ön sözü yok yaşatılan iklimin

özveri dolu ölümün nakşı olsa ne ki

sözcüklerden eğreti bir gülücük dilemezken ömür boyu

ve sürüncemede kalan yalnızlığın iz düşümü

hangi acıya meyyal ise artık iklim

ve kürediğim tebeşir tozu

dünde kaldı asılı kaldığım o kıymığında kırık sancağın

askıntı olan hüzünle sırdaş bir gölgeden uzak

yaşadığım kadar da farkındayım

yalnızlığım ve duyguların ihbarı

ve işte salkım saçak

darmaduman edildiğim rüzgârın yâdında hissettiğim

o kekremsi acı

bir mürşit bir de meczup sözcüklerden yana

dağınıklığımın diz boyu dizdiği

yüreğin kıblesinde esen yalnızlığın g/izinde

ve tininde ömrün

tiridine bandığım hüzün katedrali

bazen coşkulu bazen durağan

dengimi bulamadığım kadar da uzağında

olduğum hayatın attığı naraları

cebime tıkıştırıp da çıktığım yokuşları

sonlandırsın yeter ki Tanrı

önce hicvi gölgemin

sonra hicreti bedenimin

ve belleğimde saklı binlerce kayıt şifresi

saklı Allah katında

sükûnet dilediğimden de ötesi yok iken

sonlanmayan niyazımda

bazen bir susku bazen bir mola

ve verdiğim her Es,

derinden esen hüznün söküklerinden

sarkan binlerce naz söz

ve işte Huda’nın rahmeti

yâd ettiğim dünümün mutluluğu

yine dünde kalmış kaykılmış ıssızlığımın

coğrafyasında hurra imgeler

hulasası sözcükler

kambersiz düğün misali öykündüğüm

varsın olsun ölüm

yetişemediğim kadar gidenlerin ardından

varamadığım kadar kendime

varsın olsun hüzün tek kaynakçam

şaibeli gölgelerin nezdinde

solumdan sağa seken bir elem bir kalem

bir de sökün eden nidalar aşkla eşleşen

bir yolculuk iken öncem

bir sonramı tartaklayan kader ve elem

ve ifşası ömrün zulme odaklı bir minval ki

cihanın sunumu sefil bir yalnızlıktan da yok iken ötesi

en başta da dediğim gibi

yok asla şiirlerimin ön sözü

hidayetin bekçisi ve işte

aralanan Hakkın Kapısı

mükellef olduğum kadar günümden

mütereddit bir düğüm daha attım ruhuma

münzevi sözcükleri bağrıma b/astığım kadar

önünü alamadığım o üşüten rüzgâr

nasıl ki kayıtlı bir çetele

yorgun ruhumdan sökün etse ne ki

binlerce hece ve kelime

hırpani cihanın

haşmetli yalnızlığımın kıblesinde

doğacak mademki bir kere benim için

batmadan peşine düştüğüm

sonsuzluğun güneşi acımla kat çıktığım Rabbin Dergâhına…

 

 

 

 


( Kat Çıktığım Rabbin Dergahı... başlıklı yazı GÜLÜM-ŞİİRİN TEK H/ECESİ İKEN AŞK... tarafından 30.05.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu