Hangi düş’ ün yansıması idi bilemem
ki yüreğimin ışıdığı o geceyi unutamam ki:
Kendime bağdaş kurmuştum kendimce ve
yerli yerinde.
S/onsuzluğa mahal vermişken yüreğimin
kopçasına
Asılı dengim iken hüzün
Denk yaptığım ruhumun sarmalında
saklı tütün
Bir fırtına öncesinin
Sessizliğini yaşarken
Yaşamaktansa ümidi kestiğim
Kekremsi gecenin sessizliğine muhalif
iç sesim
Bir imgenin tekeline girmediğim
Kalemimle henüz tanışmadığım
Bir bekleyişin ukdesi
Derinlerde saklı iken simam
Simyacı yüreğimin
Hız kesmediği
Bir kuşun çırpınışından ise çok öte
Alabildiğine
Ötekileştiren cihanın ölüme yolcusu
Fıtratım enkaz
Firakım naz dolu
Fiyakamsa saklı iken mazimde
Firar etmekle iştigal
Yaralı yamalı bedenimden
El ayak da çekilmişken
Nice huzme
Nice kafiye
Nice derdest sözcükle
Hasbıhal etmekten öte
Yalnızlığın tininde saklı
Yâdımdansa kesmişken ümidi
Yarenim ve yârim ve yabancılığım
nasıl da sadece kendime
Kibar bir reverans
Kinaye dolu nice referans
Aşkın kıblesi
Dolunaysa nasıl da t/aşkın
Meddücezrine yabancı bir atıl yürekten
Seken hınca hınç öfke ve hüküm
Çoktan verilmişken
Veremediğim bir cevap aslında kendime
Kendimden kaçtığımdan da öte
Kendimsiz bir dünya özlemi ile
Yanan bağrım
Ağırdan aldığım hayatın
Kuytularında unutulmuşluğum
Yerin göğe kavuşmayı ertelediği
Araf’ın ve hazır ol da ölümün izafi
yolcusu
Bodoslama ölmeye hazır dünden
Ümidi kesmişken günden
Yarınlarsa kıblemden
Firar eden binlerce yıldız
Hayattan almadığım haz
Varsın dolu dolu olduğum onca naz
En çok da habercisi iken duyulan
sesim ruhumdaki niyaz
Kabul görmemişken Allah katında
Ve işte aradan geçen onca sene
Kutlu olsun doğum günüm
Bedenen değil ruhen doğduğum
O milat
Asla da dolmayan miadı hüznümün
Bir keşif iken
Bir de kisvesi yılların
Kesitlerin sıfıra yuvarlandığı
Bense halen beyaz ve vakur ve nazenin
Bir çiçekten çok fazlası
Cenneti yaşatan ve ruhumu
Ayakta tutanı da
Ve işte kapıldığım o rüzgâr
Nasıl ki cenneti bahşetti bana Rabbim
En çok da teselliyi bulduğum anne
dualarım…