Çok Uzun Bir Yazı--3 Nisan 1963 De 27 Mayıs'ın Hürriyet Ve Anayasa Bayramı Olmas
ÇOK UZUN BİR YAZI--3 NİSAN 1963 de 27 MAYIS'IN HÜRRİYET VE ANAYASA BAYRAMI OLMASI
Bugün ‘’27 Mayıs 1963 den 1980 İhtilali sonrasında hazırlanan 1982 Anayasasına
kadar on dokuz yıl bayram olarak kutladığımız 27 Mayıs Hürriyet ve Anayasa
bayramını kim ya da kimler bayram yaptı?’’ Diye yüz kişiye sorsak sanırım yüzü
de ‘’ Tabii ki Cumhuriyet Halk Parti’’ Diyeceklerdir ama işin aslı hiç de öyle
değildir.
İşin aslı 3 Nisan 1963 Tarihi itibariyle TBMM Çatısı altında bulunan bütün
siyasi partiler el ele hatta gönül gönüle vermişler ve 3 Nisan 1963 de 27
Mayıs’ın- 27 Mayıs 1963 den itibaren- Hürriyet ve Anayasa Bayramı’’ olarak
kutlanmasına dair kanun çıkartmışlardır.
Yani tüm siyasi partiler 27 Mayısın Bayram olması gerektiği yönünde oy
kullanmışlardır.
Bu arada bu kanun teklifinin hiç bir işe yaramayacağını düşündüğü için oy vermek istemeyen ve vermeyen de olmuştur
ama bunlar parmakla gösterilecek kadar azdır.
Şimdi gelin doğrudan doğruya 3 Nisan 1963 tarihine gidelim ve o gün kimler ne
konuşmuşlar 27 Mayıs nasıl Hürriyet ve Anayasa bayramı olmuş bir bakalım.
TBMM TUTANAK DERGİSİ
DÖNEM : 1 CÎLT: 15 Altmışaltıncı Birleşim
3.4.1963 Çarşamba
6. — Ulusal bayram ve genel tatiller hakkındaki 2739 sayılı Kanuna ek kanun
tasarısı (1/224) (S. Sayısı: 127) (1)
BAŞKAN — Geçen Birleşimde kanunun öncelik ile görüşülmesi kabul edilmiş. İdi.
Kanunun tümü üzerinde söz istiyenlere sıra ile söz vereceğim.
Sayın Cevad Odyakmaz.
C. K. M. P. GRUBU ADINA CEVÂD ODYAKMAZ (Sivas)
Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; 27 Mayıs gününün Hürriyet ve Anayasa
Bayramı olarak kabulü hakkında birinci Karma hükümet tarafından hazırlanarak
Yüce Heyetinize sevk edilmiş'bulunan kanun tasarısını C. K. M. Partisinin
desteklemeğe kararlı bulunduğunu belirtmekle söze başlıyacağım.
Bilindiği gibi C. K. M. Partisi
demokratik hak ve hürriyetlere dayanan hukuk devleti nizamını bütün müessese ve
icaplan ile kurmak ve yaşatmak amacı ile siyasi hayatına başlanmış ve bu uğurda
çetin mücadeleler yapmış bir partidir.
Partimiz bu mücadelelerine bayrak yaptığı fikir ve prensipleri daha ilk
günden itibaren teker teker programında göstermiş, teşkilini istediği
müesseseleri umumi efkâr karşısında yıllarca savunmuştur. Kanun tasarısının
bütün kalbimizle iştirak ettiğimiz gerekçesinde belirtildiği üzere bu fikir,
prensip ve müesseseler esasen Türk milletinin; bir buçuk yüz yıldan beri
tahakukunu istediği ve bu yolda geçmiş nesillerin birçok hallerde canları ve
kanları pahasına müdafaa edegeldikleri nizamin temel unsurlarıdır.
Diye başladı konuşmasına ve
Bu hak ve hürriyetlerin dünya var oldukça var olacak olan asil Türk milletiyle
beraber yaşamasını ve bu Anayasanın yüzyıllarca ömürlü olmasını Cenabıhak'tan
diler, yeni bayram gününün milletimize hayır getirmesini partimiz adına temenni
ederiz. Hürmetlerimle. (Alkışlar)
BAŞKAN — C.-H. P. Grubu adına Sayın Paksüt.
CUMHURİYET HALK PARTİSİ GRUBU ADINA EMİN PAKSÜT (Ankara) —
Muhterem arkadaşlarım,
Diya başladığı konuşmasında uzunca bir girişten sonra
Muhterem arkadaşlarım, 27 Mayıs gününü Türk Milleti 27 Mayıs 1960 sabahı
kutladı. O zamanı hatırlıyanlar bilirler ki, memleketteki hava umumi bir bayram
havası idi. Atatürk'ün «yurtta sulh, cihanda sulh,» prensibini ruhunun
derinliklerinde hisseden bir millet olarak, bütün teminatiyle hukuk nizamını
kurmak için, meşruiyetini kaybetmiş bir iktidarın yıkılışının millet için bir
bahtiyarlık devri açacağını müdrik olarak 27 Mayıs gününü kutladık.
27 Mayısın Birinci yıldönümü, Kurucu Meclisin çalışmalarının en mühim kısmını
teşkil eden, Anayasanın kabul edildiği güne raslar. Bir ihtilâl sonrasında, en
geniş bir temsil imkânı sağlanmak suretiyle meydana getirilmiş olan Kurucu
Mecliste, Anayasa 27 Mayıs 1961 günü kabul edildi.
O gün yapılmış olan bir törenle, millet emrinde olan bir Meclisin kabul etmiş
olduğu ve hukuk düzenini gerçekleştiren bir Anayasa sebebiyle, 27 Mayıs 1961 de
de bayram yapıldı. Sonra bildiğiniz gibi, bu memlekette kimsenin, dürüstlüğü ve
serbestisi üzerinde münakaşa edemiyeceği, bir seçim ile, millî iradenin tecellisi
imkânını sağlayan 15 Ekim seçimleri yapıldı; millet iradesini-kullandı ve
Yüksek Meclisiniz böylece millî iradenin tecelligâhı olmak imkânını buldu. Ne
sayesinde? Böyle bir Anayasaya sahib olduğumuz için. Türkiye, böyle bir Anayasa
ile idare edildiği için. Şimdi, bu Meclisin bütün partileri, Mecliste vazife
gören bütün siyasi partiler; iktidarda olsunlar, muhalefette olsunlar,
demokratik düzenin vazgeçilmez unsurları olarak kabul ediliyorlar. Niçin?
Çünkü, bu Anasa böyle diyor. 57 nci madde böyle kabul ediyor da onun için.
27 Mayısın bayram olduğu zevkine ve şuuruna varmamak için, hukuk devletine
karşı olmak lâzımdır. Vatandaş haklarına karşı olmak lâzımdır, devletin
meşruiyetine karşı olmak lâzımdır. Türk Milletinin şerefini temsil eden
gençliğine, ordusuna yani millete karşı olmak lâzımdır. (Bravo sesleri)
Diye devam etti.
Bir müddet daha konuştuktan sonra
Türk Milletinin hayatında, nice nice mesut ve bahtiyar günlerin geleneğine
inanarak, böyle bir tasarıyı hazırlayan Koalisyon Hükümetlerine ve böyle bir
tasarı üzerinde müspet oyunu kullanacak olan Parlâmento üyelerine
teşekkürlerimi arz ederim
Cümleleriyle noktaladı.
BAŞKAN — Y. T. P. Meclis .Grupu adına Sayın Nihat Su.
Y. T. P. MECLİS GRUPU ADINA NİHAT SU (Antalya)
Sayın Başkan, Büyük Türk Milletinin çok şerefli vekilleri, aziz arkadaşlarım;
Diye başladığı uzunca konuşmasını
Sözü fazla uzatmaya lüzum yok, 27 Mayıs felsefesi, 27 Mayısın gayesi 27 Mayısın
amacı bellidir, tesbit edilmiştir. Bu itibarla Y. T. P. samimiyetinin ifadesi,
düşüncelerinin berraklığı ve vicdanının paklığı gibi bu kanuna beyaz oy
verecektir, arkadaşlar. Hepinizi hürmetle selâmlarım. (Alkışlar)
Cümleleriyle sona erdirdi
BAŞKAN — Adalet Partisi Meclis Grupu adına Sayın Ömer Faruk Saraç.
A. P. GRUBU ADINA ÖMER FARUK SARAÇ (Elâzığ)
Büyük Meclisin sayın üyeleri,
Evvel emirde, Adalet Partisi Millet Meclisi Grubunun, Hükümetten gelen, 27
Mayısın Hürriyet ve Anayasa Bayramı olarak kabulü teklifini müspet olarak
karşıladığını ifade etmek isteriz. (Ortadan ve sağdan alkışlar)
Diye başladı konuşmasına, bir hayli konuştuktan sonra
Biz Adalet Partisi olarak bu memleketin, aziz milletimizin, 27 Mayısın temel mesnedi
olan kardeş kavgası içine sürüklenımesini istememekteyiz. Filhakika bu arzu
edilmiyen neticeyi Türk Milletinin asla kabul etmiyeceğini katiyetle
bilmekteyiz. Bu mesuliyete tahammül edebilecek bir zihniyetin mevcudiyetine de
asla ihtimal vermiyoruz. Bu (kanunla, memlekette, 38 sayılı Tedbirler Kanununun
hedef ve gayesi olan millî huzur've sükûn ve kardeşlik havası; tesis
olunabilire, elbette ki memleket hesabına, memnun ve minnettar oluruz.
Diye devam etti.
‘’ Hiçbir parti tarafından siyasi istismar vasıtası olunmamalıdır. Çünkü, bu
artık tarihe mal olmuş, müşterek mebde-i harekettir. Ancak, tekraren ifade
edelim iki, grup olarak teklifin kabulünü ve bu kısa mütalâa ve
temennilerimizle, bu kanun tasarısının aziz milletimiz ve memleketimiz için
hayırlı olmasını arz ederim. Hürmetlerimle. (Alkışlar)
Cümleleriyle sona erdirdi.
BAŞKAN — Millet Partisi Grubu adına Sayın Ömer Zekâi Dorman.
M. P. GRUBU ADINA ÖMER ZEKÂÎ DORMAN (İstanbul)
Muhterem Başkan, muhterem arkadaşlarım; mâruzâtımız kısa olacaktır.
Asırlık hak ve hürriyet mücadelemizi, hukuki sahada hedefine ulaştıran bugünkü
Anayasamızın, milletçe kalbul edilmiş meşru temeli olan 27 Mayısın, millî
bayramlarımız arasına ithalini- teklif eden kanun tasarısını Millet Partisi Meclis
Grubu memnuniyetle karşılamaktadır. (Alkışlar) Bütün temennimiz, yeni Anayasayı
yaşatma azmimizin ifadesi olan bu bayramın birleştirici bir hava içinde
kutlanması ve milletimiz için hayırlı olmasıdır. (Alkışlar)
BAŞKAN — Sayın Şefik inan.
ŞEFİK İNAN (Çanakkale)
‘’Muhterem arkadaşlarım!’’
Diye başladığı çok uzun konuşmasında Osmanlı devletindeki Demokrasi
hareketlerinin anlatımından başladı. Tanzimat Fermanı, Islahat fermanı gibi
kendisine göre yenilikçi hareketlerden bahsederken bu hareketlerin aydınlar
tarafından konan teşhisle keyfi yönetime baş kaldırı olduğunu vurguladı. II.
Abdülhamit döneminde ilan edilen Meşrutiyetin yine II. Abdülhamit tarafından
kaldırıldığını, memleketin 30 sene tam bir istibdat ile yönetildiğini,
sonrasındaki 31 Mart olayını, ancak 31 mart olayının da keyfi yönetim sorununu
halledemediğini anlattı.
Sonrasında olayı Cumhuriyetin ilanına, halifeliğin kaldırılışına, İlk çok
partili yönetim girişimlerine getirdi ve nihayet 27 Mayıs İhtlalin her
memlekette görülen askeri bir hükumet dsrbesi olmadığını, Atatürk ilke ve
inkılaplarının korunması için yapıldığını vurguladı ve sözlerini
‘’27 Mayıs Hürriyet ve Anayasa Bayramı, milletimize ve onun göz bebeği aydın
Atatürk gençliğine mutlu 'olsun.’’ Cümleleriyle noktaladı.
BAŞKAN — Fahir Giritlioğlu.
FAHİR GİRİTLİOĞLU (Edirne) — Vazgeçtim efendim. ( Bu milletvekili söz istediği
ABDURRAHMAN ALTUN (Kırklareli) — Kifayet takriri vardır, onun oya konmasını
rica ediyorum., Çünkü 6 kişi konuşmuştur.
BAŞKAN — Riyasetin böyle bir takrirden haberi yoktur efendim, henüz Riyasete
gelmemiştir. Buyurun, Sayın Saadet Evren.
SAADET EVREN (İstanbul)
Muhterem arkadaşlarım!
Huzurumuza gelen bir kanun olması itibariyle pek tabiîdir ki, kanun prosedürüne
tabi olacaktır. Yani buna rey verenler de olacaktır, rey vermiyenler de. Bir
tarafın diğer tarafı bariz hatlarla itham ve telin etmesini pek tabiîdir ki,
Meclis içindeki fikri tesamuh hisleriyle bağdaştırmaya imkân görmediğim gibi,
mühim olan meselenin de, Müslünıanlığın şartı gibi, dil ile ikrar değil, kalb
ile tasdik olduğunu öncelikle kaydetmek isterim. (Sağdan, bravo sesleri)
Muhterem arkadaşlar, memleketimizin içinde bulunduğu, durumun tes'ide müsaid olmadığı
kanaatindeyim. Anayasa rejimi ve Devlet düzeni bakımından ibret, teessür ve
teessüfle dolu, buhranlı olarak geçirdiğimiz günlerde, kadim bir tâbirle, ağzı
var dili yok, nefesi var canı yok olan Hükümetin mücadele sahası tenhalaşınca,
zembereğinden boşanmış gibi ortaya çıkarak, hâdiselerin münakaşasından,
tahlilinden ve muhasebesinden önce Meclis huzuruna bir tedbiri müessire olarak
bir bayram kanuniyle çıkmış olmasını eseri idrakindeki za'fa hamlediyorum.
Hâdiselerin vatandaşlar ve taraflar üzerindeki çeşitli aksülâmelleri henüz taze
ve ayakta iken ve Hükümetin çok âdil, çok tarafsız bir tutumla kampları
yatıştırmak, ifratları izale etmek gibi bir vazifesi mevcut iken, Meclis
murakabe hakkını kullanır kullanmaz, daha atik, tetik davranarak çok önceden
verilmiş bir kanunun, meselenin esasını değiştirip şekle raptetmek suretiyle, Meclisin
huzuruna getirilip âdeta bir demokles kılıcı gibi dikilmesini ifratları tefrite
götüren bir tutum olarak kaydediyor ve bunu tahrikin bir ucunda da Hükümetin
kendisinin bulunduğu hususundaki kanaati şahsiyeme bağlı delillerden biri
addediyorum.
Diye başladığı konuşmasını ‘’ Binaenaleyh, getiriliş sebebine, getiriliş
zamanına binaen bu kanun hakkında oy kullanmıyacağımı arz etmek istiyorum, efendim,
bu kadar.’’ Cümlesi ile noktaladı.
BAŞKAN" — Yeterlik önergesi vardır, okutuyorum.
Sayın Başkanlığa Ulusal Bayram ve Genel Tatiller hakkındaki 27o9 sayılı Kanuna
ek kanun tasarısı üzerindi; kâfi miktarda konuşulmuş ve konu aydınlanmıştır. Bu
sebeple müzakerenin yeterliğini arz ve teklif ederim. İstanbul- Kırklareli
Sabri Vardarlı ,Abdurahman Altuğ
BAŞKAN —-Müzakerelerin yeterliğini oyunuza sunuyorum. Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Yeterlik önergesi kabul edilmiştir.
Kanunun tümü üzerindeki görüşmeler bu şekilde bitmiştir. Maddelere geçilmesini
oyunuza sunuyorum. Kabul edenler...
Kabul etmeyenler... Maddelere geçilmesi kabul edilmiştir. Önergede ivedilik teklif edilmiştir. Kabul
edenler... Etmeyenler... İvedilik kabul edilmiştir.
Maddeleri okutuyorum : Ulusal Bayram ve genel tatiller hakkındaki 2739 sayılı
Kanuna ek Kanun
MADDE 1. — 27 . 5 . 1935 tarihli ve 2789 sayılı Kanunun ikinci maddesine
aşağıdaki fıkra eklenmiştir : H) Hürriyet ve Anayasa Bayramı; 26 Mayıs öğleden
sonra başlar ve 27 Mayıs günü devam eder.
BAŞKAN — 1 nci madde üzerinde söz istiyen var mı? Olmadığına göre 1 nci maddeyi
oyunuza sunuyorum. Kabul edenler... Kabul etmiyenler... 1 nci madde kabul
edilmiştir.
MADDE 2. — Bu kanun yayımı tarihinde vürürlüğe girer.
BAŞKAN — 2 nci madde üzerinde söz istiyen var mı? Olmadığına göre 2 nci maddeyi
oyunuza sunuyorum. Kabul edenler... Kabul etmiyenler... Kabul edilmiştir.
MELÎH KEMAL KÜÇÜKTEPEPINAR (Adana) — Sayın Reis, söz istiyorum, tümü üzerinde
BAŞKAN — 3 ncü maddeyi okutuyorum.
MADDE 3. — Bu kanunun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
BAŞKAN — Maddeyi oyunuza sunuyorum.
Kabul edenler... Kabul etmiyenler... Kabul edilmiştir. Tümü üzerinde, lehte ve
aleyhte birer kişiye söz vereceğiz.
Buyurun Sayın Başbakan.
BAŞBAKAN İSMET İNÖNÜ (Malatya)
Muhterem arkadaşlarım, Ulusal Bayram Kanunu üzerinde Büyük Meclisin, bütün
partileri ile yürekten mutabık oldukları bir anda, söz söylemeye lüzum
kalmamıştı. Biraz evvel konuşan -milletvekillerinin sözleriyle bu 'kanunun
bitmesini arzu etmedim. Siyasi vaziyetimiz üzerinde birçok şüpheler ve
tereddütler gösteren milletvekilini temin ederim.
Siyasi vaziyetimiz sağlam bir yoldadır Eğer yakın zamanda olan hâdiseler,
kendisinde bu kadar karanlık ve yersiz mülâhazalar nasıl etmişse bunları, daha
bir gün sabredip, Cuma günü ıgenel görüşmede bütün mülâhazaları ile 'birlikte
söyler ve kendisine, Hükümet adına, mesul olanlar ayrı ayrı cevap verirdi.
Billhasa, muhatap tuttuğu Başbakan, demokratik rejimin bu memlekette yürüyebileceğine,
yürüyebilmesi için büyük mesafeler ve 'başarılar kazanıldığına yürekten*samimiyetle
inanmaktadır.
1 seneden, 1,5 seneden beri atlatılan güçlüklerin hududu yoktur. Bu güçlüklerin
yenilmiş olması; ilhtilâlden çıkmış, intikal devrine girmiş her hangi bir
memlekette, daima küçük görülmiyeçek derecede ehemmiyetli neticelerdir.
Muhterem arkadaşlarım, memlekette siyasi havanın bozulmasının sebebi olan
tahrikler durmalıdır. Büyük intikal hamleleri içinde olan bir memlekette bu
gördüğümüz hâdiseler olabilir. Fakat siyasi hayatımız büyük bir tekâmüle doğru
ilerliyor. Siyasi hayatımız, memlekete huzur, ikbal ve saadet verecek sağlam
zeminleri mutlaıka bulacaktır. Biraz evvel konuşan ve karanlık mülâhazalarını
söyliyen milletvekili emin olsun, şimdi kabul buyurduğunuz kanunun bugüne
kaçlar geç kalması intikal devresinin devam etmesindendir. 27 Mayıs gününü
Hürriyet ve Anayasa Bayramı ilân etmek ihtilâlden bir hafta sonra veya seçimden
bir hafta sonra yapılacak bir iş değildir. Bütün siyasi partilerin, bütün
vatandaşların, 27 Mayıs Bayramı Kanununun el birliği ile yürekten ve lüzumlu
bir kanun olarak çıkmasına inanması için bu kadar zamanın geçmesi, tekâmülün
zaruri bir şartı idi. (Ortadan, bravo sesleri ve alkışlar) O neticeye vardık.
Bütün siyasi partiler bu temelde birleşmek zaruretini kavradılar. Şimdi kanunun
kabulü günüdür. Bu kanunu kabul etmekle memlekette huzuru tesis ve vatandaşlar
arasında anlaşmayı ilerletmek için büyük bir adım atmış olacaksınız. Sizleri
tebrik ederim arkadaşlarım. (Ortadan ve sağdan alkışlar)
BAŞKAN — Aleyhinde konuşan arkadaş olmadığına göre, kanunun tümünün- açık
oylamaya tabi tutulması hakkında bâzı önergeler var. Onları okutacağım.
Sonrasında mecliste açık oylama yapılır ve 5 Nisan 1963 de 27 Mayıs da Hürriyet
ve Anayasa bayramı olarak Milli bayramlarımız arasına girer.
‘’Ben bu meclis tutanağının tamamını okumak istiyorum’’ Diyenlar aşağıdaki
linke müracaat edebilirler.
https://www.tbmm.gov.tr/tutanaklar/TUTANAK/MM__/d01/c015/mm__01015066.pdf
(
Çok Uzun Bir Yazı--3 Nisan 1963 De 27 Mayıs'ın Hürriyet Ve Anayasa Bayramı Olmas başlıklı yazı
Sami Biber tarafından
3.04.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.