AK GÜVERCİNİM
 
Maviliklerden süzül gönlümün efkârına.

Sen olmadan bu şehrin tadı yok güvercinim.

Geleceksen bugün gel; belki çıkmam yarına;

Kanatlarına aşkı takıp ak güvercinim.

 

Öyle bir güzel gel ki kıskansın seni Leylâ.

Vedalaş Zühre ile, helalleş dolunayla.

Cuma vakti semada çınlayan gür salâyla

Mest et, gonca gül gibi kokup ak güvercinim.

 

Al ipekten kuşak sar incecik, narin bele,

Düş bulutu tüllerden bembeyaz duvak ile.

Tacınla, tahtınla gel, eller değmemiş ele

Taze, kızıl kınalar yakıp ak güvercinim.

 

Sadece sen devasın onmaz yürek ağrıma,

Hasretinle kavrulan, kor ateşten bağrıma.

Çağılda, gel; ne olur; kulak verip çağrıma,

Pirüpak sular gibi akıp ak güvercinim.

 

Kaderimsin, yazımsın; sana çıkıyor her yol.

İçimdeki boşluğa, lütfet, endamınla dol.

Bahtıma saadeti müjdeleyen şimşek ol,

Geceme ışıltılar çakıp ak güvercinim.

 

İste; atların şahı bir Burak göndereyim,

Kırk gün, kırk gece toyla üstüne bindireyim,

Etrafında âlemi semazen döndüreyim.

Cenneti gör kalbime bakıp ak güvercinim.

 

Mücella Pakdemir

( Ak Güvercinim başlıklı yazı M.Pakdemir tarafından 4.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu