BALIKESİR’DE BİR KADIN 31
18 Mart 2025
Telefonumu şarjdan çıkarıp misafir odama geçiyorum. Berjer koltuklarımdan birine otururken, kokuları eksik olsa da çiçekler beni adeta kucaklıyor. Virginia Woolf’u sık sık düşünürüm. Kendine Ait Bir Oda (1929) adlı kitabının etkisi içimde defalarca, yeniden ve yeniden canlanır. Şu an saatin tik takları, dikkatimi dağıtmak için beynime oyunlar oynuyor ve belki de beni zamanda yeni bir yolculuğa hazırlıyordur.
Sakarya’ya tayin olur olmaz ilk işim, kendime uygun bir koro bulmaktı. Gerçi şu an bazı anılarım flulaşmış, sanki kendini gizliyor. Çok uğraşmama rağmen Sakarya Türk Musikisi Korosu'na kimin aracılığıyla ulaştığımı hatırlayamıyorum. Hay Allah! Hiç olmadık anlarda gelir aklıma bu tür ayrıntılar; ya tuvalette ya da gece başımı yastığa koyduğumda...
Her neyse, ilk gidişim çalışmaların olduğu bir zamana denk gelmişti. Ön sıralarda bir sandalyeye ilişivermiştim. Yabancıydım. Peki hâlâ ürkek miydim? Hiç de değil! Ben her daim öz güveni tam bir kadındım. Bir süre sonra, esmerce bir hanımefendi beni başka bir yere oturmam için uyardı. O gün, misafir olarak geldiğim yerde böyle bir hareketle karşılaşınca elimde olmadan bir anda yıkılıvermiştim. Esmerce hanımefendinin açıklamasına göre, dernek yönetiminde bulunanların yeri ön sıralarmış ve zamanla öğreneceğim bazı kuralları varmış.
O günden sonra, koro çalışmalarında hep en arkalarda oturdum. Bu anım, duygularımı çözümlediğim birçok yaşanmışlıktan biriydi. Her yeni tayin, her türden yeni bir başlangıç demekti; hayata sıfırdan başlamamıza neden oluyordu. Şiirlerimde ve yazılarımda defalarca bu konuya yer vermiştim. Biz, mevsimler gibiydik…
Arkada oturmam beni daha değersiz mi kılardı? Daha az öğrenmeme mi neden olurdu? Tabii ki hayır! Yeniden dostluklar kurdum, yeniden sevildim. Nermin Narman, Canan Ereren, Melek Kaya, Huriye Acar ve nice dost, hayatımın içine iğne oyası gibi birer motif işleyerek girdi ve ona anlam kattı.
Daha önce yazdığım bir yazımda hırstan bahsetmiştim. Yerinde bir kullanım mı, bilemiyorum. Sanıyorum, hayatımın başköşesine koyduğum müziğe devam edebilmek için biraz sebat, biraz da hırs gerekli.
Bugün iftara kaynımgil gelecek, şimdilik yazma eylemi bu kadar yeter. "Şimdi ne datlıcalar yapsam diye düşünmeliyim…"
H. Çiğdem Deniz
(
Balıkesirde Bir Kadın 31 başlıklı yazı
çitlembik tarafından
18.03.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.