Makale / Toplumsal Makaleler

Eklenme Tarihi : 30.10.2010
Okunma Sayısı : 3672
Yorum Sayısı : 2


Konumuzu üç kavram oluşturmaktadır. Kültür Değişmeleri, Batılılaşma, Modernleşme; Türkiye’de özellikle son yüzyılımızda en fazla muhatap olduğumuz üç kavram, bir tür kaderimiz olmuşlar. Bu kavramlar tarihi seyirleri içerisinde hep birbirilerine bağımlı bir süreci yaşamışlardır. Konumuzu anlaşılır kılmak bakımından kavramların üzerinde ayrı ayrı durmayı uygun bulmaktayım. Daha sonra Erol GÜNGÖR’ün ilmi hayatında bu üç kavram üzerinde yaptığı çalışmalar, çıkardığı sonuçlar, zihni ve fikri dünyasında oturttuğu yerleri, eserlerinden de alıntılar yaparak ortaya koyacağım.

Bilindiği gibi kültür değişmeleri, bütün insanlık için tarihin her devrinde söz konusu olmuştur. Dünyada kültür değişmelerinden etkilenmeyen, millet, cemiyet, fert düşünülemez. Batılılaşma ve modernleşme ise, son yüzyılımızda daha fazla ön plana çıkmış; modernleşmeyi bütün toplumlar kaçınılmaz kabul ederken, batılılaşma konusunda, özellikle milli kültürler bakımından bir direnmeden sözetmek mümkündür.

Kültür değişmeleri; büyük bir değişimi de ardında sürükleyen, kültür kelimesi ile ilk yüz yüze gelişimiz II.Meşrutiyetle olmuş, Fransızca (Culture) bu zamana kadar kültür kelimesi yok bizde. Kültür kelimesi, kelime olarak yok ama, son yüzyılımızda yüklendiği anlamlar bakımından görülüyor ki, tarihte varolduğumuz günden buyana bizimle birlikte olmuş. Her millet, toplum, cemiyet, farklı anlamlar yüklemşi. Cemil MERİÇ’in düştüğü kayda bakılırsa 161 anlam giydirilmiş. Günümüzde değişmeleri izlerken, görürüz ki, kültür kelimesi yeni anlamlar yüklenerek, büyümekte, çoğalmakta, evrensel kültür, milli kültür, kabile kültürü, üst kültür, alt kültür gibi anlamlar yüklenerek, tıpta besiyerlere ekilen mikrop kültüründen, tarımda karşılaştığımız doku kültürüne, kültür-fiziğe, kültür sarayına kadar yüklenlemelere uğrayarak günümüze ulaşmış, kültür kelimesi...

Lugatler; bir toplumda geçerli olan ve gelenek halinde devameden her türlü duygu, düşünce, dil, sanat yaşayışımızı oluşturan unsurların bütünü; her alanda insanlarca kazanılmış bilgi; İnsanların, milletlerin, fertlerin bilgi birikimi olarak açıklamıştır.

Farklı anlamlara gelse de, çağımızda her ülkede, toplulukta kendisine yer bulabilmiş, Türk Toplumu’nun ise son yüzyılda kaderiyle bütünleşmiş, kültür.

Kelimeyi değil ama, çağrıştırdığı mevhumları karşılamak üzere, Ziya GÖKALP tarafından ’Hars’ olarak kullanılmış, Cemil MERİÇ, İbni HALDUN’u da referans yaparak umrandan,’İrfan’ olarak benimsemiş. Batı kökenli bir kelime olması nedeniyle karşı çıkanlarda olmuş, Nurullah ATAÇ ’Ekin’ diye karşılamış. Sonuçta kültür kelimesi, Türk Kültürü’nde ve Türkiye ikliminde kendisine çok ciddi yer edinmiştir. Her kesimden insani kendisi ile ilgili kılmıştır. Öyleki kültür kelimesi şu anda en fazla bilimsel anlamda kullandığımız ilk on kelime arasındadır. Günlük gazetelerin kültür sayfasından, dergi, kitap, bina isimlerine kadar canlı bir şekilde yaşamaktadır. Zaman zaman medeniyetle birarada, medeniyet karşılığı olarak kullanılsa da , inancıma göre medeniyet kavramını çoktan gölgede bırakmış, medeniyetin çağrıştırdığı dünyayıda sahiplenmiştir. Büyük bir macerayı yaşadığı anlaşılan kültür kelimesinin özde, bizi ilgilendiren yönü, bize neyi anlatmak istediğidir. Bizim neremizde yeralmaktadır. Hayatımızı sürdürürken kullandığımız bunca araç-Gereç midir? Yahut bunlarla kurduğumuz ilşkilerde ki tavrımızın adı mıdır? Bir yaşam tarzı, davranışlar bütünü; din, örf ve adetler, müzik, sanat, total olarak eğitim midir ? Toplumları ayakta tutan dinamiklerin bütünü müdür ? Son giydirildiği anlamına bakılırsa, insanla birlikte kültür de var. Memnu meyveden yiyen Adem’ de kültürle ilgili. Bütün bunları yaparken, medeniyetten bir tür soyutlayarak kültürü ele almayı daha anlamlı bulmaktayım.


Devam edecek...

( Türkiyede Kültür Değişmeleri Batılılaşma Modernleşme Ve Erol Güngör-1 başlıklı yazı HayrettinYazcı tarafından 30.10.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.