Kızıl Eşarplı Kızın Dramı


ne de çok 
kara bulut var 
güneşin konukluğunu bekleyen
esintinin şehvetinde soluyan
uçuş düşleyen taze yapraklar
şehrin lekesiz belleğinde yanan o mor yalaz
kızıl hayal çizgilerden
ne çok şey

rüzgar esiyor
kavşaklarda dolaşıyor
ve araba kornalarının sesi
zamanın dişlisi altında 
ezilen onca insan

güzel bir sabahın sonrası
ya da sesli bir öğlenin öncesi
yürür sahilde güzel bir genç kız
kimselerden habersiz 
keyfi yerinde
vapur düdüğüyle
deniz esintisiyle birlikte 
bu havayı kafice solumak için

farkında olmaksızın
bir yanda kahkahaları yükselen gezi motorları 
bir yanda boğaz köprüsü göz kırpar kız kulesine
koca kalabalıkta 
yapayalnız
koca hengamede
baştan başa
ıssız ve sessiz

geziniyor…
ve saçlarına kızıl gül takılı
kızıl gül yaprağı üstünde derin hayalleri
sürgün verirken 
kızıl düşüncelerle
kızıl bir eşarp gibi 
dalgalanırken deniz

kızın ıslak gözleri sevişirken denizle 
ışıklarını cesurca gözler önüne sererken kent
içi kıpır kıpır
bu güzel sahilde olmanın heyecanıyla 
yaşanmışlıklarından ve kaygılarından sıyrılıp 
o an deliresiye mutluluklara yürürken 
korkar gökdelenlerin heybetinden 
caddelerden 
park ve bahçelerden
yüreğinde barınan sefaletten

hep uzaklara bakar ışık saçan gözlerle 
gözleri en çok günün bu saatinde parlar
dudakları şarkıların mısralarında gezinirken
bedeni burada
ruhu kim bilir 
hangi safahatın kerevetinde

yenilmişliğini…
boş kalmış bir günün çerçevesine koyabilirsin
veya camdan gözlerle dünyaya bakabilirsin
oyuncak bebek gibi
işe yaramaz eller dokunduğunda
boş yere bağırabilirsin
avazı çıktığı kadar 
bu kentin sokaklarında

anımsar …
zihninde dalgaların huzurlu bakışları 
mavi ise yüreğini doyurur 
gözleri puslu bakar
boğazın sesli kıpırdanışına
ama çektiği ıstırabın sesini bastıramaz
çok daha fazlasını hisseder gittikçe

arkasına dönüp bakar evlerle bürülü sokaklara
mavinin yansımasına
deniz kıskanır gözlerin bu en pırıltılı halini 
fısıldar kulağına usulca
bana bak birazda
kızın gözleri daima denize bakar zaten 
başka sevgilisi yoktur ki
gözlerini mi esirgeyecek aşkından

yaklaşır ırmaklar gibi coşkun duygularla kıyıya
sırtını döner gerideki hayata
aşk şarkıları dökülürken dudaklarından 
oysa...
denize gülümsemek keyiflidir doyasıya
deniz sıkılmışlar için bir ödüldür karanlık saatlerde 
hayatın devam edişini hatırlatır 
bir dost gibi 

ısrarla..
ne zaman istersen gel der 
ama elinde sonunda sen karaya aitsin 
misafirlik yapman hoşuma gidiyor der 
bu sıcak akşamın kalabalığında 
bende yalnızım

oturur…
ne güzeldir boğazın teri 
havaya sinmişken sahil akşamları 
sahilden gemilere el sallayıp geceleri 
ayaklarından okşayan denizi sevmek karanlıkta 

rıhtımda ...
bir güzel kız gezinir her gece 
rüzgar kıskanır saçlarını
saçlarına deniz kokusu siner
buna sebep olmaktan hayıflanır
elini uzatır 
hadi gel der deniz

gece… 
karanlık camlara çöker usulca
korlu küller gibi.
rüzgar…
durmaksızın yerle bir eder gölgeleri
ağaçların dalları duman gibi dalgalanır duvarda
çınarların arasında büyücü mehtap
ışıksız kandiliyle süzülür usulca
sanki kör karanlıkta avare ruhunu arar
kızıl eşarplı genç kız

huzursuzluğunu…
görenler fark etmezler çoğu kez 
ama fark edenler bilirler 
kızın ne kadar hayat dolu olduğunu 

eliyle saçlarını tarar 
dudakları hafif kıpırdanmalarla geceyi öperken
gece farklı bir kostüm diker kıza
üstüne uygun
pırıltısını arttıran
karanlığın içinde kızıl renkli 
gece perdesini çekince 
kıyıda sadece deniz 
ve kız 
tek başlarına 
ama iki aşık

saatler ilerledikçe …
soğuğa dayanıksız olan terk etmelidir 
üsküdar sahilini
o da aşkın parçasıdır ya 
rüzgar eşlik eder 
yüz metre öteye eserken
deniz orada
kendisine hayranlıkla bakar 
deniz sever genç kızı 

her gece 
bir genç kız oturur  üsküdar da 
sahilde…
ayakları suya değer 
göz kırpar dalgalara 

suskunluktan yorgun…
gözleri dokunur balıkların karanlık havuzuna
ey deniz der
şu süfli hayatın yarattığı yükü çekip al benden
peri suretli memleketlere  götür beni
al götür beni 
yorgun, solgun, ağlamaklı
annemin ruhunun yaşadığı diyarlara
şu karanlık şehirden cennete götür
perişan ve divane şu gönlümü

yürür...
kızıl eşarplı kız 
kızıl dalgalara doğru


redfer


( Kızıl Eşarplı Kızın Dramı başlıklı yazı redfer tarafından 22.09.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu