Deli gönül…
Bir gülün,
Bir nergisin,
Bir Leylağın vatanı neresidir bilinmez
Sana alımlı gelen her siluet
Bir gül,
Bir Nergis
Bir Leylak mıdır?
O da bilinmez…

Deli gönül…
Sevdalanmak bir ağustos sıcağında,
Berrak akan, buza kesilmiş bir şelaleden
Kavrulmuş bir yürekle
Kana kana suvarmak mıdır?
Bir yaşı ve zamanı var mıdır susamışlığın?
Bunu bir çocuk yüreğinin safiyetine
Veya arı duru bir yaşanmışlığın
Nurani çehresine sormak gerek.

Hiç kandırılmış mıdır bir peygamber yüreği,
Ki, kandırılmışlığı örgütlemek
Şeytani bir ruha yüklenmiştir.
Oysa bir aritmetiğe gebedir
Zaman ve mekânın devinimleri.
Bu güne değin kim sınır koyabilmiş
Güneşin doğuşuna,
Yağmurun yağışına
Ve ölü toprakların dirilişine…
Yine sormak gerek
Hiç kandırılmış mıdır bir peygamber yüreği.

Yüreklerin safiyetini ölçen cihazları
Henüz üretemedi asrın teknolojileri.
Ama Ferhat sevdası uğruna dağları deşti.
Mecnun çölleri aştı
Leyla zincirlerini kırdıktan sonra,
Tacı, tahtı ve sarayları da teperek
Mecnunun sesine ve yüreğine koştu.
Ve Yusuf sevdiklerine sabır ile kavuştu.

Deli gönül…
Haşarat bir çocukluğun,
Toy delikanlılığın hoyratlığını aştın sen.
Ömrünün hata kaldırmaz bir yaşındasın.
Şimdi bilinmezliklerle dolu
Uzun, ince bir yolun başındasın.
Bu yol seni cennetin kıyılarına da
Cehennem uçurumlarına da atabilir.

Deli gönül…
Uzun erimli bir sevda ile iyi düşün,
Serin düşün…
Cennetin kıyılarında yer değişimleri,
Rahmet yasalarının enginliğinde,
Bir ihtimal olabilir
Oysa en hafif cehennemde bile
Yanmamak mümkün müdür?
Deli gönül cehennemin beri yüzündeki yanmaların
Anlık bir rüzgâra kapılıp bir toyluğa aldanmaktır.
Bir işve uğruna bin bir yandan rüsvay olmaktır.
Ömrünün hata kaldırmaz bir yaşındasın.
İyi düşün,
Serin düşün…
Adam gibi tart sana dair süzülen gözleri
En ince eleklerden geçir
Sevda adına sarf edilen sözleri.
Cesur, mert erlere ve er yürekli dişilere hastır,
Adam gibi sevda işleri.

Sevmek katlanmaktır.
Bütün zincirleri kırarak
Ölüme dahi, bir düğüne gidercesine,
El ele yürümektir.
Bir sevdanın sırrına serden geçmektir.
Hiç solmayacak bir sevda çiçeğini yeşertmektir.
Sevmek, yürekli erler ve dişilere has bir savaştır.
Sevmek, bir sevdanın Çilesini, Cefasını ve Sefasını
En ince ayrıntısına kadar paylaşmaktır.

Deli gönül…
Ömrünün hata kaldırmaz bir yaşındasın.
İyi düşün
Serin düşün…
Ne bir zakkum dikeni ol, yol tıka
Ne de zehirli bir dikene dolanıp
Gönül tahtlarının han u manını viran eyle.
Deli gönül…
Unutma
Hata kaldıracak yaşta değilsin.

24.11.2006/Diyarbakır
( Bir Sevda Bir Zaman Ve Bir Mekan Üstüne başlıklı yazı Sedat DOĞAN tarafından 21.05.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu