Toplum dediğin, içine kendini de katman gerektiği ama genelde kimsenin kendini içine katmadığı ve sanki ondan ayrı, farklı yaşayan bir insan topluluğuymuş gibi anlatır  toplumu anlatan kişi. Oysa toplum, seni de içine alan,  o beğenmediğin ve istesende istemesende içinde taşıdığın ve taşımakla genelde rahatsız olduğun olgular senin içindedir, sende  toplumun içindesin. Ben de dahilim buna...
Öyle karmaşıklık içine gireriz ki toplumdan bahsederken, hep beğenmediğimiz yönlerini ortaya koyar, bundan muzdarip olduğumuzu söyler ve belki de bir kıyıdan sıyırıveririz kendimizi, sanki içinde değilmişiz gibi...
 
Kötü yönlerini ortaya koymak kötü müdür?
 
Tabi ki hayır ama tek bir şartla. Bu kötü yönlerin ne olduğunu öncelikle tespit etmek gerekir, ardından çıkış sebeplerini araştırmak, onun ardından da bireyselliğe inip bireysel çözüme gitmek gerekir. Bireysel çözüm dediğimiz zaman aklımıza küçük bir toplum, yani toplumun en küçük kesiti aile gelir.
 
Aile şöyle olmalıdır, böyle olmalıdır demeyeceğim tabi ki, söyleyeceğim tek şey şudur ki, her aile kendine yakışır evlatlar yetiştirme gayretinde olamalı da demiyorum. Zaten bunu aile istemeli, hissetmeli, kimse şartlı şurtlu yaşanmaya mecbur bıarkılmamalı. Bu söylediklerim kötü niyete o kadar suistimal verici ki ama bunu böyle olsun diye değil, bir şeyi yapıyorsak, isteyerek yapmalıyız moduna getirmek istiyorum.
 
Yoksa ki toplum ne yasaksa ona daha meyilli  hale gelme durumunda, bunu da yasaklar olmamalı anlamın da değil de kimse kendine yakışmayanı yapmamalı durumunda olsa yapmayacaktır.
 
Nedir bunun formulü?
 
Soru sormak aslında bazen öyle zor ama bazende kolay gibi görünse de, asıl zor olan, bu sorulan soruyu cevaplamak.
İnsan mekanizması nedense bir otmatiğe bağlanmış gibidir. Çoğunlukla etkilere- tepki şeklinde yaşar ve buna bayılır. Yukarıda söylediğimiz tarzda bir kişi yetşdirildiğini düşünelim o bile bu otomatik mekanizma içine girdiğinde etkiye tepki mekanizmasına yenik düşer çoğu kez. Belki de ipler burada kopuyordur.
 
Olması gereken nedir?
 
Yetiştirilme tarzınıza uygun, size ne yakışıyorsa bunu uygulayın, bırakın karşı taraf sizin hakkınızda ne dşünecek diye düşünmeyi. Yarın bir gün siz yine kendinizle başbaşa kalacaksınız ve kendinize ne hesap verceksiniz. Karşı tarafın sizi tehditkar ya da kışkırtmaya yönelik tavırlarını, kendinizden emin bir şekilde, ezmeli ve farkında olmadan karşı tarafı bile istenmeyen şeylerden vazgeçirme yada uygulamalı yaşam şeklinde canlı ispatlarla ona bir ders bile verebilirsizniz.
Her şey yaşanarak öğrenilir her zaman, her birimizin birbirimizden öğreneceği öyle  çok şeyi vardır ki, kişilerin önce öğrenme isteği olmalı kendliğinden. Zorlama şeklinde yapılan işten zaten hayır gelmediği gibi kimseye kafasına vura vura bir şey öğrtemezsiniz.
Diyelim ki davranışları hem size, hem de tpluma, tamamen ters düşen birisiyle karşı karşıyasınız. Ne yaparsınız? ilk yapılan şudur genelde, aman benden uzak dursun da yada "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" atsözü uygulanır. Aslında ince düşünürsek oda bir insan ve onunda duyguları var ve ona ait bir dünyası,  o dünyaya inmeyi bir denesek...
 
Dünyasında neler var, nelerle yüklü dünyası, bize nelerle geliyor?
 
Malzemeleri nelerdir?
 
Önce listeyi oluşturmak lazım ama bunu hissettirmeden yapmalı, bunun içinde önce onun dilini öğrenmeli...
 
Sanmıyorum ki anlaşılmasın...
 
Öyle bir çağdayız ki bırakın bunları yapmak, bir insanla gerçekten yüzyüze kalmak kaç dakikamızı alıyor? Bu ister hiç tanımadığımız birisi olsun, ister çok yakınımız, oğlumuz kzımız, annemiz, babamız, arkadaşımız.
 
Birbirimize tahammül sınırımız kaç dakikadır?

( Kaç Dakika başlıklı yazı NERMİN... tarafından 29.08.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.