ayrılmaz tutkallar sürülmüş sayfa aralarına
maksadı belli kaygı tüccarlarının
mendebur suratlarında yazılı zulüm
zalim darbeler ellerinde silah
çığlıklar sevmek fiilinden gelir
derin uçurumlardan cehennem ateşleri yükselir
hayallerim yok olur alevlerinde
sevmek fiili sözlüklerde esir...
kaygılanmak zorundayım
kaygılarımı yayarak yurdumun dört yanına
dağlarına, ovalarına, yaylalarına,
ufuklarına,sınırlarına,
adamına, kadınına
sevmelerinin ve sevilmelerinin
bağımsızlıklarıyla mümkün olacağını
anlatmak zorundayım...
yarınlarımız için
ve karımın karnındaki cenin için
bugünümüz için
dünümüz için
kaygılanmak zorundayım
kaygılarımı yayarak yurdumun her köşesine
köylerine, şehirlerine, mahallelerine
sokak sokak, ev ev,
çoluk çocuk, herkese,
zorla ve hileyle
vatanın tüm kalelerinin düşürüldüğünü
anlatmak zorundayım...
seferber etmek zorundayım
Türk gençliğini ve yurtseverleri,
ülkemde
bitmeyen zulmün
ürkek bakışlı çocuklarının,
hıçkırıklara boğulmuş seslerini susturmak için
ve kaygısızca güldürmek için kahkahalarla
sevinmek için hep birlikte
sevmek için de...
zaten
sevgi kaygılanmadan mümkündür...