Deneme / Sevgi ve Aşk Denemeleri
Eklenme Tarihi : 28.08.2025Seni sevmeye geldim oysaki öncem bir
yitimdi ve yetim yüreğimde soluklanan ılık nefesinde hülyaların derin bir
tevazuu da yüklü iken ansızın mısraların gazabına uğradım.
Maviydi tenim çünkü ben bir Şirin
idim.
Gökte saklı iken tinim ve de somurtuk
güneşe dönük yüzüm.
Hazan öncesi yazın da son güftesi
Ağustos sıcağında saklı sevginin nüvesi.
Şimdimi arakladı kalp hırsızım.
Dünümden firar etti sonsuzluğun
yankısı.
Ölümle sürtüşen bir melek ve hicap
ötesi seferi gölgem:
Müdavimi olduğum ne varsa ve işte
yola koyuldum gece öncesi.
Nemli isyanlar af dilediğim günbegün
çözülen dizlerimin bağı oysaki ben sefil ve de sakil bir dizeye öykünmüştüm:
Mısralarla diktiğim gömleğim.
Ütüsüz sevgimle dilemmasında
bilinmezin.
Kem gözlerden uzak olmayı dilediğim
gel gör ki nazara geldiğim…
Sapla samanı ayıramazken şehirli kız.
Kombinin de suyunda saklı nice sır ve
işte köylüm ve işte benim köyüm ve işte öykündüğüm çiçekler ve kırlar ve
yazabildiğim kadar nice öyküm…
Bilumum hecelerde erken öten horoz.
Duaların nezdinde saklı naz.
Bir reçine dal; bir de kırık saz…
Az söze niyaz yüklediğim ve tek
dilediğim Rabbimle aramda saklı.
Sundurmam.
Balkon sefam.
Kırık cam.
Kırgın hicran.
Kitaplardan taşan neler neler yoktu
ki?
Bir ömrü tükettiğim bir de günü
öğüttüğüm.
Bir hacim ki hatmi çiçeğinin kokusu.
Bir hiciv ki yalnızlığın dokusu.
Yer gök benim.
Yârim ve yâdım ve duyulmaz iken
sesim.
Gözüm kapalı sevdiğim sevdiceğim.
Kasanın anahtarı derinde kıyametin
habercisi bunca kinin ve nefretin sebebi ne ola ki beşerin de eksik olmaz iken isyanı
ve küfrü, o zehirli ve uzun dilinde…
Gel gör ki: ben sevmeye geldim.
Gel ya da gelme:
Düşenin dostu olmasa bile yok mudur
sahiden de elinden tutan biri?
Bense dimdik ayakta seferi gölgelerin
yosun rengi gözlerinde saklı hatmi çiçeği…
Göğün neferi o kuş!
Yerkürenin sahibi belki de son
d/okunuş!
Hazan öncesi, hazzın güncesi hüzne
biat bir sesin kayıp notası ve sol anahtarında saklı sağdıcımın solgun teni en
solda soldan sağa sağ çıktığımız iken de kabul görsün yeter ki verdiğimizi her
haklı savaşta.
Zemheriler zehir.
Konfetilerse coşkulu:
Ne de olsa ben sevmeye geldim seni ve
sizi.
Siması tanıdık o yabancı.
Yakın bildiğim ise yalancı bir dostu
baş tacı etmemin ertesi yadında dünün yârin de yüreğindeki sancı aşkın kuytusu,
yalanların gayya kuyusu…
Tebessüm ehli bir niyaz.
Aşkın yakın tanığı elbet yürekten
eksik olmayan naz.
Şimdimde ve yarınım kefil olduğum
kadar sevmelere doyamadığım bir sancı ki doğum öncesi bir sanrı ki aşkın mutlu
güftesi ne de olsa mutlu aşk yok, be hafız yine de yine de…
Ben sevmeye geldim seni…