Yarı zamanlı bir ölüm diliyorum,
Dirilmekten men edildiğim şehla bir
yüklem de
Olabilirim gözlerimdeki o sessiz ela ile
Şerrinden uzak lanetin
Doğurgan bir yürek ile susabilirim
Öykündüğüme dair ne ispat
Ne saklı bir hatıra
Makberin isinde kaybolan ruhuma
Atıfta bulunan kâfir hükümlerin
Top yekûn hakaretine
Muhalif bile değilim.
Elemin sefertası durağında
Konserve misali tetiklenmiş haşmetin
Öbeğinde yarı tırlatmış bir şairden
öte
Medeni cesaretine hürmeten
Eklemlerimdeki ağrıyı saf dışı ettiği
bir kelamı
Sır niyetine saklarken
Arka rafında yüreğin,
Ekşimiş mısralarda duymadığım özlem
kadar
Haris bedenlerin çığlığından
Nasıl ki muzdaripim.
Öykü dilinde yansız bir kahraman;
Şiir adına
Talan edilmiş kalbimin
Mahşer öncesi ürkekliğinde
Tensiye edildiğim rahmetin de
Arka yüzüne binaen
İçimdeki kuraklığı öven
Bir çuha çiçeği adında
Göğün de serenadı o doğasında
Muteber göçmen kuşların
Rüyasına eşlik ettiğim
Dermansızlık kadar
Sıradan bir o kadar yaftalanmış
Şahsı muhterem tarzında
Tanrıma dönük yüzümle
Hayata dönük sırtımda
İçime işleyen karıncalar kadar
Çalışkan, azabın gölgesinde
Bir yudum su ferahlığında
Öykündüğüm önceki ömrüme ithaf
ettiğim
Bir isyan kadar sıradan olsam da
Yarı zamanlı bir mutluluk da
çalabilirdi kapımı.
Şafağa ermeden tenimdeki ürperti
Azımsanmayacak bir çoğunluğa
Feveranım:
Belki yükümsüz
Belki ülküsüz
Belki sevgisiz nicesi
Aşkın rahmetine doymak bilmeyen
bendeniz
Efkârın ağır bastığı bir raconda
Dahi bünyeme kepenk vurduğum
Yarı zamanlı bir istila da olabilirdim.
Gecenin rahminde
Karanlığın çemkiren diline istinaden
Yarımların asla bütüne tekabül
etmediği
Yarım kalmış bir hikâyeden
Fazlası da değilim hani:
Takriben benim boylarımda
Bir yalnızlık
Eritirken içimdeki ilhamı…
Yarı zamanlı şiirlerim tadında
Meşru bir hüviyet de kabulüm:
Tanınmadığım;
Esefle kınanmadığım
Uluyan zihniyetlerle örtülü
Matem dilinde:
Başına buyruk bir ölü olmak tüm
temenni;
Katık ettiğim yirmi dört saati
Daha kaç vakit erteleyeceksem…