KIBRIS VAKIFLARI
Fethin bir sembolü
olarak, ilk önce Ayasofya Katedrali, Sultan II. Selim adına tescil
edilerek,camiye çevrildi. Burasının giderleri için bir vakıf kuruldu. İlk cuma namazı da 15 Eylül 1570
tarihinde burada kılındı. Lala Mustafa Paşa,camiye bir Kur’an- Kerim ile bir kılıç vakfetti. Adada bundan
sonra bir taraftan fetih, bir taraftan da feth edilen yerlerde düzenlemeler
sürdü. Nitekim Sultan II. Selim’in Mustafa Paşa’ya gönderdiği 13 Mayıs 1571 (H.18 Zilhicce
978) tarihli “Kıbrıs’ta feth olunan Baf ve Girne’ye de birer câmi ve hamamın, Baf’a ayrıca kale ve burçların inşa edilmesi emrini” içeren
ferman,işin ne kadar
planlı bir şekilde uygulandığını göstermektedir. Kıbrıs’n Osmanlı hakimiyetine geçişinden itibaren Kıbrıs’ta kurulan ilk vakıf Lefkoşa’nın fethinden bir gün sonra
“fethinin bir sembolü”olarak Ayasofya Katedrali’nin Sultan II. Selim adına tescil edilerek camiye
çevrilmesi, Selimiye Camii'nin giderleri için “dükkânlar, değirmenler,araziler,
çiftlikler ve su kaynakları”nın tahsisi ile Mustafa Paşa’nın bu camiye bir Kur’an-
Kerim ile bir kılıç vakfetmesi kabul edilebilir. Kıbrıs’ta vakıflaşma Sultan II. Selim’den
sonra Kıbrıs fatihi Serdar Lala Mustafa Paşa büyük bir vakıf kurması ile sürmüştür. Arşiv
kaynaklarına göre takip eden yarım asır içinde burada
Kıbrıs beylerbeyi Cafer
Paşa[bin Abdülmennan],Baf Sancak beyi
Mehmed Bey [bin Ebubekir],Hümâ bint-i Ali, Refail
veled-i Lazari, Hacı Keyvan bin Abdülmennan ve Yusuf Ağa bin Perviz, Ali Beşe ibn-i Abdullah ve
Üsküdar’da Çinili Valide Sultan külliye için Sultan I. Ahmed’in hasekisi Kösem
Mahpeyker Sultan vakıflar kurmuşlardır. Kayıtlar,Kıbrıs’ta bu geleneğin Osmanlı hakimiyetinden sonra da
sürdüğünü göstermektedir.
Lala Mustafa Paşa, Kıbrıs’ın fethinden sonra
yapılan ilk imar
faaliyetleri sürecinde 11 Mayıs 1579 tarihinde Kıbrıs’ta, Lefkoşa, Omorfa, Girinye
(Dimetoka),Piskopi,Girince-Kazabifan, Lefke, Magosa, Lefkoşa-Kitriya,Tuzla ve
Pendaya’ya yayılan çok büyük bir vakıf kurmuştur.
Lala Mustafa Paşa,Kıbrıs’ta vakıflarının dışında, Antep, Erzurum ve
Ilgın’da birer külliye, Şam’da iki
külliye,Kars,Kudüs, Mekke- Medine, Tiflis ve Zile’de de hayrat ve vakıflar kurmuştur. Kâtibi tarihçi
Âli’ye göre Lala Mustafa Paşa, Bosna’nın Viegrad kazasının Rudo
nahiyesinin Sokoloviç (Şahinoğulları) köyünde doğmuştur. Yavuz Sultan Selim devrinde (1512-1520), ağabeyi Deli Hüsrev Paşa’nın yardımıyla saraya alınmış, altı yıl Kanuni Sultan Süleyman’ın berberbaşılığında bulunduktan sonra
sipahi olanlar bölüğüne çıkarılmıştır. Bir süre çaşnigirlik ve mirahur'luk
görevlerinde bulunduktan sonra,
Sadrazam Rüstem Paşa onu
tenzili rütbe ettirip
1544’te önce çaşnigîrliğe sonra Safed sancak beyliğine tayin
ederek, İstanbul’dan uzaklaştırdı.
Lala Mustafa Paşa Vakfı tarafından giderleri karşılanan dört(4) câmi
(veya mescid),bir(1) Darü’l-Hadis,iki
(2) sıbyan mektebi,iki (2) kütüphane,bir dizi (sıra) su kuyusu ve üç (3)
çeşme, iki (2)hamam, iki (2) köprü ve bir (1) han kayıtlıdır. Bu hayrât
arasında Lefkoşa’daki Ömeriye (Ömerge)Camii Külliyesi orta ölçekli bir külliye olarak
tanzim edilmiştir. Ömeriye Külliyesi’nin merkezinde Ömeriye Camii yer almaktadır. Ömeriye Camii müştemilâtına bir sıbyan mektebi (Ömeriye
Mektebi),bir kütüphane,bahçesine bir çeşme(şadırvan) ve yanına bir hamam [Ömeriye
Hamamı) eklenmiştir. Ömeriye Camii Lefkoşa’da, Selimiye Camii’nden
sonra ikinci büyük câmi olarak kayıtlara yansmıştır. Lala Mustafa Paşa vakfına bağlı ikinci câmi,Lefkoşa-İplik Pazarı Câmiidir. Bu cami,bölge esnafının ihtiyacını
karşılamak için
1580’li yıllarda yaptırılmıştır. İplik Pazar Camii’nin yakınına bir de Hamam-Kebir
(Büyük Hamam) eklenmiştir. Vakfiyede geçen
üçüncü mescid ise Lefkoşa kalesi içinde yer almaktadır.
Araştırmacılar bu mescidin, Araplar Camii olabileceği ihtimali üzerinde durmuşlardır.
Mustafa Paşa Vakfında kayıtlı dördüncü mescid Magosa’da yer almaktadır. Bu Magosa kalesi
fethedildikten sonra kuşatma sırasında askerlerin namazgâh olarak kullandıkları yerde yaptırılan “Akkule Mescidi”dir.
Magosa'daki Lala Mustafa Paşa Camii,Sultan II.
Selim'in vakıfları arasına yazılmıştır.
Osmanlı
hakimiyetinde kaldığı süre içinde eğitim kurumu olarak 27 Sıbyan Mektebi,6
Müderrislik,10 Kütüphane,2 Tekke(Hala Sultan Tekkesi Lefkoşa yakınlarında
Kırklar Tekkesi-Nakşibendi) ve 2 Mevlevi hane (Ahmet Paşa ve Ferhat Paşa
Mevlevihaneleri) inşa edilmiş ve vakıflar kanalıyla çalıştırılmıştır.