Ağız dolusu küfürle
yıkanmış zaman,
Sıra dışı imlerin
tetikleyicisi balya yüklü
Yine göreceli
ayrıcılıkların ikramı:
Kâh bir batında kâh
batılında ömrün,
Sunumunda sair lehçe,
Edinilesi hangi mertebe
ise
Düş bildiğim bir gölgeyi
sahiplenmişken gün vakti.
Kaçan dünlerin de matemi
süzülürken hece hece,
Bir de muhbir kelamı
yetilerin uzağında bir rahle,
Dokunaklı şarkıların
tınısı yine saklı en derinde.
Bir matemde yangın
Bir de mahremi ömür
denen yonganın,
Sür-git o heyula
yalnızlık,
İsyanların biri bin
para
Tanrı bile yüksünmüşken
arş-ı alaya çıkan riyanın
Ceberut ve fevri
gidişine.
Gide gide kaldı mı
erecek mertebe,
Gitmelerin
tetikleyicisi kim bilir
Kaç sürgün gece?
Yalın ayak düşleri
sürgün etmeli bu gece,
Gecenin indinde muteber
bir imge iken
Yüksek ökçeli şehir
Bir de karaya çalan
şeytanın laneti
Yine kâbuslara pervane
kayıp iklimlerde
Yanan tek tük,
İflah olmaz seyri mi
yoksa can pazarı
O tetikleyicisi ölümün?
Üstelik sair lehçede
terk edilmişlik iken
Girmeyen kalıba
Bir de kan revan
ellerin kesik parmaklarında
Dokunmaktan geri duran
o laneti mi
Sürgün bellemeli
Korunaklı dünyaların
can çıkar huy çıkmaz desturu mu da
Yana yakıla ağlıyor
kara gece?
Sanrılarla dolu
umutlar,
Umutlar ki terk edilmiş
benliklerin kayıp rotası;
Rotadan ileri bir güzergâh
aslında
Tutuşan manevi tellerin
devrinde çıkan isyanla
Kula kulluk eden bir
devrin nidalarında
Saklı adam ve kadın
denen ırkın yanılgısı;
Sair hürriyetlerin bayat
propagandası yine
Külliyen yalan,
demelerin hicvi
Bir de dibi delik
ceplerin
Kayıp hüviyeti.
Yine kınında yalnızlık,
Olsa da sadece O’na
mahsus
Hangi kul ister ki
terk-i diyar eyleyen bir feryadı
Bir de demediklerine binaen
Gölgelenmiş aşkların karaçalısı
yine
Gönülsüz bir sevda iken
Titrek sesin sahibesi
pembe dünya.
Duygular fora, diyen
yüreğin mateminde gizli aslında
Yandan çarklı rüyaların
da peşrevi
Çalmayan şarkıların
pervasız nakaratı;
Hadi oradan, deli gönül
de mi
Patavatsız bir nida,
Aşklarını kuldan kula
pazarlayan bilinmezin hicabı
Belki de kara kaplı
defterin son yırtık sayfası
Ve altında bir imza,
Yine bilindik bir
seyirde
Bir de eremediğim
mertebenin kayıp reçetesi.
Çatık kaşlı kaderin
çıksa da foyası,
Sevmelere dair tüm
beyanı yazılmayan şiirin
Bir de kırık niyazı
yine şairin düşkün yüreği
Hele ki varlığın
hezimetine kan doğrayan imgeler
Az sonra kopacak
nasılsa şair kıyameti.