bey’in sesi uzaktan gelen  uğultu gibiydi:
“Arkadaşlar, söylemek istediğiniz ya da eklemek istediğiniz bir şey var mı?”

O, bu cümleyi bile duymamış gibiydi. Konu toplantıdan sapıp bambaşka mevzulara kayınca iyice daraldı,yüzü soldu, alnı terledi. Karnındaki ağrı dayanılmaz  hâl alınca  cesaretini toplayıp kısık sesle,
“Çıkabilir miyim?” dedi ama aslında çoktan ayağa kalkmıştı bile.
“Tabii tabii, çıkabilirsin,” dedi müdür gülümseyerek. Ardından odada  uğultular yükseldi.
“Yeni damat, aklın hep başka yerlerde zaten!”
“Yengen...” kelimesi ağzından çıkar çıkmaz kahkahalar koptu.
“Anladık, anladık!” dediler. “İlk zamanlar fırtınalar şiddetli eser!”

O ise yüzünü buruşturup karnını tutarak gülümsemeye çalıştı.
“Akşamleyin yengen yemiştim galiba zehirledi.”

( Yengen Yemiştim başlıklı yazı berberce tarafından 6.10.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu