Herkes bug�ne bakarak ge�mi�ine �yk�nmekte ve �zlem duymaktad�r. Mazisine bu denli �zlem duyan bir milleti tarih bir daha kaydetmeyecek... Toplum, sanki her �eyin eskiden daha d�zg�n, sade, belirgin, ba��bo�lu�a meydan vermeyen bir yap�daym�� inanc�yla maziyi savunur. Elbette her toplum gibi mazimizin gurur duyulacak yanlar� vard�r. �o�u toplumlara bak�nca da, bu bize daha bir hak gibi g�z�k�r. G�NG�R; " �nsan cemiyetini d�zenleyici kaideler sisteminin bir k�sm�n� �rf ve adetlerin, yani biraz maziden devral�nan de�erlerin olu�turdu�unu" kabullenerek; "Biz bu d�zenleyici kaidelere ’Norm’ deriz, bir sosyal norm, bir cemiyette ya�ayan insanlar�n neyi, ne zaman, nas�l yapmalar� gerekti�ini bildiren bir kaidedir." diye devam eder. Demek ki halk�m�z halihaz�r durumunu bir kaidesizlik olarak g�rmektedir. G�n�m�z insan�n� tedirgin eden de galiba bu kaidesizlik-kural tan�mama... Eski �rf ve adetleri ya�ayarak ��renilen yap�dayd�. Bu fertlere bir kolayl�k sa�lard�. Herkes ne yapaca��n� bilirdi. G�n�m�z toplumu tutuldu�u yabanc� k�lt�r bombard�man�ndan �a�k�na d�nm��t�r. B�ylesi toplumlarda, devaml� yanl�� yapmaya mecburdur-mahkumdur. �rf ve adetlerin bir k�sm� belki �imdide gereklilik, ama, toplum kesimlerinin bir k�sm� itiraz�n� y�kselterek, h�rriyeti ba�lay�c� y�k olarak kabul etmektedir. G�NG�R, bu ele�tirilere;"�rf ve adetlerin eskili�i onlar�n ba�l�ca kuvvetini olu�turur. ��k�� yeri ve zaman� ne derece me�hul ise onun sosyal ge�erlili�i o derece kuvvetlidir." diye savunur. Ayr�ca yeni sosyal de�i�menin �rf ve adetler bak�m�ndan ortaya ��kartt�� manzaray� �zetler.

"1-Modern cemiyette insanlar�n �o�u b�y�k �ehir hayat� ya�ar. Fert bu ortamda �rf ve adetlerin kontrol sahas�n� kaybeder.

2-B�y�k �ehrin sundu�u meslek, sanat, inan�, arkada�l�k, akrabal�k konusunda yeni alternatifler sunarak, �rf ve adetleri zaafa u�rat�r.

3-Modern hayat �rf ve adetlerin ��renilip,��retilmesini adeta imkans�z k�lar.

4-Bunlar�n yan� s�ra �rf ve adetler, yeni bilgilenmeler sonucuyer yer sald�r�ya maruz kal�r.

Bir tak�m �rf ve adetleri as�ls�z saymak gibi,hepsinin de�erli oldu�u da do�ru de�ildir. Bilgimiz geli�tik�e benimsedi�imiz �rf ve adetler bizi hayata daha iyi intibak ettirecek bir mahiyet kazanmaktad�r. �rf ve adetleri de dar kal�plar i�inde de�erlendirmekten kurtuluruz."

K�lt�r de�i�imi konusunda T�rk Milli Tarihine yekun olarak g�zatacak olursak, tarihi bir dayanak bulmam�zda kolay olur. De�i�im d�nyada son y�zy�l�m�zda s�rat kazan�rken, tarhimiz i�erisinde ki, de�i�imleri yok farzedemeyiz.

T�rkler, bir b�y�k de�i�imi m�sl�man olmakla ger�ekle�tirdi. Bu Orta-Do�u’lu toplumlar�n da �o�u i�in b�yledir. Eski din anlay��lar� onlar� insan-tanr� ili�kisinde canl� k�larken, yine G�NG�R’e g�re;"M�sl�man olmakla insanlar aras� ili�kilerde ciddi bir d�zenlemeyi de ger�ekle�tirdiler. Bilinmeli ki, bu de�i�im de her de�i�im gibi kolay olmam��t�r. B�y�k �alkant�lar ya�amam�za neden olmu�tur. Yaln�z t�rkler bu de�i�imi, di�er m�sl�man milletlerden daha fazla ciddiye alm�� ve Osmanl� Medeniyeti gibi bir mucizeyi ger�ekle�tirmi�tir. Bu de�i�im �nce sosyal yap�da, devlet yap�s�nda, ordunun kurumla�t�r�lmas�nda, dini hayat�n kavran�p ya�anmas�nda, dil ve debiyatta, sanatta b�y�k de�i�imler ger�ekle�tirilmi�tir."

Mazimiz de ger�ekle�tirdi�imiz bu de�i�imi g�n�m�zde de, bu tecr�belerin ��nda, yok olmadan ger�ekle�tirmek borcunday�z. T�rk toplumu bu de�i�im konusunda hala b�y�k sanc�lar ya�amakta, zaman zaman devletten, zaman zaman baz� kesimlerden gelen yanl�� ve yersiz uygulamalar yolumuzu kesmekte, b�y�k yanl��lar yapmam�za neden olmaktad�r. Her�eye ra�men ben �mitli�im. T�rek Milli K�lt�r� kendi dinamiklerini harekete ge�irerek, �okgenli gelen yanl��lar� elemine edecektir. Halk�m�z�n derin ruh iklimi ve sa�duyusunda bu cevher vard�r. Yeter ki rehberleri yanl�� istikametlere s�r�klemesin. De�i�mek ama, varolarak, birlik i�inde de�i�mek amac�m�z olmal�d�r.

Devam edecek...

Sitedeki

�nceki Yaz�s� Sonraki Yaz�s�

Yazar�n

�nceki Yaz�s� Sonraki Yaz�s�

( T�rkiyede K�lt�r De�i�meleri Bat�l�la�ma Modernle�me Ve Erol G�ng�r-4 ba�l�kl� yaz� HayrettinYazc� taraf�ndan 3.11.2010 tarihinde sitemize eklenmi�tir. Sitemizde yay�nlanan eserlerin hukuki sorumlulu�u , kullan�lan materyaller ve yaz�n�n i�eri�i yazarlar�na aittir.�zin al�nmadan kaynak g�sterilse bile sayfam�zdaki eserler ba�ka yerde yay�nlanamaz. Eserlerin izin al�nmadan kopyalanmas� ve kullan�lmas� 5846 say�l� Fikir ve Sanat Eserleri Yasas�na g�re su�tur. )
Okudu�unuz Yaz�n�n Site Kurallar�n� �hlal Etti�ini D��n�yorsan�z, Site Y�netimine Bildirmek ��in T�klay�n�z.